BIST 9.550
DOLAR 34,53
EURO 36,16
ALTIN 2.993,83
HABER /  GÜNCEL

TRT 6yı izlemek ihanet!

TRT’nin Kürtçe televizyonu, PKK ve DTP’nin aleyhteki çabalarına rağmen bölge halkında memnuniyet yarattı.

Abone ol Ümit Fırat, Bejan Matur, Altan Tan, Mehmet Metiner gibi Kürt aydınları, halkın öteden beri Roj TV olmak üzere Kürtçe yayın yapan kanalları izlediklerini hatırlatarak, bu kanalların genellikle kuru ve yavan bulunduğunu, TRT Şeş’in bunun için bölge insanlarında sevinç yarattığını söylüyorlar. PKK’ya göre TRT Şeş’i izlemek ihanetle eşdeğer.

"Geleneksel aile ortamlarında, yaşlıların ’günahtır’ diyerek televizyon izlemediğine çoğu Kürt tanık olmuştur" diyor şair Bejan Matur ve ekliyor: "TRT Kürtçe’nin deneme yayınını dikkatle izleyen annesine, ’Hani televizyon izlemek günahtı?’ diye soran bir tanıdığıma annesinin yanıtı, ’Ama oğlum bu Kürtçe’ olmuş. Dilin bu meşrulaştırıcı fonksiyonu, anlam dünyasını yeniden inşa edecek kadar güçlü olabiliyor."

Hayal bile edilecek şey değil

Test yayınları sırasında Kahramanmaraş, Şanlıurfa ve Diyarbakır’da dolaşıp halkla konuşan Bejan Matur, bölge insanının yaşadığı şaşkınlığını somut biçimde koyuyor ortaya. Bir Kürt genci, TRT Şeş’de ’Şılele’ şarkısını duyduğunda kulaklarına inanamamış mesela: ’Aynı şarkı bundan birkaç yıl önce yerel bir kanalda yayınlandığı için kanal yöneticileri ceza almışlardı. Bugün TRT’de döne döne yayınlanıyor. Bu nasıl bir ülke anlamadım." Kürt aydını Ümit Fırat’ın dediği gibi, "Üç kuşak boyunca yasaklı olan bir dilin önünün açılması elbette Kürtler için önemsenecek bir gelişme olarak görülecektir. Yıllarca yaşanılan acılara ve baskılara bakılırsa, radyosunun, teybinin sesini bile kısarak dinlediği şarkıların bir devlet kanalından, hem de görüntülü olarak dinlenilmesi hayal bile edilecek bir şey değildir."

İhanet suçlaması

Gerek Ümit Fırat, gerek Altan Tan, Gerek Mehmet Metiner, gerekse Bejan Matur, bölgede yaşayan insanların öteden beri çanak antenlerle başta Roj TV olmak üzere Kürtçe yayın yapan kanalları izlediğini ancak bu kanalların genellikle kuru ve yavan bulunduğunu hatırlatıyorlar. Oysa TRT Şeş, Rojin, Nilüfer Akbal gibi popüler Kürt sanatçıları ekrana taşıyor. PKK’yı tedirgin eden de bu zaten. PKK’nın TRT Şeş’e karşı çıkmasına, hatta Kürtçe televizyon izleyecekleri ’ihanet’le suçlamasına rağmen, bölge halkının son derece sevinçli olduğunu belirtiyor Ümit Fırat:

Bir sorun aşılıyor

"Kürtçe TV’nin PKK’nin bölgede izlenmesinin ve yardımcı olunmasının ihanetle suçlaması gibi baskı ve kampanyalarına rağmen oldukça sevinçle karşılandığını duyuyoruz. Gündelik hayatta konuştuğu anadilinin artık bir devlet televizyonu kanalından da yayınlanan bir olması, şüphesiz ki bir rahatlama yaratacaktır. Anadilinde konuştuğu zaman etrafındakilerin rahatsız olduğunu, tuhaf tuhaf baktıklarını gören insanların bu tür davranışlarla hemen olmasa da, daha az karşılaşacaklarını, giderek de artık karşılaşmayacaklarını düşünmeleri, hiç değilse yaşanan pek çok sorundan önemlice birisinin aşılması anlamına gelmektedir."

Devrim niteliğinde

Gazeteci Mehmet Metiner ise devletin inkár politikasını terk etmesi anlamına geldiği için TRT Şeş’in bir anlamda ’devrim niteliği’ taşıdığını ve bu nedenle PKK’nın bundan büyük bir rahatsızlık duyduğunu vurguluyor. "Bence" diyor Metiner, "TRT Şeş’in, yani Kürtçe televizyonun yarattığı büyük mutluluk, devletin o geçmişteki inkár anlayışını artık terk ettiğini ilan etmiş olmasında yatıyor. Bence devrim niteliğinde olan olgu asıl budur. Benim yeni ’kabul dönemi’ diye adlandırdığım bu süreci bu kadar önemsiyor olmamın bir sebebi de, turnusol işlevi görüyor olmasıdır. Baksanıza PKK ile en amansız karşıtları olarak bilinen çevreler, Kürtçe televizyondan ciddi rahatsızlık duyuyorlar. Kürtçe televizyon, Kürt sorununun çözümsüzlüğünden hangi çevrelerin nemalandığını veya istismar alanlarının kurutulmuş olmasından hangi çevrelerin rahatsızlık duyduğunu bu ülkenin Kürtlerine de Türklerine de, özcesi hepimize gösterdiği için çok önemli bir iş gördü doğrusu."