BIST 9.916
DOLAR 35,19
EURO 36,64
ALTIN 2.961,75
HABER /  GÜNCEL

Tüketiciler Birliği'nden açıklama

Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Av. M. Bülent Deniz, Petrol fiyatlarındaki uluslararası gelişmeleri ve ülkemizdeki akaryakıt fiyatlarını değerlendirdi.

Abone ol

Petrol fiyatlarındaki uluslararası gelişmeleri ve ülkemizdeki akaryakıt fiyatlarını değerlendiren Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Av. M. Bülent Deniz; “ötv bizi ötelemeden akaryakıt fiyatları üzerindeki vergi yükü hafifletilmelidir” dedi. Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Av. M. Bülent Deniz konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yapmıştır: Uluslararası ekonomik koşullardaki gelişmeler nedeniyle son dönemde petrolün varil fiyatı 71 USD seviyesine gelmiş olup, bu artış trendinin devam etmesi beklenmektedir. Dolayısıyla ülkemizde olduğu gibi tüm dünya ülkelerinde akaryakıt ürünlerinin fiyatlarına zam yapılmaktadır. Akaryakıt ürünlerindeki artış, ülke ekonomilerinde yapısal değişikliklere neden olmakta, sonuçta tüketiciye ulaşan mal ve hizmetlerin fiyatları artmakta; tüketiciler gereksinimlerini daha pahalıya karşılamak zorunda kalmaktadırlar. Bu nedenle tüketicinin yükünün hafifletilmesi için birçok ülkede akaryakıt ürünlerinden alınan vergilerde indirime gidilmekte, devlet eliyle çeşitli sübvansiyonlar uygulanmaktadır. Ülkemizde akaryakıt ürünlerinin fiyatı, 01.01.2005 tarihinden bu yana serbest piyasa koşulları içinde, TÜPRAŞ ve ilgili dağıtım firmaları tarafından belirlenmektedir. Gerek uluslararası gelişmeler ve gerekse akaryakıt ürünlerinde alınan vergilerin ağırlığı nedeniyle ülkemizde akaryakıt ürünlerine yılbaşından bu yana sürekli olarak zam yapılmaktadır. Şu anda bir depo benzin için tüketici; Belçika’da 134 YTL., Almanya ve Macaristan’da 127 YTL., İtalya’da 123 YTL., Fransa’da 120 YTL., İspanya’da 102 YTL., Yunanistan’da 92 YTL., ve ABD.de 52 YTL. öderken, ülkemiz tüketicisi 166.80 YTL. ödemektedir. 857.730 TL. bedelle rafineriden çıkan kurşunsuz benzin için nakliye, dağıtım payı ve vergilerin eklenmesiyle pompada 2.780.000 TL. istenmekte, tüketici maliyet fiyatının % 324 üzerinde bedel ödemektedir. Bu bedelin içinde 1.376.000 TL. ÖTV. ve 370.290 TL. KDV olmak üzere toplam 1.746.290 TL. vergi bulunmakta, bu miktar rafineri çıkışına göre % 203 yük demektir. Akaryakıt ürünlerindeki vergi yükünün bu denli ağır olması nedeniyle; Araç sayısı ortalama % 50 artmış, ancak tüketilen resmi akaryakıt oranındaki artış, ortalama % 15 olmuştur. Bu durum, ülkemize kaçak akaryakıt girdiği ve satıldığını kanıtlamaktadır. Vergideki yüksek oran kayıt dışı akaryakıt dağıtımı ve satışını körüklemektedir. Yıllardan beri sürdürülen enflasyonla mücadele sürecinde sürekli olarak fedakârlıkta bulunan tüketici artık, bu mücadelenin başarıya ulaşmasını istemektedir. Ancak akaryakıt ürünlerindeki bu fahiş artış, yıllardan beri sürdürülen enflasyonla mücadeleyi sekteye uğratmaktadır. Akaryakıt ürünlerinden alınan dolaylı vergiler toplumda var olan gelir dağılımı adaletsizliğini körüklemektedir. Kazanca göre alınması gereken vergi, dolaylı vergi söz konusu olduğunda herkesten eşit miktarda tahsil edilmekte, pompaya yanaşan işadamı da, ücretli de aynı oranda vergi vermektedir. Maliye Bakanlığı, petrol fiyatlarının serbest bırakıldığı 01.01.2005 tarihinden itibaren 01.09.2005 tarihine kadar petrol ürünlerinden alınan ÖTV. de bir değişikliğe gitmeyeceğini deklare etmiştir. Bu süre dolmuş bulunmaktadır. Yukarıda açıklanan gelişmeler karşısında yurtdışında artan petrol fiyatlarının iç piyasaya yansımasında devletin düzenleyici rol üstlenmesi, tüketicinin sırtına binen yükün hafifletilmesi ve akaryakıt ürünlerinden alınan vergi oranlarında indirime gidilmesi yönünde toplumun çeşitli kesimlerinden yapılan çağrılar, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan tarafından reddedilmiştir. Tüm bu nedenlerle akaryakıt ürünlerinden alınan % 208 oranındaki verginin indirilmesi konusundaki toplumsal talebi dile getirmek için “ÖTV. bizi ötelemeden, pompada soyguna hayır” diyor ve ülke çapında imza kampanyası başlatıyoruz. Bu konudaki eylemlilik süreci imza kampanyasıyla sınırlı kalmayacak, akaryakıt ürünlerinden alınan vergi oranları minimum seviyeye indirilinceye kadar mücadelemiz sürdürülecektir.