Türk göz doktoru Mehmet Söyler'in canlı yayında yaptığı ameliyatı binlerce kişi izledi...
Abone olTürk göz doktoru Mehmet Söyler, Avrupa Katarakt ve Refraktif Cerrahlar Derneği'nin (ESCRS) İtalya'daki 30. kongresinde canlı yayında katarakt ameliyatı yaparak bir ilke imza attı.
Dünyanın çeşitli ülkelerinden 5 bini aşkın göz doktorunun ve tıpta göz hastalarına yönelik çalışan ilaç firmalarının hazır bulunduğu ESCRS kongresinde yapılan "canlı yayında katarakt operasyonu uygulaması" büyük ilgi gördü.
BU AMELİYAT DÜNYADA İLK
Milano kentinin önemli hastanelerinden Fatebenefratelli'de farklı hastalara katarakt operasyonu gerçekleştiren 4 cerrah; (Alman) Micheal Knorz, (İtalyan) Antonio Scialdone, Mehmet Söyler ve yine evsahibi ülkeden Lucio Buratto, fuar merkezinde kurulan 3 dev ekranın karşısındaki yaklaşık 2000 kişiye, katarakt cerrahisinde gelinen son noktayı ve kendi tekniklerini canlı yayında yaptıkları operasyonla naklen anlattı. Uzman cerrahlar, aynı zamanda operasyonda kullanılan en yeni materyalleri de tanıttı. Cerrahlar, ortalama 10 dakika süren operasyonları sonrasında, yine canlı yayında salondaki uzmanların sorularını yanıtladı.
Türkiye için bir ilki yaşatan Operatör Doktor Söyler, asistanı doktor Uğur Ünsal'la birlikte, sol gözünde katarakt problemi olan 67 yaşındaki bir İtalyan kadını ameliyat etti. Doktor Söyler ve ekibi, katarakt tedavisiyle ilgili son teknolojinin uygulandığı operasyonla hastaya, yeni nesil uzak-yakın ve orta mesafeyi görebileceği bir lens yerleştirdi.
Türk cerrah Mehmet Söyler, operasyon sonrasında salonda bulunanlar tarafından 3-4 kez alkışlandı. Söyler'in operasyon sırasında uyguladığı teknik de uzmanlarca takdirle karşılanırken, tekniğinin son derece pratik olduğuna dikkat çekildi.
OPERASYONUN DEĞERLENDİRİLMESİ
Operatör Doktor Mehmet Söyler, operasyon sonrası hem kendisi hem de Türkiye adına yaşanan bu ilkin detaylarını aktardı.
Dünyada katarakt cerrahları için Amerika ve Avrupa olmak üzere iki büyük uluslararası organizasyon olduğunu ve Avrupa'daki programda böylesine bir işe imza atmaktan duyduğu memnuniyeti vurgulayan Söyler, "Daveti aldığım ilk günden beri, işin doğrusu büyük bir heyecan içerisindeydim. Çok büyük bir organizasyon. Bir Alman ve iki İtalyan cerrahla birlikte, iyi bir cerrahi şölen yaşattığımızı düşünüyorum. Türkiye'nin adının bu tarz yerlerde daha çok anılması gerekiyor. Bu da biz hekimlerin üzerine düşen çok büyük bir vazife. İnşallah çok daha iyi işlere imza atacağız" dedi.
Türkiye'de özel bir hastanenin kurucusu ve yönetim kurulu başkanı olan Söyler, kendisinin operatörlüğünü üstlendiği ameliyatın öneminin ötesinde Türkiye'deki oftalmolojinin geldiği noktayı göstermesi açısından bu etkinliğin ayrı bir yeri olduğunun altını çizdi. Doktor Söyler, "Biz şu an Türkiye'de, gerçekten çok iyi şartlarda, bilimsel değeri yüksek çok iyi bir göz hizmeti veriyoruz hastalarımıza. Bugünkü cerrahinin bunun bir kanıtı olduğunu düşünüyorum. Çünkü gerek Avrupalı gerek Amerikalı meslektaşlarımızın yanı sıra Türk hekimlerinin de artık çok iyi şeyler yaptığını dünyaya gösterebilme açısından çok önemli bir olay" diye konuştu.
Türk hekimlerinin uluslararası seviyede hak ettiği yere geleceğine inancının tam olduğunu belirten 45 yaşındaki doktor, "Bizler, Türk hekimleri olarak gerçekten tekniği çok iyi kullanan insanlarız. Tabii bir de bunun, uluslararası camiada gösterilmesi gerekiyor. Bunun özellikle sağlık turizmi açısından da çok ciddi getirileri olacağını düşünüyorum. Çünkü Türk hekimlerinin çok iyi iş çıkardığı bilindiği takdirde, dışarıdan da hastaların teveccühünün yüksek seviyede olacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.
NASIL SEÇİLDİ
Avrupa Birliği ülkesi İtalya'da, İtalyan Sağlık Bakanlığı'ndan alınan bir günlük yasal izinle önemli bir ameliyattan başarıyla çıkan Mehmet Söyler, Milano'daki canlı yayına uzanan süreç hakkında şunları söyledi:
"Bu tip teklifler çok uzun aşamalardan geçiyor. Hemen ilk etapta gelen bir teklif değil. Biz yıllardır Türkiye'de de aslında bu tarz şeyler yapıyoruz kendi aramızda. Tabii bu toplantılara bazen yabancı katılımı da söz konusu oluyor. Bu toplantılarla başlayan bir ilişki var. Yapılan yayınlar, kullanılan malzemeler ve Türkiye'deki sağlık hizmetinin kalitesi bilinince arkasından bu tür teklifler geliyor. Bu biraz da bizim dışarı açılmamızla alakalı."