BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,81
ALTIN 2.967,35
HABER /  BİLİM - TEKNOLOJİ

Türk bilim insanından önemli keşif

ABD’de yaşayan Türk bilim insanı Dr. Hakan Özdener, dilde sadece tat değil koku alıcılarının da bulunduğunu keşfetti.

Abone ol

Tat ve koku alanında dünyadaki tek araştırma kuruluşu olan Monell Chemical Senses Merkezinde çalışan Dr. Özdener, çalışmaları ve Chemical Senses bilim dergisinde yayınlanan son makalesi hakkında bilgi verdi.

AA'nın haberine göre; Türkiye’de Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdikten sonra Hindistan’da Genetik Mühendislik ve Bioteknoloji (ICGEB) Merkezinde hepatit E virüsü moleküler biyolojisi üzerine doktora tezini tamamlayan Özdener, ayrıca ABD Philadelphia Temple Üniversitesinde de halk sağlığı üzerine master öğrenimi gördü.

Olumlu tepkiler aldı

Özdener, 16 yıldır Monell Merkezinde tat ve koku alma hücreleri üzerine yoğunlaştığını belirterek, "Son 6 yıldır insan dilindeki tat alma dokularında koku alıcılarının da bulunduğunun tespiti üzerine çalışıyordum. Çarşamba günü yayımlanan makalem, bu anlamda, dünyanın dört bir yanından çok olumlu tepkiler aldı" diye konuştu.

Oğlunun sorusu ilham verdi

Bu araştırmaya, oğlunun, yılanların neden havayı koklamak için dilini çıkardığı sorusundan ilham alarak başladığını ifade eden Özdener, insan dilinde de koku alıcılarının bulunduğunu tespit ettikten sonra buna kendisinin de uzun bir süre şüpheyle yaklaştığını vurguladı.

Özdener, şunları kaydetti: "Tespitimi doğrulamak için 6 yıl çalıştım. Sayısız deney ve inceleme yaptım ama sonuçta insan burnunda bulunan yaklaşık 500 civarındaki koku alıcı reseptörlerin, hemen hemen aynı oranda insan dilinde de yer aldığını teyit etmiş oldum yani burun kokuya ne kadar hassas ise aslında tat hücrelerinin de aynı derecede kokuya hassas olduğunu gördüm.”

"Gıda ve sağlık sektörü için önemli bir buluş''

Daha önce koku ile tadın iletişiminin beyinde olduğunun düşünüldüğünü ifade eden Özdener, son çalışmayla dildeki tat reseptörleri ile koku reseptörlerinin sadece beyinde değil ağızda da ilişki içinde olduklarını öğrendiklerinin ve bunun gıda ve sağlık sektörü için önemli bir buluş olduğunun altını çizdi.

"Dil ve burunda aynı oranda koku alıcı reseptörler varsa niye burunda olduğu gibi dil ile koku alınamıyor?" şeklindeki soruyu Özdener, "Burundaki koku hücrelerindeki sinir uçlarının beyinde gittiği nokta ile ağızdaki tat hücrelerindeki sinir uçlarının beyinde gittiği noktalar çok farklıdır. Bu nedenle burundaki hücrelerin algıladığını koku olarak hissediyoruz. Ağzımızdaki tat alıcı reseptörlerin beyne gönderdiği sinyalleri de tat olarak algılıyoruz." diye cevapladı.