Türk dostu yazar Türkiye'de
Çay kültüründen yola çıkarak Türkiye'yi ve Türk insanını anlatan "Bir çay daha lütfen" kitabının Amerikalı yazarı Katharine Braning'in ziyaretini kaçırmayın
Abone olÇay kültüründen yola çıkarak Türkiye'yi ve Türk insanını anlatan "Bir çay daha lütfen" kitabının Amerikalı yazarı Katharine Braningokurlarıyla buluşmak NT Mağazalarının konuğu olarak Türkiye'ye geliyor.
Eğitim ve kültür mağazaları zinciri NT'nin konuğu olarak 27-30 Ocak tarihleri arasında İstanbul'da olacak olan Modern zaman seyyahı Amerikalı Katharine Branning'in Fransa'da derste gördüğü bir Gök Medrese slaytıyla başlayan, 30 yıllık Türkiye serüveni, günümüz Türkiye'sini resmeden mektuplarla devam ediyor.
Kitabında Türkler için çayın dostluğu temsil ettiğine değinen yazar, 'Türk çayı için tavşankanı derler; siyah ya da yeşil değil, kırmızıdır. Tıpkı her vatansever Türk'ün damarlarından akan kan gibi. Tıpkı göklerde gururla dalgalanan bayrakları gibi' ifadesine yer veriyor. Amerikalı yazar, 2010 yılının Mayıs ayında yazdığı Türkçe ve İngilizce olmak üzere iki dilde yayınlanan "Bir Çay Daha Lütfen" adlı kitabı ile uluslararası medyada da yer aldı. Katharine Branning'ın Türk Çayı sunumu geçtiğimiz günlerde sosyal medyada da sıkça paylaşılan videolar arasındaydı.
O KİTAP HAKKINDA
Türkiye'nin tarihi zenginliklerini görmek için geldiği ülkemizi köşe bucak gezen ve yaşayan Sanat Tarihçisi Amerikalı'nın 21. Yüzyıl Türkiye resmini ortaya koyan 28 mektubu ve onlara iliştirilmiş resimlerden oluşan eseri biz Türkler için de önemli bir boy aynası.
Sanat Tarihçisi ve kütüphaneci olan Branning, kitabında Türk insanı ile ilgili orjinal tespitlerde bulunuyor. Başka halkların, ülkelerin, toplulukların değerlerinin farkına varılmasının paha biçilemeyen bir kıymet olduğunu ifade eden Branning, kaleme aldığı kitabında bunu dünyada Türkiye kadar hiçbir ülkenin incelikli ve renkli yapamadığının da altını çiziyor. Yazar 18.yüzyılda ülkemizde yaşamış olan İngiliz Sefirinin eşi Lady Montagu ile hayali bir iletişim kurarak kendisine hitaben yazdığı mektuplarda aslında Türk Halkına sesleniyor ve bir dostun aynasında kendinizi görüp tanıma imkânı sunuyor.