BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,32
ALTIN 2.842,20
HABER /  GÜNCEL

Truva yayınlarından 3 yeni kitap

Truva yayınlarından üç yeni kitap daha. Mahir Kaynak'ın STRATEJİK ANALİZLER ve Hamit Karalı'nın medya imparatorluğu 28 Şubat'a dair geniş bilgi yer alıyor.

Abone ol

Büyük Ortadoğu Projesi ve Türkiye Üzerine STRATEJİK ANALİZLER Mahir KAYNAK "Dünyadaki devletler ve güç odakları iki türlüdür: Düşünen ve uygulayanlar bir gruptur, bunu anlamaya çalışan ve ulaştıkları sonuca göre davranışını belirleyenler diğeridir. Ama bu diğerlerinin en büyük eksikliği, olayı gerçek niteliği ile anlamak yerine, uygulayıcıların niyetine göre yorumlamalarıdır. Vardıkları sonuçlar düşünenlerin varılmasını istedikleri şeylerdir." "Dünyada üç kademeli bir yapılanma söz konusudur. Düşünenlerin tamamen kontrol altında tuttuğu ve olayları onların istediği biçimde algılayanlar, düşüncelerini uygulama gücü ve becerisi olmamakla birlikte doğru anlayanlar ve en üst sırada düşünüp bunu uygulayanlar. Siz neredesiniz?" Büyük Ortadoğu Projesi üzerine yaptığı yorumlarla ülkemizde büyük yankı uyandıran Prof. Dr. Mahir KAYNAK, bu kitapta bu proje ve Türkiye üzerine yaptığı stratejik analizlerle yeni dünya dengelerini bir panoramasını çok tartışılacak bir şekilde çizmektedir. Medya İmparatorluğu İhtilaller, İhaleler ve 28 Şubat'ın Kutsal İttifakı Hamit KARALI Oramiral Erkaya, Yiğit'ten iki kez ev almak istemiş. 28 Şubat sürecinin kilit komutanlarından merhum Oramiral Güven Erkaya'nın işadamı Korkmaz Yiğit'ten iki kez ev alma girişiminde bulunduğu ortaya çıktı. Oramiral Erkaya'nın ilk ev alma girişimi bakiye borcunu ödeyemediği için ikincisi ise Anasol-D hükümetinin yıkılmasına yol açan Çakıcı kasedi sebebiyle sonuçlanmamış. Truva Yayınları'ndan çıkan Medya İmparatorluğu adlı eserde Erkaya'nın varislerinin bir dava sebebiyle mahkemeye verdikleri dilekçe yer alıyor. Burada Erkaya'nın ev alma girişimi detaylarıyla anlatılırken Yiğit hakkında şu ifadeler kullanılıyor: "Korkmaz Yiğit hakkında edinilen izlenim güvenilir bir işadamı ve içten bir dost olduğudur. Bunlar davalıların dünyalarında az rastlanan ilişkilerdir. Esasında burada başını öne eğmesi gerekenler ülkede yeterli güvenliği sağlamayıp bir mafya üyesinin kamu işlerine karışacak derecede insanları tehdit etmesine göz yumanlardır. Ne hazindir ki bunlar sonra ucuz kahramanlık taslamaktadırlar. Çoluk çocuğu ve yaşamı tehlikede olan bir işadamının hem tehdit altında kalmasına izin verecek hem de onu suçlayacaksın. Bu en azından ayıptır. Resmi görevi bu gibi asayişsizliği önleme olanların başlarını öne eğmesi basının da böyle olaylar başlarına gelse ne yapacaklarını hesaplayarak Korkmaz Yiğit'i suçlamaması gerekirdi." Son günlerde askeri ihalelerde yolsuzluk yapıldığına ilişkin iddialar tartışılıyor. Askeri Savcılık, Ankara Gölbaşı'ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığı binasının inşaatında devletin 132 trilyon lira zarara uğratıldığını belirledi. Erdil yargılanırken Orgeneral Şener Eruygur, aynı gerekçeyle kusurlu bulundu. MGK eski Genel Sekreteri Tuncer Kılınç'ın kusuru ise 'zaman aşımı'na uğradı. Bu arada dava kapsamında yargılanan müteahhit Ali Osman Özmen, savcılık ifadesinde, eski MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılınç'a 2000 yılında 150 bin dolar borç verdiğini açıkladı. Kılınç, bu parayla beğendiği bir evi aldığını kaydetti. Ancak kendisinin bu evde değil 'güvenlik gerekçesiyle' lojmanda kaldığı belirlendi. Kılınç, borcunu 28 Ocak 2005'te ödedi. Kılınç, 'Bu parayı nereden buldun' sorularına ise şu karşılığı verdi: "Bir ben mi kaldım parasının kaynağı araştırılacak?" Bu tartışmalar sürerken darbe dönemlerinde ve 28 Şubat sürecinde medyanın tutumumun irdelendiği; sektörün siyaset ve iş dünyası ile çarpıcı ilişkilerinin yer aldığı; sansür, şiddet, tekelleşme, rüşvet, gizli kamera gibi birçok konunun somut örneklerle ele alındığı Medya İmparatorluğu'nda ilginç bir ayrıntı yer aldı. Buna göre Güven Erkaya'nın varisleri Gülden Erkaya, Asuman Kıratlı ve Argun Erkaya, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı'ndan emekli olan Bülent Orakoğlu'nun Erkaya hakkındaki iddialarından ötürü ona 24 Temmuz 2003 tarihinde dava açtı. Erkaya'nın varisleri bu beyanlardan ötürü mağdur olduklarını belirterek yasal faiziyle birlikte 30 milyar lira istedi. Dava dilekçesinde Orakoğlu'nun Erkaya-Yiğit ilişkisiyle ilgili iftiralarda bulunduğuna değiniliyor. Erkaya'nın Yiğit'in hiçbir zaman danışmanlığını yapmadığı ileri sürülürken, "Rahmetli Erkaya 1992 yılında Donanma Komutanlığı'na geldiği günlerde emekliliğine hazırlık için ev satın alma planları çerçevesinde Korkmaz Yiğit'le tanıştırılmış ve ondan bir ev satın almıştı. Ancak bakiye borcunu ödeyemediği için iade etmek zorunda kalmıştı. Birkaç yıl sonra tekrar bu sitede adı geçenin yaptığı evlerden birisini satın almışsa da Türkbank olayı nedeniyle inşaatlar durduğu için bunu da iade etmek zorunda kalmıştı." deniliyor. Dünden Bugüne Tercüman yazarı Nazlı Ilıcak 11 Ocak 2005 tarihli gazetede, Erkaya'nın Yiğit'ten ev alma girişiminde bulunup bulunmadığını sormuştu. İşadamı Korkmaz Yiğit, 28 Şubat sürecinde öne çıktı. Türkbank ihalesini 600 milyon dolara aldı. Ardından Kanal E'yi 40, Kanal 6'yı 120, Yeni Yüzyıl ve Ateş'i 70, Milliyet'i 400 milyon dolara satın aldı. Yiğit 2003 yılında Meclis Komisyonu'na verdiği ifadede bu yatırımları kendi parası ile değil ANAP eski Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın bankalara açtırdığı krediler ile aldığını iddia etti. Yiğit, organize örgüt lideri Alaattin Çakıcı ile ilişkisinin ortaya çıkmasından sonra ise zor günler geçirdi. Türkbank ihalesi iptal edildi; CHP'nin baskısıyla Anasol-D hükümeti düştü. Yiğit, Yeni Yüzyıl ile Kanal 6 dışında da medyadan çekildi. Basında ağırlığı bulunan Milliyet Gazetesi'nin Yiğit ve Doğan arasında gidip gelmesi sırasında ise gazete çalışanlarının gösterdiği birliktelik takdir topladı. Gazeteyi geri satın alan Aydın Doğan, Milliyet çalışanları tarafından alkışlarla karşılandı. Yiğit, gazete yönetimine devrettiğini açıkladığı Yeni Yüzyıl'ı (Ekim 98) hapisten çıktıktan sonra diriltti. Sayfa sayısını artıran yeni yazarlarla canlanarak tirajını 40-50 binlere çıkartan gazete, 4,5 yıllık yayın hayatına 16 haziran 99'da nokta koymak zorunda kaldı. Gazetenin son nüshası ''Tadilat nedeniyle kapalıyız'' başlığı ve gazete çalışanlarının fotoğrafı ile çıktı. Kormaz Yiğit'in adı olaylı CHP kurultayında da geçti. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, rakibi Mustafa Sargül hakkında Korkmaz Yiğit'in bankasıyla kredi usulsüzlüğü iddiaları bulunduğunu söyledi. Baykal, ''Korkmaz Yiğit ile bir mali ilişkiniz var mı yok mu? Böyle bir banka hesabını kullandınız mı kullanmadınız mı?'' diye sordu. Baykal, Korkmaz Yiğit'ten söz ederken ''Sayın belediye başkanının yakın iş arkadaşı'' ifadesini kullandı. 28 Şubat sürecinin Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven Erkaya, Refahyol'un henüz bir ayı dolmadan toplanan YAŞ sonrasında verilen yemekte rakı isteyerek adını duyurdu. Sürecin en önemli dokümanları, onun komutanlığı bünyesinde yer alan Batı Çalışma Grubu tarafından hazırlandı. 20 Aralık 96'da Hürriyet'in manşetinde yer alan 'Bu defa işi silahsız kuvvetler halletsin' sözünü de onun söylediği açıklandı. Emekli olduktan sonra Boğazlara yerleştirilecek Yönetim ve Bilgi Sistem Projesi konusunda Başbakan'a danışman olan Erkaya, 25 Haziran 2000'de kolon kanserinden vefat etti. Avrupa Yolunda Batılaşma ya da Batılılaşma Dr. İlbeyi ÖZER Türkiye'de yaşanan Batılılaşma projesinin bazı boyutlarının 19. yüzyılın ortalarından itibaren gerçekleşmeye başladığı hatta Tanzimat öncesine dayandığı söylenebilir. Ama bunun radikal bir Avrupalılaşma projesi olarak uygulanması ve önceden temelleri atılan veya düşünülen bir çok yenilik hareketinin isminin konup geliştirilmesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla gerçekleşmiştir. Osmanlı-Cumhuriyet bağları açısından baktığımızda "toplumsal yaşam, gündelik hayat, şehir yaşamı, aile, kadın, moda, eğlence, yeni sosyal mekanlar ve oluşan düşüncelerde ne tür bir benzerlik süreklilik ve değişim yaşanıyor?" veya "bu sürekliliğin tarihi süreç içersinde ölçüsü ne kadar ve ne ölçüde değişimlere uğramıştır?" soruları bu kitabın temelini oluşturmaktadır. Dr. İlbeyi Özer'in uzun zaman alan araştırmalar ve arşiv taramaları ışığında meydana getirdiği bu kitap, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e sosyal ve gündelik hayattaki değişim ile eğlence ve moda anlayışını İstanbul merkezli olarak ele alan geniş kapsamlı bir çalışmadır.