Tren faciası Yıldırım'ı götürebilir

Hızlandırılmış tren seferlerine karşı uyarıda bulunan uzmanlara kulak asan olmadı. Uyarıları unutup projeye türkü arayan Ulaştırma Bakanı Yıldırım'ın koltuğu tehlikede...

Başbakan Erdoğan'ın, iktidarın en büyük projelerinden biri olarak kamuoyuna lanse ettiği hızlandırılmış trenin dün büyük bir faciaya imza atmasının, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ı "koltuğundan edebileceği" belirtildi. Erdoğan'ın danışmanları, olayın nedeninin sabotaj çıkmaması halinde sorumluların mutlaka cezalandırılmasını isteyeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Yıldırım'ın daha önce de oğlu Erkan Yıldırım'ın denizcilik sektörüne tartışmalı girişi nedeniyle eleştirildiği, bu nedenle olası revizyonda koltuğundan olacak bakanların başında geldiği iddia edildi. TCDD Genel Müdürü Karaman'ın "Kimsenin keyfi için tren durdurmam" inadı onlarca cana mal oldu. Ulaştırma Bakanı Yıldırım da uyarılara kulak vermek yerine projeye türkü aradı Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman'ın, bilim adamlarının İstanbul - Ankara seyahatini beş saate düşüren hızlandırılmış trenlerle ilgili bilimsel uyarılarına kulak tıkamaları onlarca cana mal oldu. '180 bile yaparız' Uyarıları ciddiye almayan Karaman ise "Kimsenin keyfi için tren durduramam. Hızlı trenin hiçbir tehlikesi yok" açıklaması yaptı. Karaman hattın güvenliğini de "Kullanılan vagon ve lokomotifler yola, yapılan hıza uygun. Yolu hem kış, hem yaz şartlarına uygun hale getirdik. Hızın, rayı bozması söz konusu bile değil. Ortalama sıcaklık göz önünde bulundurularak gerekli tedbir alındı" sözleriyle anlattı. TCDD'den yapılan resmi açıklamalarda da "Altyapının iyileştirildiği, üst yapının da 180 kilometre hıza bile dayanabileceği" duyuruldu. Bakan türkü peşinde Bakan Yıldırım da bilimsel uyarılara kulak vermek yerine proje için türkü arayışına başladı. Haydarpaşa Garı'nda düzenlenen törende "Kara tren gecikir, belki hiç gelmez" türküsünü söyleyen sanatçı Özhan Eren'e seslenen Yıldırım şöyle konuştu: "Kara Tren türküsü artık bir nostalji olarak trenlerde dinlenmeye devam edecek. Ancak bundan sonra yeni sloganımız; 'Hızlı tren gelir, hiç de geç kalmaz' olacaktır. Sizden ricam, buna uygun bir beste ve güfte hazırlayarak, demiryollarımız için yeni bir türkü yapmanızdır." Tren, ilk seferini yaptığı 4 Haziran Cuma günü maksimum 150 kilometreye çıktı. Hızlı trene güven sayesinde yolcu sayısında yüzde 19 artış oldu. Önce tabaklar gitti Hızlandırılmış trenin alt yapısının uygun olmadığı ilk önce yemekli vagondaki tabakların kırılmasıyla anlaşıldı. Virajlara girişlerde sarsıntıdan tabaklar kırılınca yolcuların ürkmemesi için trenleri yavaşlatma kararı alındı. Makinistlere virajlara girmeden yavaşlama ve 13 dakikaya kadar gecikme yetkisi verildi. Yetkililer ortalama 55 km hız yapan trenlerin bir anda 155 km hıza ulaşmasıyla ilgili "Sanki sollama yapıyor gibi araçları geçiyorlar. Makinistler de bundan keyif alıyor. Ancak, virajlarda sarsıntı olduğu için 15 - 20 dakikalık gecikme payı bıraktık. Makinistlere 'virajlara biraz yavaş girebilirsiniz' dedik" diyordu. Bu açıklamalara rağmen 26 Haziran'da Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ı taşıyan Gazi treni, Eskişehir'e normal varış saati olan iki saatte geldi. Trenin gecikme payını kullanmadığı anlaşıldı. İki gün önce 'durdurun' dedi Hızlı trenin her an raydan çıkabileceği konusundaki uyarılarında haklı çıkan Prof. Dr. Aydın Erel, TCDD uzmanlarını en son iki gün önce uyardığını ve acele etmelerini istediğini açıkladı. Erel, tehlike uyarısının Milliyet'te yer almasından sonra TCDD Genel Müdürü Karaman'ın davetiyle ulaşım konusunda uzman 15 öğretim üyesinin Ankara'da biraraya geldiğini belirterek gelişmeleri şöyle anlattı: "14 Temmuz'da Devlet Demiryolları'na 15 öğretim üyesi çağrıldı. Toplantı yaptık. Bütün öğretim üyesi arkadaşlarım benimle aynı fikirde olduklarını söyledi. Bunun üzerine Genel Müdürümüz 'Tamam bundan sonra bu işi size bırakacağım' dedi. İki gün önce (20 Temmuz Salı) iki Genel Müdür Yardımcısı'nı aradım, 'bir gelişme var mı?' dedim. 'Biz bir ekip kurduk çalışma yapıyoruz' dediler. 'Ben hala tedirginim dedim, gelişme var mı?' dedim. Biz sonra sizle temas kuracağız dediler. 'Ama biraz çabuk olun' dedim." Erel, yetkililerin, kazanın olduğu bölgede hızlı gidilmediği savunmasına da karşı çıktı. Trenin raydan çıkmasında hızın en küçük etken olduğunu savunan Erel şöyle konuştu: "Raydan çıkmaya neden olan faktörler yalnızca hız değildir. Zaten ben daha yol ve taşıtlar uygun koşullara getirilmeden 'hızlandırılmış tren uygulanmamalı' demiştim. Yüksek hız raydan çıkmada en küçük etkendir. Bununla ilgili istatistikler var." Erel, bu tip kazalarda genellikle lokomotifin yarattığı titreşimlerin rayları genişlettiğini, bu nedenle lokomotifin genellikle rayda kalmasına rağmen vagonların raydan çıktığını öne sürdü. Kara Tren şarkısıyla sefere çıkmıştı TCDD, seferleri başlatmadan yürüttüğü Ankara - İstanbul yol yenileme çalışmalarına 7.5 trilyon lira harcadı. Bu kapsamda raylar yenilenirken traversler ve makaslar değiştirildi. Elektrikli çeken araçların azami hızlarını artırmaya yönelik çalışmaların ardından, lüks vagonlarla çalışacak trenlerin hızı 150 kilometreye çıkarıldı. Ankara - İstanbul hat kesimindeki hemzemin geçitlerde bazı düzenlemeler yapıldı. Günde iki sefer Sanatçı Özhan Eren'in "Kara Tren" türküsünü seslendirerek başlattığı seferlere çıkan trenlere "Yakup Kadri Karaosmanoğlu" ve "Yahya Kemal Beyatlı" adı verildi. Hızlandırılmış trenler, Eskişehir ve Pendik'te dururken yolcu ücretleri 24 milyon lira olarak belirlendi. Sabah 06.00 ve akşam 18.00'de İstanbul ve Ankara'dan karşılıklı olarak hareket eden trenlerde yüzde yüz doluluk oranı yakalanınca yeni lokomotif ve vagon alınarak sefer sayısının artırılması ve Ankara - İstanbul arasında saat başı tren kaldırılması planlanıyordu. Yıldırım'ın kellesi gidebilir Başbakan Erdoğan'ın, iktidarın en büyük projelerinden biri olarak kamuoyuna lanse ettiği hızlandırılmış trenin dün büyük bir faciaya imza atmasının, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ı "koltuğundan edebileceği" belirtildi. Erdoğan'ın danışmanları, olayın nedeninin sabotaj çıkmaması halinde sorumluların mutlaka cezalandırılmasını isteyeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Yıldırım'ın daha önce de oğlu Erkan Yıldırım'ın denizcilik sektörüne tartışmalı girişi nedeniyle eleştirildiği, bu nedenle olası revizyonda koltuğundan olacak bakanların başında geldiği iddia edildi. Kaynak: Milliyet