Türk işçisinin yüzde 65’i, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğinin çalışma hayatına olumlu getirileri olacağına inanıyor.
Abone olTürk işçisinin yüzde 65’i, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğinin çalışma hayatına olumlu getirileri olacağına inanıyor. Türk-İş tarafından, işçilerin AB’ye bakışını değerlendirmek amacıyla, Türkiye’nin değişik bölgelerinden farklı işkollarında çalışan 3 bin işçi ile anket yapıldı. Anket çerçevesinde, “AB üyeliği çalışma hayatını nasıl etkiler?” sorusuna yanıt veren işçilerin yüzde 65’i, bunun, çalışma hayatına olumlu getirileri olacağına inandığını belirtti. İşçilerin yüzde 35’i ise üyeliğin çalışma hayatını olumsuz etkileyeceğini düşündüğünü bildirdi. “AB’nin Türkiye’den isteklerini haklı buluyor musunuz?” sorusunu yanıtlayan işçilerin yüzde 81’i, bu istekleri haklı bulmadığını belirtti. Yüzde 19’u ise AB’nin isteklerini haklı bulduğunu ifade etti. Ankette, “Türkiye ne pahasına olursa olsun AB üyesi olmalı mı?” sorusu yöneltilen işçilerin yüzde 82’si “hayır”, yüzde 18’i ise “evet” yanıtını verdi. AB’nin Türkiye’yi oyalayıp oyalamadığı sorulan işçilerin yüzde 88’i oyaladığına, yüzde 12’si ise oyalamadığına inandığını dile getirdi. Ankete katılan işçilerin yüzde 71’i, AB’nin, Aralık 2004’te Türkiye’ye müzakere tarihi vermeyeceğini ifade ederken, yüzde 29’u Türkiye’nin tarih alacağını düşündüğünü belirtti. SALİH KILIÇ’IN DEĞERLENDİRMELERİ Anketi değerlendiren Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, AB ülkelerinin sosyal yapılarının oldukça kuvvetli olduğunu belirterek, Türkiye’nin AB’ye üye olması halinde, birlik standartlarının Türk çalışma hayatına olumlu katkıları olacağını söyledi. Türkiye’nin sosyal yapısının geliştirilmesinin zorunlu olduğunu ifade eden Kılıç, bunun, aynı zamanda 21. yüzyılın bir gereği olduğunu kaydetti. Türk-İş olarak, AB’nin bazı isteklerini haklı, bazılarını ise duygusal bulduklarını söyleyen Kılıç, AB’nin, Türkiye’ye biran önce müzakere tarihi vermesi gerektiğini belirtti.