Tufan Türenç ile Abdülkadir Selvi CNN Türk ekranlarında tartıştı.
Abone olİNTERNETHABER.COM- CNN Türk ekranlarında CHP kurultayının tartışıldığı programa Türenç'in "Kusura bakmasınlar ama Yeni Şafak, Zaman, Akit gazete değil" sözü olay oldu. İkili arasındaki tartışmaya Akit'in sahibi Mustafa Karahasanoğlu da telefonla katılarak dahil oldu.
Hande Fırat'ın sunduğu programda Selvi'nin Kılıçdaroğlu'nun liderliğine yönelik eleştirileri Türenç'i kızdırdı. Selvi, Kılıçdaroğlu'nun referandumda oy kullanamaması ve kurultayda kafa karıştıran kadın kotasını gündeme getirdi. Daha sonra söz alan Türenç'in "Biz muhalif insanlarız onlar da iktidar yanlısı gazetecilik yapıyorlar" sözü kavganın fitilini ateşledi. İşte ikili arasındaki o söz düellosu:
"AYAĞA KALKIP ALKIŞLAMIŞTI"
Selvi: Kendisi CHP'de Parti Meclisi üyeliğine kadar yükselen CHP ile organik bağı vardı. Geneç kurultayda da geçen standımıza yakın bir yerdeydi. Kılıçdaroğlu salona girince heyecanlanıp ayağa kalkıp alkışlamıştı. Bu kurultay salonunda kendisini göremedim.
"GAZETE DEĞİLLER"
Türenç: Arkadaşlarımızın gazetecilik yaptıkları ve yaptıkları gazetecilikle yarattıkları gazete her gün önümüze geliyor. Orada ne tür bir gazetecilik yaptığına da okuyanlar da herhalde görüyorlardır. Kusura bakmasınlar ama Yeni Şafak, gazete değil Zaman gazete değil, Akit gazete değil. Bunlar tamamen AKP'nin misyoneri olan gazeteler.
"GAZETECİLİK YAPMIYORUZ DA NE YAPIYORUZ"
Selvi: Tufan Bey bu bu söylediğiniz hem Yeni Şafak gazetesine hem de okurlarına büyük bir meslektaş olarak saygısızlık değil mi efendim? Biz gazetecilik yapmıyoruz da ne yapıyoruz? Orada haber vermiyoruz da ne yapıyoruz? O zaman ben dönüp aynı şeyi Hürriyet gazetesi için söyleyemem. Ama ben bu sözü doğrusu ben size yakıştıramıyorum. Bizim de bir bakış açımız var. Yeni Şafak'ın gazetecilik yapıp yapmadığını takdir edecek siz değilsiniz herhalde.
"YAPTIĞINHIZ MAL ORTADA"
Türenç: Yakıştır ya da yakıştırma önemli değil. Ama bir dinler misiniz. Bak kardeşim dinlemeyi de öğrenin. Hep konuşuyorsunuz ama sizin yaptığınız mal ortada, her gün geliyor önümüze. Orada olayları nasıl saptırdığınızı görüyoruz. Biz de gazeteciyiz. Biz de aynı haberleri koyuyoruz.
"DARBECİLERİ ALKIŞLAYANLAR"
Selvi: Yaptıkları gazetecilik değil derken Tufan beye sadece darbe dönemlerindeki duruşlarını hatılatmak istiyorum. Darbe dönemlerini avuçları patlayıncaya kadar alkışlayanlar bugün kalkıp bize 'yaptıkları gazetecilik değil' demesinler.
Türenç: Hem gazetecilik hem misyonerlik olmaz. Ya gazeteci olacaksınız ya da misyoner. Olmuyor işte. Fazla bu konulara girmesinler. Bu konular yanlış işler.
KARAHASANOĞLU: "CHP'NİN AMİGOSU"
Türenç'in gazete değil diye adını verdiği Yeni Akit Gazetesi adına Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karahasanoğlu, canlı yayına bağlandı.
Karahasanoğlu: Böyle bir programda Tufay Bey'in orada olmayan bir gazete hakkında görüş belirtmesi fevkalede ayıp ve çirkin tavır olarak değerlendiriyorum. Sayın Kılıçdaroğlu'nun hazırlık yaparken 68 kişiye mi yüzde 25 hesaplanacak 80 kişiye göre mi hesaplanacak bunları dikkat almadan, veyahutta böyle bir tartışmaya meydan verecek tarzda yapmış olduğu hesaplamanın, elbektteki Kılıçdaroğlu'nun imajını zedeleyeceği şeklindeki bir iddiası vardı. Bu iddianın amigolukla alakası yoktur. Doğrudur yanlıştır. Sayın Tufan Türenç buna katılıp katılmadıklarını ifade etmeleri gerekirdi. Ama kalkıp da bu gazeteler AK Parti'nin amigosudur gibi ifadeler yakışıksız ve çirkin ifadeler.
Ben Hürriyet gazetesinin gazete olduğunu biliyorum. Ama sayın Tufan Türenç'in bu gazetedeki CHP amigosu olarak görüyorum.
EKMEK DAVASI
Türenç: Olmuyor. Hem misyoner hem gazeteci olunamaz. Ben bunu vurguluyornum. Kimseyi de suçlamıyorum. Bu bir ekmek davasıdır. Orada ekmek buluyorlar, orada çalışabilirler.