Tüp bebek yöntemi risklerle dolu

Uzmanlar, tüp bebek veya aşılama yöntemiyle elde edilmiş hamilelikleri, vahim bir olay olarak niteliyor. Uzmanlara göre yapılması gereken öncelik şöyle sıralandı:

Uzmanlar, doğru tüp bebek merkezinin, "aileyi tek ve sağlıklı bebekle evine uğurlaması" gerektiğini belirterek, tedavide çoğul gebeliği "vahim bir olay" olarak niteliyor. Türk Jinekoloji Derneği Başkanı ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Tıraş, tüp bebek veya aşılama yöntemiyle elde edilmiş çoğul hamileliklerin aslında yapılan tedavinin istenmeyen bir sonucu olduğunu söyledi. Tüp bebekte çoğul gebeliklerin topluma bir başarı gibi sunulmasının, oluşturabileceği sağlık sorunlarının gözden kaçmasına neden olacağını vurgulayan Tıraş, tüp bebek yöntemiyle meydana gelen çoğul gebeliklerin ciddi riskler taşıdığına işaret etti. Tıraş, birden fazla sayıda bebeğe gebe kalmanın, anne ve çocuğun yaşamını ciddi sağlık sorunlarıyla tehdit edebileceğini belirterek, bu yöntemle meydana gelen çoğul gebeliklerin, erken doğum, zeka geriliği, sağırlık, körlük veya kalıcı felç gibi olumsuz sonuçlara yol açabileceğini kaydetti. Doğru tüp bebek merkezinin, bebek bekleyen aileyi "tek ve sağlıklı bebek" ile evine uğurlaması gerektiğini söyleyen Tıraş, "Çoğul gebelikler, tüp bebek merkezleri için vahim bir olaydır" dedi. -"DEVLETİN ÖDEDİĞİ KATKI PAYI İLE TEDAVİ...- Prof. Dr. Bülent Tıraş, bazı tüp bebek merkezlerinin hastalardan devletin ödediği katkı payından başka para talep etmediğini anımsatarak, bu durumun tüp bebek tedavisinin maliyet hesabına uygun olmadığını ifade etti. Tüp bebek tedavisinin pahalı bir işlem olduğunu, kamuya ait merkezlerde 2.5 milyar lira olan tüp bebek tedavisinin, özel merkezlerde 3 milyar 400 milyona yapıldığını anlatan Tıraş, "Bu tedaviyi devletin ödediği katkı payı olan 1 milyar 200 milyon lira ile yaptığını iddia eden bazı merkezlerin başarı oranı düşük olabilir" diye konuştu. ÇOĞUL GEBELİKLE GELEN TEHLİKE Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Yaralı da Türkiye'de Sağlık Bakanlığı'ndan ruhsat almış 70'e yakın tüp bebek merkezi bulunduğunu söyledi. Devletin tüp bebek tedavisinde, katkı payı ödemesini çok olumlu bulduklarını, ancak bu rakamın artırılması gerektiğini söyleyen Yaralı, SSK'lı vatandaşların da tüp bebek tedavisinin karşılanması gerektiğini belirtti. Yaralı, yıllarca bebek sahibi olamayan bazı ailelerin tüp bebek tedavisi sonrasında üçüz veya daha fazla bebek sahibi olma isteklerinin önemli sağlık sorunlarına yol açtığını, hatta bebeklerin ölümüne neden olduğunu vurguladı. Yaralı, "Tüp bebek tedavisi gören bir anne adayı çoğul gebelikte ısrar ediyorsa, bu durum, merkezin aileye yeterli zaman ayırmadığını gösteriyor" dedi. Tüp bebek sahibi olmak isteyen ailelere Sağlık Bakanlığı'ndan ruhsat almış merkezleri seçmelerini tavsiye eden Yaralı, merkezleri işleten kişilerin geçmişte yaptığı çalışmaların sorgulanması, merkezlerin çoğul gebelik oranlarının öğrenilmesi gerektiğini kaydetti. Yaralı, "Tüp bebek tedavisinde, tedavinin parasından önce merkezin doğru bir merkez olması, hem anne adayı hem de bebeğin sağlığı açısından çok önemlidir" dedi.