BIST 9.949
DOLAR 35,24
EURO 36,71
ALTIN 2.981,60
HABER /  GÜNCEL

Türk şoförler tedirgin

Son aylarda, Irak'a yük taşıyan şoförlerin korkulu rüyası haline gelen saldırı eylemleri, şoförleri gün geçtikçe daha da tedirgin ediyor. Ortak görüş önlemlerin yetersizliği

Abone ol

Habur Sınır Kapısı'ndan Irak'a yük götüren Türk şoförlerine yönelik saldırılar ve esir alma olaylarının artış göstermesi, Irak'a geçiş yapmak isteyen Türk şoförler arasında tedirginliği artırdı. Irak'ın kuzeyinde, son bir hafta içerisinde yük götüren veya orada çalışan 20'ye yakın Türk şoför ve işçinin kaçırılması veya silahlı saldırı sonucu öldürülmesi, şoförleri endişeye sevk etti. Bazı şoförler Irak'taki olaylar üzerine gruplar halinde gitmeye karar verirken, bazıları da alternatif yolların devreye girmesi için en kısa zamanda çalışmalara başlanması gerektiğini söylüyorlar. Irak'a yük taşıyan şoförler, Amerikalı escortların can güvenliklerini sağlamadığını belirtiyor. 12 yıldan beri Irak'a taşımacılık yapan tanker şoförü Cemal Şimşek (45), Irak'ta çok sayıda meslektaşının hayatını kaybettiğini ve esir alma olaylarının yaşandığını belirterek, çoğu arkadaşının güvenlikleri olmadığı için geri döndüğünü söyledi. Her şeye rağmen Irak'a gitmek zorunda kaldıklarını belirten Şimşek, " Bağdat'taki ABD birliklerine götürmek üzere JP-8 taşıyorum. Irak'ta can güvenliğimiz sıfır. Amerikan askerleri bizi escort eşliğinde götürüyorlar. Burada birimizin arabası arıza yapsa, mazot hava yapsa, lastiği patlasa, Amerikalılar bizi bırakıp gidiyorlar. Beş dakika içinde yaparsak yaparız, yapamazsak orada bizi bırakıp gidiyorlar. Irak'a Amerikan yükü taşıyan bütün firmalar, JP-8 taşıyanlar hariç, hepsi kapalı durumda olduğu için günlerce kuyrukta bekliyoruz" dedi. Barzani ve Talabani'in Türk yetkililerine yaptığı, yüklerin Süleymaniye üzerinden Bağdat'a taşınması teklifine sıcak bakmayan şoförlerden Mehmet Kardaş (55), Bağdat'a giderken Musul, Tikrit ve en tehlikeli yer olan Samara'dan geçtiklerini belirterek, "Süleymaniye üzerinden geçsek daha iyi, güvenli olabilir, ama 450 kilometre yerine 800 kilometre gitmiş oluruz. O da çok uzun olur, arada 350 kilometre fark olur" dedi. Bir ay önce Iraklıların saldırısına uğraması üzerine kardeşinin aracını Bağdat'ta bırakmak zorunda kaldığını belirten TIR şoförü Çelebi Yılmaz ise "Bir aydan beri Bağdat'ta yağmalanan bir arabamız var ama halen alamadık" diye konuştu. Adana, Habur, Zaho, Musul, Tikrit, Samara ve Bağdat güzergahını kullanan şoförlerden Şeyhmuş Bedir ise Süleymaniye üzerinden taşımacılık yapma fikrine yolun engebeli ve ağır tonajlı araçlara müsait olmaması sebebiyle sıcak bakmadığını söyleyerek, "Süleymaniye üzerinde gitsek biz şoför arkadaşlar için güvenli olur. Ama yol bozuk ve virajlı olduğu için yollar onarılır ve düzeltilirse ancak uygun olur" ifadesini kullandı. Süleymaniye'den gidebilmeleri için Talabani'nin Amerika'dan daha güçlü olması gerektiğini belirten Mardinli şoför Kazım Uğraş da, Irak'taki can güvenliklerinin sağlanması için yeni bir uygulama başlattıklarını söyledi. Irak'taki direnişçilerin saldırısına uğramamak ve esir alınmamak için Irak'a tek başlarına hareket etmediklerini ifade ederek, "10-12 kişilik gruplar halinde gitmeye karar verdik. Artık Irak'a grupsuz gitmiyoruz. Bir araba arıza verdiğinde hepimiz duruyoruz. Amerika ile gittiğimizde bir arıza olduğunda beş dakikadan fazla durmaz ama biz hepimiz duruyoruz. Bu şekilde olunca Iraklılar da bize saldırmaktan çekiniyor" diye konuştu

TED