Erman Toroğlu, tavuk üreticileriyle girdiği savaş için kozlarını ortaya koydu. Toroğlu, kendisini mahkemeye vermeleri durumunda hakime soracağı soruları açıkladı..
Abone olErman Toroğlu, besi tavuğu üreticileriyle girdiği savaştan dolayı büyük ihtimal mahkemeye verilecek. Toroğlu, bu durumda ortaya kozlarını sürecek. "Tavuk ve yumurta" başlıklı yazısında kozlarını şöyle açıkladı.
BESİ tavuğu üreticileri Hürriyet’e yarım sayfa verdikleri ilanla ve sonraki açıklamalarıyla beni mahkemeye vereceklerini ifade etmişler. Eğer vermezlerse, hakkım üzerlerinde kalır.
Geçtiğimiz günlerde dedim ki, ‘Ben tavuk yemiyorum.’ Aynen devam ediyorum; ‘Yemeyeceğim.’ Ve onlar mahkemeye gittiklerinde hakime bazı şeyler soracağım. Bu sorularıma hakim mi araştırarak cevap verecek veya tavukçular mı, merak ediyorum. İsterseniz, hakime yönelteceğim soruların bazılarını şimdiden yazayım. Hazırlıklı olsunlar veya açıklama göndersinler, bu sütunlardan yayınlayayım.
İşte sorular
Besi tavukçuluğu yapılırken, tavukların bulunduğu mekandaki tek bir tavuk kaç santimetrekarelik bir alanda yaşatılıyor? Yani, siz istiyorsunuz ki, tavuk kımıldamasın, önüne verilenleri hep yesin, çok çabuk kilo alsın.
Bu tavukların bulunduğu mekanlara 24 saat ışık vererek, ışıktan gözü rahatsız olan ve gözü hep açık kalmaya zorlanan tavuğun önüne devamlı yem veriliyor mu?
Tavuğa yürüme alanı bırakılıyor mu? Tavuk yaptığı pisliğin üzerinde oturduğu için, oradan gelecek bir mikroba veya dışardan gelecek bir mikroba karşı antibiyotik yüklemesi ne kadar yapılıyor? Tavuğa verilen bu antibiyotik, tavuğu kaç günde terkediyor?
Tavuğu kestikten sonra yıkarken klorlu su kullanıyor musunuz? Veya kullandığınız suyun dezenfekte olayı ne kadar?
Arıtma tesisleriniz yeterli mi?
İki farklı branş
Bakınız, benim yaptığım basit bir araştırmaya göre, Türkiye’de tavuğun kesim süresi 30-35 gün. Ama, tavuğa verilen antibiyotik, tavuğu 60 günden önce terketmiyor. AB ülkeleri, neden Yugoslavya dahil tavuk alıyor da bizden almıyorlar? Carrefour, hatırladığım kadarıyla, ‘65-70 günden önce tavuk kestirmeyeceğim. Önce kesilenleri de satmayacağım’ demişti.
Bakınız, altını çizerek yazıyorum; Türkiye’de tavuklar ne zaman 70 günden sonra kesilir veya Tarım Bakanlığı buraları yüzde 100 denetler, o zaman tavuk yemeye tekrar başlayacağım.
Ama bakın, tavuk yemem diyen ben, sahanda veya rafadan yumurtayı rahatlıkla, hem de afiyetle yiyorum. Neden, çünkü et tavukçuluğu ile yumurta tavukçuluğu çok farklı iki branş.
Yumurta tavukçuluğundaki tavuk, yumurta vermeye dört ay sonra başlıyor. İki sene sonra da kesiliyor. Bu tavukların eti yenmiyor, başka alanlarda kullanılıyor. Yani, yumurta tavukçuluğunun tavuğu aynen bir bebek besler gibi büyütülüyor.
Ne dersiniz, sevgili tavukçular, tavuk deyip geçmeyin, Karaman’ın koyunu gibi sonra çıkıyor oyunu.
Kıssadan hisse
TAVUK, yumurta deyince aklıma horoz geldi. İşi biraz yumuşatalım dedim... Horoza sormuşlar, tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan? Horoz şöyle bir etrafına bakıp tavukları süzmüş; ‘Ben işime (!) bakarım, gerisine karışmam arkadaş’ demiş.