Türk milleti "Fransız" kalmaz!
Fransa'daki "Sarı Yelek" isyanı çok şey anlattı. Türk devletinin, milletinin ve liderinin sarı yelekmiş, kırmızı yelekmiş asla fransız kalmayacağını anlattı.
Direkt yazalım…
Türkiye’de yaşanan ‘Gezi’ olayları
neyse...
Fransa’daki ‘Sarı Yelek’ olayı da işte
o...
İkisinin de beslendiği merkez aynı…
Şöyle son bir yıla bakın...
Son dönemde ABD ile başını Almanya ve Fransa’nın çektiği AB
ülkeleri arasındaki ilişkilere baktığınız zaman “SARI
YELEK” eylemlerinin ne olduğunu görürsünüz…
Bu olaylar Fransa üzerinden bütün Avrupa ülkelerine
gözdağıdır…
Örneğin;
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker yakın
tarihte ne demişti?
“Euro egemen bir Avrupa’nın yüzü
olmalıdır. Avrupa’nın enerji ithalat faturası yüzde 80’i buluyor ve
Avrupa’nın yılda 300 milyar euroyu bulan enerji faturasını ABD
doları bazında ödemesi saçmalıktır. Oysa enerji ithalatımızın
sadece yüzde ikisi ABD’den geliyor. Avrupalı şirketlerin Avrupa
uçaklarını euro yerine dolar bazında almaları da büyük bir
saçmalıktır.”
Peki ABD buna tahammül edebilir mi?
Şöyle geriye baktığımızda AB birçok olayda ABD ile köprüleri
attı.
Çünkü ABD’ye artık güvenmeyen bir Batı dünyası gerçeği
var.
Bunun karşısında uyanan Batı’ya haddini bildirmek için
uğraşan Trump yönetimindeki bir ABD var.
ABD Başkanı Donald Trump, Paris'teki ‘sarı yelekliler’in gösterilerine ilişkin Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, ülkesinin çekildiği ve iklim değişikliğiyle küresel mücadeleyi hedefleyen Paris Anlaşması'na atıfta bulunarak, "Anlaşma, Paris'te işe yaramadı"değerlendirmesinde bulunup "İnsanlar, çevreyi korumak adına üçüncü dünya ülkelerine büyük meblağlar ödemek istemiyor. 'Trump'ı istiyoruz' sloganları atıyorlar. Fransa'yı seviyorum." ifadelerini kullanması ne anlama geliyor?
Sarı Yelek olaylarının arkasındaki irade açık ve net
ABD’dir…
Çünkü dünya ilk kez böylesine ABD’nin kontrolünden
çıkıyor.
Türk milletinin, devletinin ve liderinin arkasında ABD’nin
olduğu artık tescillenen Gezi Olayları ve 15 Temmuz darbe
girişimine karşı duruşu ABD'yi püskürtme açısından ilk kez
milat olmuştur..
Bugün Fransa işte bu dik duruşu ortaya koyamamanın ,çıkarılan
iç isyana karşı geri adım atmasına rağmen bu isyanı durduramamanın
sıkıntısını yaşıyor…
Bir geri adım attığın zaman arkası geler!
Her milletin liderinin ve devletinin arkasında
duran içindeki hainleri temizlemek için canını
dahi verebileceğini her defasında kanıtlayan Türk milleti olmadığı
gerçeği bir kez daha görülüyor…
Bu millet kızılcık şerbeti içer ama devletini satmaz…
Devleti için kendini feda eder…
Tankların altına da yatar, kurşunlara göğsünü de
gerer…
Öyle olmadı mı?
Sarı yelek eylemlerinin arka bahçesi ile ilgili yazmayı
düşündüğüm bir çok ifadeyi detaylı bir şekilde Siyaset
Bilimci Dr. Mehmet Bozkuş’un 20 maddelik analizinde
görünce, paylaşmamak mümkün olmadı.
Adeta ders gibi...
Onları sizlerle paylaşmak istiyorum:
***
1-ABD derin devleti, AB ordusunun kurulmasını
engellemek...
2-AB’nin tam teslimiyetle ABD’nin yanında olmasını
istiyor.
3-Almanya’nın Rusya ile yakınlaşmasını istemiyor.
4-ABD Fransa üzerinden AB’yi tehdit ederek asla ABD olmadan
hareket etmelerine izin vermeyeceğini...
5-Yeni Dünya düzeninde bizimle olması gerektiğini...
6-Enerji ve ticaret yollarında kendisi ile olmasını...
7-Rezerv para birimi ile devam edilmesini...
8-Çin, Rusya ile AB ilişkilerinde ABD onayı ile hareket
edilmesini...
9-Ortadoğu’da Rusya ve Türkiye ile değil ABD görüşlerine destek
vermelerini...
10-Sokak eylemleri ile ekonomilerini istedikleri gibi
yönlendireceklerini...
11- Toplumun katmanlarını ortak sorunlarla birleştirerek devlet
düzenine karşı gelmeyi...
12-Genç neslin rahat yaşam düzenine karşı alınacak karşı
kararlara karşı harekete geçirme gücünü elinde
bulundurduğunu...
13-AB’deki eylemlerle diğer ülkelere de gözdağı
vermeyi...
14-Almanya’ya nükleer teknolojiye sahip olmana
karşıyım.
15-Fransa AB sözcülüğünü bırak kendine bak!
16-Asya ve Afrika’daki çıkarlarına da müdahale ederim.
17-Sömürge gelirlerine ambargo uygularım.
18-Uluslararası örgütler üzerinden kararlar ile
cezalandırırım.
19-Rusya’nın AB enerji ihracat etmesinin önüne geçmek.
20-Avrupa’yı modern işgalle, tehditle terbiye etmesi.
***
Çok doğru bir analiz..
Diyeceğim şu ki; ABD’ye rağmen olmanın ne yazık ki böyle bir
bedeli var.
Hani bir söz var ya;
“Alışmış kudurmuştan beterdir”diye...
İşte manzara aynen bu.
Bugün Fransa...
Yarın başka bir ülke!
Ama Türkiye, ABD’ye karşı olmanın sınavını milletiyle
bütünleşerek en onurlu şekilde vermesini bildi…
Teslim olmadı…
Büyük bir devlet, büyük bir millet ve adına yakışır bir
lidere sahip olduğunu gösterdi…
Bunları söylerken Abdülhamit Han aklıma
geldi…
Filistin’in kendilerine satılması karşılığında Osmanlı’nın
bütün borçlarını tasfiye etmeyi taahhüt eden Yahudilerin önderi
Theodore Herzl’a şöyle seslenmişti:
“Ben bir karış dahi olsa vatan
toprağını satmam, zira bu vatan bana değil milletime aittir.
Milletim de bu toprakları ancak aldığı fiyata verir. Çünkü bu
topraklar kanla alınmıştır, kanla
verilir!”
Peki Recep Tayyip Erdoğan ne diyor;
“Türkiye hiç kimsenin kendi
ülkesindeki iktidar oyununa meze olacak bir devlet değildir.
Türkiye, Amerika’nın tutarsız politikalarının makasına getirilecek
bir ülke hiç değildir. Türkiye, AB’nin sergilediği kifayetsizliğin
bedelini ödemek zorunda olan bir ülke de
değildir.
Karşınızda ne Osmanlı’nın hasta adamı,
ne Cumhuriyetin çömez devleti, ne 70’lerin 90’ların güçsüz devleti
var.
Artık 2071 vizyonuna inanmış bir
millet var.
Büyük ve güçlü Türkiye
var.
Artık karşınızda yüzlerce milyon
kardeşinin kalbini ve duasını arkasına almış bir Türkiye
var.”
Son söz şudur;
Türkiye Fransa değildir…
Türk milleti de Fransız halkı
değildir…
Türk devleti de Fransız devleti
değildir…
Her lider Recep Tayyip Erdoğan
değildir..
Bu millet aç kalır, susuz kalır ama devletine asla zeval
getirmez... Getiren olursa da içindeki hainleri kendi
temizleyip atar…
Çünkü söz konusu vatan olduğu zaman gerisi her zaman
teferruat olur…
Türk devleti de“Sarı yelek ,kırmızı yelek”
tanımaz!..
Türk devletinin “cesur yürek” lideri
Recep Tayyip Erdoğan ülkesinde dış tezgah ile isyan çıkarmaya
çalışanlara karşı asla geri adım atmaz…
Süpürür atar…
Gezi ve 15 Temmuz bunun belgesidir..
İşte Fransız halkı, devleti ve lideri ile Türk milleti,
devleti ve lideri arasındaki fark işte
budur!..
Ne diyor Mehmet Akif;
“Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür
yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış?
Şaşarım! …
Evet şaşarız vesselam!..
Hani şimdilerde Fransız esinlemesinden geçinen bazılarının sarı yelek edebiyatı var ya sözümüz onlara!..