Abdullah Gül, devrim sonrası Kırgızistan'ı ziyaret ediyor. Ziyaret öncesi Bakiyev, yaptığı açıklamalarda Türkiye'yle olan bağlara ve kardeşliğe değindi.
Abone olMart ayındaki kadife devrimin hemen ardından Kırgızistan’a bir heyet göndererek ikili ilişkilere yeni bir başlangıç yapan Türkiye, bugün Bişkek’e çıkarma yapıyor.
Abdullah Gül’ün ziyareti öncesinde Zaman’a konuşan Kırgızistan Cumhurbaşkanı Vekili ve Başbakanı Kurmanbek Bakiyev, Türk dünyasının birlik ve beraberliğinin önemine dikkat çekerek kardeş ülkeler arasında ilişkilerin daha da geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Bakan Gül’ün ziyaretine büyük önem atfettiklerini vurgulayan Kırgız lider, yakın zamanda Türkiye’ye gitmek istediğini kaydederek, “Dilimiz, dinimiz, tarihimiz bir; kardeş ve dost ülkeler olarak aramızdaki yakınlığı pekiştirmemiz gerekli.” mesajını verdi.
Bakiyev, kadife devrimin dış bağlantısı olmadığını söyledi ve “Kırgız usulü” sürpriz devrimin arkasındaki gücün ‘halk’ olduğunu dile getirdi. Devrimin ‘başaktö-rü’ Bakiyev, 24 Mart’ta bir yönetim değişikliği beklemediğini kaydederek, Askar Akayev’in ülkeyi hemen terk etmesinin devrimi kolaylaştırdığına işaret etti. Kırgız lider, devrik yönetimin içine düştüğü hataları tekrarlamamak için büyük gayret sarf ettiklerini belirterek, 10 Temmuz’daki kritik cumhurbaşkanlığı seçiminin adil, şeffaf ve demokratik bir ortamda geçeceğini vurguladı. Seçimde cumhurbaşkanlığı için yarışacak en güçlü iki isimden biri olan Bakiyev, Kırgızistan’ın birlik, refah ve istikrarının en önemli öncelikleri olduğunu anlattı.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün ziyaretine büyük önem verdiklerini dile getiren Kırgızistan’ın çiçeği burnunda lideri Bakiyev, kardeş Türkiye ile ilişkilerin yeni bir ivmeyle daha da ileriye götürüleceğini kaydetti. Yeni yönetim olarak komşularla iyi ilişkilere büyük önem atfettiklerini dile getiren Kurmanbek Bakiyev, bu çerçevede Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in “Orta Asya Birliği” teklifine tam destek veriyor.
Çok eksenli ve dengeli bir dış politika yürüteceklerini dile getiren Kırgız lider, Türkvaaaaaaaaaaaaaaaaiye’yi de ziyaret etmeyi arzuladığını anlattı. Orta Asya’da bölge ülkelerine yakınlaştıracak, aralarında sınır ve gümrük engellerini kaldıracak ve daha çok içli dışlı olmaları sağlayacak bir birliğin kurulmasını gönülden desteklediklerini anlatan Bakiyev, Türk dünyasının tamamını kapsayacak bir birliğe de sıcak baktığını dile getirdi. Bakiyev, “Dilimiz, tarihimiz, dinimiz bir; kardeş ve dost ülkeler arasında böyle bir oluşumun olması çok doğal ve bu gerçekleşmeli. Birçok alandaki yakınlığımızı, birlik doğrultusunda iyi kullanmalıyız.” diye konuştu. Kırgız lider, bütün bunları yaparken, AB, ABD ve Rusya ile ilişkilerin de gözetilmesi gereğine de dikkat çekiyor. “Komşularla istenilen iyi ilişkiler kurmadan uzaklara fazla açılmak yanlış olur.” diyen Bakiyev, dışa açılma politikalarını hava, kara ve demiryolu ağlarını canlandırarak aktifleştirmeyi de hedeflediklerini anlattı.
Bakiyev, Ukrayna ve Gürcistan’ın aksine devrim için hiçbir güç veya devletten maddi destek almadıklarını dile getirerek, “Kırgızistan’daki devrim, gül ve turuncu devimlerinin aksine Kırgız usulü bir devrim oldu.” diyen Bakiyev, bu devrimin gerçekleşmesi için herhangi bir devlet veya gücün kendilerine tek kuruş bile destek vermediğini vurguladı. Bakiyev, devrimin asıl kahramanının halk olduğunu söyleyerek, “Devrim hiç kimse tarafından finanse edilmedi. Bizdeki devrimi, eski yönetime tepkili olan halk yaptı.” dedi.
Devrim sonrası ülkeye basın ve ifade özgürlüğünü getirdiklerinden dolayı gurur duyduklarını; ancak yağmalamalardan dolayı üzüldüklerini kaydeden Başbakan Kurmanbek Bakiyev, istikrar ve demokrasi için çalıştıklarını anlattı. Kırgız lider, devrim sonrası oluşan “güvensizlik” ortamını yenme konusunda büyük mesafe kat ettiklerini vurguladı.
24 Mart’taki yönetim değişikliğinin kendisi için büyük sürpriz olduğunu aktaran Bakiyev’e göre Akayev ülkeyi terk ederek devrimi kolaylaştırdı. Devrimden günler önce güneydeki Celalabad kentinde halkın kolayca hükümet binasını ele geçirmesine şaşırdığını anlatan Bakiyev, şu ifadeleri kullandı: “Ben o sıralar seçimin ikinci turu için kampanya çerçevesinde başka illerde idim. İnanamadım ve Celalabad belediye binasına kadar geldim. Vali halka seslenmek istedi; fakat halk onu kovdu. İşte bu alevden itibaren başladı her şey. Ancak 24 Mart tarihindeki olayın iktidarın devrilmesi ile sona ereceğini düşünemiyordum. Devrik lider Askar Akayev, halka seslenmek yerine ülkeyi terk etti ve bırakıp kaçtı. Halkın eski iktidara olan nefretini konuşarak anlatmak artık mümkün değil. Bizim de her şeyi göz önünde bulundurarak bundan sonraki hareketlerimizi dikkatle yapmamız gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Yeni parlamentoyla ilgili şikayetlere de değinen Kırgız lider, ülkenin çok hassas bir dönemeçten geçtiğini vurgulayarak gerginliklerin körüklenmemesi için gayret sarf ettiğini dile getirdi. Kırgızistan’ın kadife devrimden sonraki en büyük kritik dönemeci olan 10 Temmuz’daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin adil, demokratik ve şeffaf bir ortamda geçeceğini de vurgulayan Bakiyev, diğer adaylar karşısında kendisine imtiyaz sağlama peşinde koşmadığını dile getirdi. 10 Temmuz’da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin şimdiye kadarki seçimlerin en adaletlisi ve demokratiği olacağını dile getiren Kırgız lider, “Kanunen bana hangi olanaklar sağlanıyorsa rakiplerime de aynı imkanlar verilecek.” dedi.
Bişkek’e yardım paketiyle gidiyor
Kadife devrimin hemen sonrasında 5 diplomattan oluşan bir heyeti Bişkek’e göndererek yeni yönetimle ilk iletişimi kuran Ankara, bu kez dışişleri bakanı seviyesinde Kırgızistan’la ilişkileri daha da derinleştirecek. İki günlük ziyareti çerçevesinde bugün Bişkek’te olması beklenen Gül, en üst düzeyde temaslar gerçekleştirecek. Bakan Gül, bu ülkeye insani yardım paketi de getirecek. Yerel saatle akşama doğru başkente ulaşması beklenen Gül, bugün Kırgız-Türk Manas Üniversitesi’ni ziyaret ederek bir konuşma yapacak. Türk işadamları ile de görüşmesi beklenen Gül, yarın ise Kırgız meslektaşı Roza Otunbayeva ile heyetlerarası görüşmeye başkanlık edecek; Cumhurbaşkanı Vekili ve Başbakan Kurmanbek Bakiyev’in yanı sıra Meclis Başkanı Ömürbek Tekebayev tarafından ayrı ayrı kabul edilecek. Gül, ziyaret sırasında tıbbî malzemelerden oluşan insani yardım paketini de getirecek. Yardım paketi, Bişkek Manas Havaalanı’nda düzenlenecek törenle Kırgız tarafına teslim edilecek.
İlişkilerin gözden geçirileceği ziyaret sırasında devrim sonrasında Türk işletmecinin elinden alınan Pınara Oteli’nin durumu ile yaklaşık 3 yıldır adam öldürme suçundan tutuklu bulunan iki Türk öğrencinin durumunun da ele alınması bekleniyor. Gül’ün ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Daniyar Usenov ile görüşmesinde ticari konular masaya yatırılacak. Gül’ün bu ülkedeki Türk vatandaşları ve işadamlarıyla da görüşmesi bekleniyor. Türk işadamlarının, Kırgızistan’da eğitim alanındaki katkılarının yanı sıra bu ülkede 300 milyon dolarlık yatırımı bulunuyor. Kırgızistan’daki 200-250 Türk işadamı, ağırlıklı olarak temizlik ve gıda sektörlerinde üretim faaliyetinde bulunuyor. Bakan Gül, kadife devrim sonrası yaptığı açıklamada, yönetime yeni gelen isimlerin de “Türk dostu olduğunu” vurgulayarak, “Özgürlükleri ve demokrasiyi Türk hükümeti olarak destekliyoruz. Daha çok demokrasi, daha çok hesap verebilirlik, daha çok şeffaflık. Biz, bu gelişmelerden rahatsız olmayız.” demişti. Zaman’a konuşan Kırgız diplomatik kaynaklar, Bişkek’in Gül’den kredi talebinde bulunacağını aktardı.
Atıf Ala, Marat Ömürov, Bişkek
Akayev devrinde yönetim halktan uzaklaştı
Askar Akayev’in her şeye rağmen ülkenin ilk cumhurbaşkanı olduğunu ve Kırgızistan’a büyük emeği geçtiğini aktaran Bakiyev, devrik liderin vatanından kaçmasını ise kıyasıya eleştiriyor. “Akayev ülkesini seviyorsa, başını kesmeye uzatılan bıçaklara boynunu uzatıp şerefi ve vatanı için ölümü göze almalı, vatanını terk etmemeliydi.” diyen yeni lider, Akayev’in ‘şu an’ ülkeye dönmesinin istikrar için tehlikeli olacağını savundu. Bakiyev, devamla “Ülkeden kaçacağına, halkın karşına çıkıp onlarla konuşmalıydı. Kolay kaçmış olabilir ama gelmesi kolay olmayacak.” diye konuştu. 1998’den sonra karşısında daha farklı bir Akayev’in olduğunu anlatan Bakiyev, “Devrik yönetimin en büyük hatası, halktan uzaklaşmak oldu. İşte bu yüzden yolsuzluklar oldu, ekonomi gerilemeye başladı, zengin-fakir arasında uçurumlar oluştu. Hukuk değil, para birinci güç oldu. Demokrasi azaldı, otoriter yönetim güçlendi.” yorumunu yapıyor. Kırgızistan’ın coğrafi açıdan kapalı bir alanda olduğuna hatırlatan Bakiyev, öncelikli hedeflerinden birinin de yolsuzluğu yok etmek olduğunu kaydetti. Ülkenin gelirden çok gideri olduğunu dile getiren Bakiyev, işsizliği yenmek için yeni iş sahalarının açılmasına gayret sarf edeceklerini ve bu alanda yabancı yatırımcı çekmeye çalıştıklarını anlattı. Yolsuzluğu, “lafla değil icraatla” engellemek için çalıştıklarını anlatan yeni lider, “hortumlanmaktan kurtarılan” fonları kalkınmaya harcayacaklarını anlattı. Bakiyev, yolsuzluğun azaltılmasının yabancı yatırımcının ilgisini artıracağına da dikkat çekerek, kalkınma planlarında kırsal kesime öncelik vermeyi düşündüklerini dile getirdi.
Türk eğitimcilere minnettarız
Kırgız lider Bakiyev, eğitim alanında Türkiye’nin verdiği desteğe minnettar olduklarını, bunun Kırgızistan’ın geleceği adına büyük umut verdiğini söyledi. Bakiyev, Türkiye’den gelen özel girişimcilerin ülkenin dört bir tarafında açtığı okulların örnek ça-lışma sergilediğini anlattı. Özel okulların fakir Kırgız halkı için bir fırsat olduğuna dikkat çekti.
HABER: Mustafa Başkurt - Atıf Ala
KAYNAK: