BIST 9.368
DOLAR 34,49
EURO 36,23
ALTIN 2.959,20
HABER /  GÜNCEL

Tunç Başaran kimdir kaç yaşında öldü ölüm nedeni nedir?

Türk sinemasının önemli isimlerinden olan Oscar aday adaylığına gösterilen Tunç Başaran 81 yaşında yumuşak doku kanseri nedeniyle hayatını kaybetti. Peki Uçurmayı Vurmasınlar gibi kült filmlere imza atan Tunç Başaran kimdir, eşi ve çocukları kimdir?

Abone ol

Türk sinemasına damga vuran, sayısız ödülün yanı sıra Oscar aday adayı olan 'Uçurtmayı Vurmasınlar' filminin yönetmeni Tunç Başaran, 81 yaşında vefat etti. Bir süredir yumuşak doku kanseri tedavisi gören Tunç Başaran bugün yaşamını yitirdi. Peki, Tunç Başaran kimdir? İşte Tunç Başaran'ın hayatı ve filmleri...

Tunç Başaran kimdir: Tunç Başaran 1 Ekim 1938, İstanbul doğumluydu. Babası marangoz Fikri, annesi yazar Pakize Başaran, kızı Zeynep Göksu'dur. Çocukluğu ve gençliği İstanbul’un Fatih semtinde geçmiş. Yaşamını değiştiren yerin, eskiden Direklerarası adı verilen Şehzadebaşı olduğunu söyler; çünkü orada yedi sekiz sinema vardır. Altı yaşından itibaren o sinemalarda oynayan filmlerle haşır neşir olur. Sevgili dostu, yazar İslam Çupi’yle Fatih Kaymakamlığı karşısındaki Hava Şehitleri Parkı’nın parmaklıklarına oturur, seyrettikleri filmleri tartışırlar. Ona John Ford lâkabını takan da Çupi’dir. 17 yaşındayken evden kaçar. Amacı kaçak olarak bir şilebe binip Amerika’ya gitmektir. Sinemacı olacaktır ve Charlton Heston’u görecektir her nedense. Adapazarı’nda yakalanır.

Edebiyat Fakültesi’nde okurken yönetmen Memduh Ün’le tanışır. Yazdığı bir senaryoyu okuyan Ün kendisine asistanlık teklif eder. Dört sene Ün’ün yanında çalışır. “Ne öğrendiysem ondan öğrendim” der Başaran. O arada Lütfi Akad, Halit Refiğ, Atıf Yılmaz, Ertem Göreç gibi ünlü yönetmenlerin yanında da asistanlık yapar.

1964 yılında ilk filminde, “Borusunu Öttüren” adlı oyunu senaryo haline getiren Orhan Kemal’le çalışır. Sonra “Kara Memet” ve Orhan Kemal’in “Bekçi Murtaza”sını çeker. 1966’da askere gider. Sinemadan kopmaz, çok trajik bulduğu Adnan Menderes’in hayatını film yapmak ister, araştırmalara başlar.

Askerlik görevinin ardından yine setlere döner. 70'li yılların başında Yeşilçam’daki seks filmleri furyası ve gerçek film yapımcılarının piyasadan çekilmesinden dolayı yönetmenliği bırakıp bir gecede evini şehir dışına taşır. Bir yıl kadar hiçbir iş yapmaz. Menderes’le ilgili araştırmalarına devam etmektedir.

Reklam sektörüne geçer ve reklam filmleri çekmeye başlar. On beş yıl aradan sonra. yeniden sinema filmi yapma zamanı geldiğine inanır. Kazandığı bütün parayı senaryosunu da kendi yazdığı “Biri ve Diğerleri” adlı filme yatırır. Film kendisine 1987 Antalya Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’nü, ardından 1988’de İstanbul Film Festivali’nde (o günlerdeki adıyla İstanbul Sinema Günleri) En İyi Türk Filmi Ödülü’nü getirir.