BIST 9.449
DOLAR 34,42
EURO 36,41
ALTIN 2.841,71
HABER /  GÜNCEL  /  EMLAK

Trabzon'da kaçak yapı yıkımı gerginliği

TÜRKİYE genelinde başlatılan 'imar barışı' ile Doğu Karadeniz Bölgesi'nde kaçak yapılara af getirileceği belirtilen düzenlemeyi fırsat bilenlerce yaylalarda inşa edilen kaçak yapıların yıkımı sürdürülüyor.

Abone ol

Trabzon'un Köprübaşı ilçesindeki Barma Yaylası'na çıkan ekipler, Ali Yılmaz'ın kendisi ve hayvanları için inşaatına başladığı barınağa müdahale etti. İnşaatın yıkımına tepki gösteren Yılmaz ise dikenli teli boğazına sarıp, "Ölürüm de burayı yıktırmam" diyerek, ekiplere direndi. Jandarma ve zabıta ekiplerinin görüştüğü Yılmaz, ikna edilerek, sakinleştirildi. Ekipler, yıkımı gerçekleştiremeden yayladan ayrıldı.

'TATİL İÇİN GELENLERİN YAPILARINI YIKSINLAR'
Ali Yılmaz, 5 çocuğunun geçimini yaylalarda hayvancılık yaparak sağladığını belirterek, "Benim bu yaylaya ihtiyacım var. Daha önce burada barakam vardı. Orası yıkılınca burada ev yapmak zorunda kaldım. Eşyalarım başkasının evinde duruyor. Hayvanlarımı koyacak yerim yok. Yaylacılık yapamıyorum. Ben hayvancılıkla geçinen bir insanım. 5 çocuğum var. Çocuklarımın rızkını buraya yatırdım. İnek sattım, arkadaşların desteğiyle bu kadar yapabildim. Burada 1 oda yapacaktım, gerisi ahır olacaktı. Yaylaya tatil için gelenlerin yapılarını yıksınlar. Ben yaylada hayvancılıkla ekmek paramı kazanıyorum" dedi. 

'ZENGİNLER BİNA DİKİYOR'
Hayvancılıkla uğraştıklarını belirten yayla sakinlerinden Mehmet Emin Sarı ise yabancıların yaylada 10 günde ev yaptığını öne sürüp, "Biz hayvancılıkla geçinen insanlarız. Burada bu yapıyı yapamıyoruz. Zenginler gelip, 10 günde binasını dikiyor. Biz onun mağduriyetini yaşıyoruz. Burada hayvanlara yer yapıyoruz. Bu arkadaşımız 4 tane ineğini sattı, hayvanlarını burada barındırabilmek için. Devlet yetkililerimiz, 1 yıl sonra buraya gelsin eğer ki bu yapının içinde hayvan görmezlerse o zaman burayı yıksınlar" diye konuştu. 

'TAPU VERDİLER DE BİZMİ ALMADIK?'
Hayvancılıkla uğraşan Asiye Gürcü de zenginlerin yaylalarda istediği gibi ev yaptığını ileri sürerek, "Bizim bu yaylada çocukluğumuz, gençliğimiz, hayallerimiz var. Biz doğduk doğalı bu topraklardayız. Sonradan gelip, bu toprakları yağmalamadık. Hayvancılıkla geçimimizi sağlıyoruz. Devletimizin bize bu hakkı tanıması gerekiyor. Zenginler gelip, istedikleri gibi buraya ev yapıyorlar. Biz hayvanlarımızı dışarı çıkarıp, otlatamıyoruz. Bir şey dediğimiz zaman bize 'Tapunuz nerede?' deniliyor. Tapu verdiler de biz mi almadık?" dedi.