TÜRK dili konuşan ülkelerin oluşturduğu büyük potansiyel İstanbul'daki zirvenin ardından bir kez daha gündeme taşındı. Yeni adıyla Türk Devletleri Teşkilatı; Çin, İran ve Rusya tarafından yakından takip ediliyor.
Abone olTÜRK Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Konseyi) zirvesi geçtiğimiz cuma günü İstanbul'da gerçekleştirildi. Aynı zamanda konseyin dönem başkanlığını da devralan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliğinde icra edilen zirvede sonuç bildirgesi yayımlandı. Kazakça, Kırgızca, Türkçe, Özbekçe ve Azerbaycan Türkçesi dillerinde kaleme alınan bildirgede Türk dili konuşan ülkeler arasındaki işbirliği ve dayanışmanın artırılmasına vurgu yapıldı. Zirvede gözlemci olarak Türkmenistan ve Macaristan'ın yer alması, teşkilatın Avrupa ve Asya'daki etkinliğinin artması noktasında önemli bulunurken Türk Konseyinin adının 'Türk Devletleri Teşkilatı' olarak değiştirilmesi de karara bağlandı.
Rusya dikkatle izliyor
Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan ve Kırgızistan'dan oluşan Türk Devletleri Teşkilatı, Rusya tarafından da dikkatle izleniyor. Rus dış politikasının kritik bölgelerinden birini teşkil eden Asya'da Türk dili konuşan ülkelerin kendi içlerinde birlik oluşturması, Moskova'nın gelişmeleri yakından takip etmesine yol açıyor. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, daha önce yaptığı, "Biz de konseye katılabiliriz" açıklamasıyla ülkesinin bu konudaki dikkatini gözler önüne sermişti.
İran ve Çin de takipte
Türk Devletleri Teşkilatının ortak bir hedef ve stratejiyle hareket etmesi, İran ve Çin'i de yakından ilgilendiriyor. Geçtiğimiz yıl Azerbaycan'la Ermenistan arasındaki savaşta Ermenistan'ı destekleyerek herkesi şaşırtan İran, Türk dünyasının yekpare bir bütün oluşturmaması için büyük gayret sarf ediyor. İran dış politikasının en büyük endişelerinden biri Türkiye ve diğer Türk dili konuşan ülkelerin tıpkı Avrupa Birliği (AB) tarzında ortak bir siyasi ve ekonomik yapı oluşturması. Aynı şekilde Çin de böyle bir ihtimali kendi hegemonyasının önünde engel olarak görüyor.