Filmin ilk günde büyük bir ilgi görmesi üzerine, 9 yıldır kapalı tuttuğumuz Truva müzesini dün apar topar açtık.
Abone olHollywood son yılların en iddialı filmi "Troy" için 370 milyon dolar harcadı. Anadolu'da antik çağlarda yaşanan destansı Truva savaşlarını anlatan Troy, Türkiye'de vizyona girince yıllar süren bir ayıba son verdi. Nasıl mı? Hikayeyi baştan anlatalım. Truva eserleri 1932-1938 tarihleri arasında Prof. Carl William Blegen'in kazıları sonucunda İstanbul Arkeoloji Müzesi'ne getirildi. Eserler yıllarca müzede saklandıktan sonra 1991'de ilk kez görücüye çıktı ve 1995 yılına kadar sergilendi. Ancak sonra Truva bölümünde çalışan personel emekli olmaya başlayınca eserlerin sergilenmesine son verildi. Ne yapalım personel yok Bine yakın Truva dönemi eserinin kapalı kapılar ardında uykuya yatırıldığı Truva Sergi Salonu'nda M.Ö. 2. yüzyıl ve Hellenistik döneminin en ünlü yapıtları yer alıyor. Proksenos Kararnamesi, Zeus'un başı, Truva hazineleri, Truva giriş kapısı ve Kybele tanrıçası gibi... Troy filminin etkisiyle dünden itibaren Arkeoloji Müzesi'ndeki Truva Sergi Salonu yeniden ziyarete açıldı. Müzenin müdür yardımcısı Sefer Arapoğlu başka bölümlerinden 3 personeli kaydırarak Truva Sergi Salonu'nun açılabildiğini söylüyor: "Personel eksikliğimiz had safhada. 1980'lerde 120 personel vardı, şu anda sadece 60 personel kaldı. Bu yüzden salonu açamıyorduk. Troy filmi Truva eserlerini gündeme getirince karar alıp personel kaydırdık" diyor. Bizden kaçırılanlar 50 ülkede sergileniyor Truva'ya ilk kazma 130 yıl önce vuruldu. Kazmayı vuran Alman arkeolog Heinrich Schliemann, Truva vurgunuyla da adından sıkça söz ettirmişti. O zamanlar 'Hisarlık' adında sıradan bir tepe görünümünde olan Truva'ya her vurulan kazmadan tarih ve hazine fışkırıyordu. Bu hazineler ait olduğu topraklardan kaçırıldı. Bugün Türkiye'de bir Truva müzesi yok ancak Truva kazılarından çıkan tarihi eserler dünyanın 50 ülkesindeki müzelerde sergileniyor. British Museum dahil. Çanakkale'deki Truva antik kentini yılda yaklaşık 500 bin turist geziyor. Uzmanlar antik kent sınırları içinde yapılacak bir müze ile bu rakamın üç katına çıkabileceğini belirtiyor.