BIST 9.916
DOLAR 35,05
EURO 36,39
ALTIN 2.941,29
HABER /  GÜNCEL

Türk cezaevleri için üzücü gerçek

Ortaya konan rakamlar, suçluların cezaevlerinde ne kadar ıslah edilebildiğini çarpıcı bir şekilde anlatıyor

Abone ol

Şanlıurfa'da 13 mahkumun ölümüyle sonuçlanan yangın, cezaevlerindeki sorunları tartışmaya açtı. Konuyla ilgili Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği Başkanı Zafer Kıraç'tan dikkat çekici bir tespit geldi. Kıraç, cezaevlerinde rehabilitasyon çalışmasının yapılmadığını bu nedenle tahliye olan mahkumların yaklaşık yüzde 30'unun tekrar hapse girdiğini ifade etti.

"Yüzde 30 az bir oran değil" diyen Kıraç, oranı düşürmek için psikologların cezaevlerinde çok iyi çalışarak mahkumların tekrar topluma kazandırılması gerektiğini belirtti.

Cezaevlerinde güvenlik sorunu olmadığına dikkat çeken Kıraç, "Türkiye 'de 376 cezaevinde 132 bin mahpus, 50 bin çalışan var. buna rağmen sadece 247 psikolog var. Yani her cezaevine bir psikolog bile düşmüyor. 129 cezaevinde hiç psikolog yok. Asıl sorun burada" diye konuştu. Adalet Bakanlığı, psikolog almak için her yıl belli sayıda kadro açtığını buna rağmen yeterli talep görmediğini söyledi.

PSİKOLOGLAR KATİPLİK YAPIYOR

Kıraç, "Ya çok az başvuru oluyor ya da gelenler bir süre sonra cezaevinden başka bir kuruma geçiyor. Çünkü cezaevlerinde psikolog olmanın şartları çok ağır. Psikologlar da adeta bir mahkum gibi aranarak yaklaşık 8-10 saat içeride kalıyor. Onlara ait özel oda olmadığı gibi önüne Şanlıurfa'da olduğu gibi birden 1040 insan çıkıyor. Bunun yanı sıra 200 küsur memura da bakıyorlar. İşin ilginç yanı söz konusu psikologlar 4 yılda bütün öğrendiklerinin hiçbirini yapamaması. Tek yaptıkları oda değiştirmek isteyen mahkumlara onay vermek. Yani başvuruları imzalayan sıradan bir katip. Çünkü bu kadar çok sayıda mahkuma bakamıyor" dedi.

PSİKOSOSYAL SORUN VAR

böyle bir ortamda psikologlara çok önemli görevler düştüğünü hatırlatan Kıraç, "Çünkü artık Türkiye'deki cezaevlerinin güvenlik sorunu kalmadı. Adalet Bakanlığı bu konuda gayet başarılı çalışmalar yaptı. Sorun içeride psikososyal desteği artırmak" diye konuştu.

KANA BULANMIŞ ELLER RESİM YAPIYOR

Cezaevlerinde ortak yaşam alanlarının oluşturulması gerektiğine vurgu yapan Kıraç, bir mahkumla yaşadığı deneyimi paylaştı: "Spor alanları, atölyeler, folklor gibi etkinlikler içeridekiler için çok önemli.

Mesela Bandırma'da 8 kişiyi öldürerek müebbet hapse çarptırılan mahkum, katıldığı resim atölyesinde resim öğrendi ve şimdi her yıl resim sergisi açıyor. Bize yazdığı mektupta 'kana bulanmış ellerimi boya ile tanıştırdığınız' diye yazmış."

PERSONEL SAYISI YETERSİZ

Zafer Kıraç, mahkum başına düşen personel sayısının da standartların çok altında olduğunu vurguladı. "Fransa'da yüzde mahkuma 50, Bulgaristan'da 52, İtalya'da 81, Hollanda'da 75 düşerken Türkiye'de 100 mahkuma 25 personel düşüyor" diyen Kıraç, personel sayısının artırılması gerektiğini savundu.

"Yapılması gereken, STK'lar, medya ve üniversiteler Adalet Bakanlığı ile bir araya gelerek, proje ve tespitlerin ortaya konulması, çözüm önerileri sunulması" diyen Kıraç şöyle devam etti:

PERSONEL SAYISI YETERSİZ

Birlikte eylem planı hazırlamamız gerekir. Ayrıca her şehirde üniversite ve cezaevleri var. O üniversitelerin psikoloji, hukuk bölümü öğretim üyeleri ve öğrencileriyle birlikte cezaevlerinde çalışmalı. Bu şekilde cezaevleri sorunlarının büyük bölümünü çözmüş oluruz.

Şu anda İstanbul'da 5 üniversiteyle bunu yapıyoruz. Aynı çalışmaları diğer illere de yaymalıyız. Bin mahkuma en az 10 kişilik psikoloji ekibi bakmalı ve cezaevinin günlük yaşamını planlamalı. Eğer Adalet Bakanlığı tek başına bunu yapamıyorsa hizmet satın alabilir. İlla memur alması gerekmiyor. Dışarıdan psikolog hizmeti satın alınabilir."

KANA BULANMIŞ ELLER RESiM YAPIYOR

Cezaevlerinde ortak yaşam alanlarının oluşturulması gerektiğine vurgu yapan Kıraç, bir mahkumla yaşadığı deneyimi paylaştı: "Spor alanları, atölyeler, folklor gibi etkinlikler içeridekiler için çok önemli. Mesela Bandırma'da 8 kişiyi öldürerek müebbet hapse çarptırılan mahkum, katıldığı resim atölyesinde resim öğrendi ve her yıl resim sergisi açıyor. Bize yazdığı mektupta 'kana bulanmış ellerimi boya ile tanıştırdınız.' diye yazmış."

URFA'DA HAYAT NORMALE DÖNDÜ

Şanlıurfa'da, 13 kişinin yaşamanı yitirdiği E Tipi Kapalı ve Açık Cezaevi'nde hayat normale döndü. 2 gün arayla 2 yangının çıkmasından dolayı yoğun olan güvenlik önlemlerinin azaltıldığı cezaevine, tutuklu ve hükümlüleri görmek için gelenlerin sayısının da oldukça az olduğu görüldü.

Şanlıurfa Cezaevi, dün güne sakin başladı. Tutuklu ve hükümlü yakınlarının dışarıda bulunmadığı cezaevinde güvenlik önlemleri asgari seviyeye çekildi. Olaylar nedeniyle yoğun güvenlik önlemi alınan ve ulaşıma kapatılan yollardaki bariyerler de kaldırıldı.

KALABALIK GRUPLAR AZALDI

Hayatın normale döndüğü cezaevi çevresindeki dükkanların tamamının açık olduğu görülürken, kalabalık gruplar halinde toplanan ziyaretçilerin sayısının da çok azaldığı görüldü.

2 zırhlı polis aracının bekletildiği cezaevi çevresinde yoğunluk oluşmadığı gerekçesiyle polis memurlarınıj bazıları da görev yaptıkları şubelere çekildi.