Tahliye edilen DEP eski milletvekilerinin Türk Medyası tarafından yoğun ilgi görmesi, Rauf Tamer'in tepkisine neden oldu. Tamer'in Zana için medyaya bir önerisi var.
Abone olTürk Medyası'nın DEP eski milletvekilleri hakkında yaptığı haberlere tepki gösteren Dünden bugüne Tercüman Gazetesi yazarı Rauf Tamer, medyanın içler acısı halini kaleme almış. Tamer'in yoruma gerek bırakmayan yazısı şöyle.... MEDYA'YA BAKIN Trilyonlar harcamışlar, en ileri teknolojiyi getirip kurmuşlar. Plazalar, gökdelenler dikmişler. Şimdi götürüp hepsini Leyla Zana ve arkadaşlarının emrine tahsis ediyorlar. Öksürseler haber. Cezaevinden çıkarlarken, görüntü çekmek uğruna bizim meslekdaşlar birbirlerini çiğniyorlardı. Ağızlarından tek kelime alabilmek için gencecik muhabirlerimiz büyük ter döktüler. Sonra peşlerine takıldılar. Hayatlarını bile tehlikeye atarak, ağaçlara, balkonlara, çatılara tırmanıp, mitingleri saniye saniye bize yansıttılar. DEP'liler kimbilir ne şaşırmıştır: -Biz neymişiz be abi. Her kanalda bunları gördük, seyrettik. Nutuklarını dinledik. Durup dururken sinirlerimiz bozuldu. Satıraralarında yediğimiz hakaretler de yanımıza kâr kaldı. Oh ne güzel. Bence CHP dahil, hiçbir partinin bu kadar bol imkânı yoktur. Hiçbir partinin peşinde bu kadar kalabalık bir medya ordusu yoktur. Konfor'a bakar mısınız? Ekranlarda hiçbir partiye bu kadar vakit ve yer ayrılmıyor. Bunlar hep bedava. Zavallı Türk medyası, nefesinin yettiği yere kadar DEP'lilerin peşinde koşmakta, dünyanın en ileri teknolojisini onların servisine sunmakta, en bilgili uzman ve yorumcularını geceyarılarına kadar stüdyolarda bekletip çok özel bir hizmet vermektedir. Böyle bir propaganda, dünyada görülmemiş. Dağdaki eşkiyanın mesajları bile bize anında ulaşıyor. Özel bir radoy yahut korsan bir kanal kurmalarına hiç gerek yok. O şeref bize ait. Ateşkes'in süresini bile meteoroloji raporu gibi saatbaşı vermekle yükümlüyüz. Aferin. Misafirlerimiz, rollerini iyi oynuyorlar. 24 saati tepe tepe kullanıyorlar. Hiç boş yok. Şehit ailesini ziyaret edip hepimize duygulu anlar bile yaşatıyorlar. Son önerim şudur. Kanallar ortak yayına girsin. Leyla Zana "Ulus'a sesleniş" yapsın... Tamam mı?