'Töre'nin son yıllarda cinayetlerle birlikte anılmasının yanlış olduğu bildirildi.
Abone olAdı Orhun Anıtları'nda bile geçen, eski Türkler'de devlet yönetimini sağlayan toplum kuralları olarak bilinen 'töre'nin son yıllarda cinayetlerle birlikte anılmasının yanlış olduğu bildirildi. Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesinden emekli Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, törenin son yıllarda yanlış olarak bazı cinayetlerle özdeşleştirildiğini söyledi.
Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu kültürüne dayandırılarak, namus nedeniyle insan öldürmeye 'töre cinayeti' adı verildiğini ifade eden Sakaoğlu, törenin cinayetle anılmasının çok yanlış olduğunu bildirdi. Törenin aslında geçmişi çok eski tarihlere dayanan toplum kuralları olduğunu vurgulayan Sakaoğlu, şunları söyledi: ''Töre, Orhun Anıtları'nda bile geçer. Anıtlarda 'senin ilini ve töreni kim bozabilir' şeklinde ifade vardır.
Töre, yazılı düzene geçilmeden bir anlamda yasaların bütünü olarak görülüyor ve bunlarla bazı dönemler devlet yönetiliyordu. Öyle ki ülkemizde bile eski medeni kanunlarda hakimler karar verirken törelerden yararlanıyordu. Töre, büyüklere saygı, hastaları ziyaret gibi güzellikleri emreder, adam öldürmeyi değil. Hasta komşuyu ziyaret, çeşitli davranışlarla babaya saygı bir töredir.'' Toplumun benimsediği iyi kurallar olarak da tanımlanabilecek töre kavramının bugüne kadar farklı anlamlar katılması nedeniyle değiştiğini ifade eden Sakaoğlu, günümüzde artık törenin cinayet gerekçesi olarak algılandığını bildirdi. Güneydoğu'da ''töre'' adı altında insan öldürmenin, Konya'da namus cinayeti olarak isimlendirilebildiğini dile getiren Sakaoğlu, ''Bazı kelimeler farklı anlamlar yüklenerek bozuldu.
Önceden yeni doğan kız bebeklerine alımlı, güzel genç kız anlamına gelen Yosma adı verilirdi. Şimdilerde ise Yosma'ya farklı anlamlar katıldığını için bu isim kullanılmıyor. Aynı şekilde Niyazi ismi de çocuklara konulmuyor'' dedi. Töreye de zaman içinde yanlış olarak benzer şekilde farklı kötü anlamlar yüklendiğini belirten Sakaoğlu, ''Töre, asırlarca uygulanarak doğruluğu ve faydası kanıtlanmış, toplumda kabul görmüş geleneksel yaklaşımlardan oluşur. İyi, güzel ve ahlaklı kuralların bulunması gereken töre kavramına son yıllarda cinayeti sokmayı başardık'' diye konuştu.
'TÖRE'NİN YAPISI İYİLİKTİR
Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikail Bayram ise törenin kökeninin ne kadar eskiye dayandığının bilinmediği, ancak yazılı olmayan kurallar olarak tanımlanabileceğini kaydetti. Cinayetin de insanlığın var olduğu tarihten bu yana var olduğunu ifade eden Bayram, son yıllarda bazı cinayetlerin töreye dayandırıldığını söyledi. Törenin bazı gelenekleri ve kanunları içerdiğini vurgulayan Bayram, ''Törenin yapısında sadece iyilik vardır, öldürme gibi kötülük yoktur. Töre, iyilikler ve güzelliklerden oluşur. Nasıl oldu da 'töre cinayeti' diye bir tabir ya da tanımlama ortaya çıktı anlamadım. Töre günümüze kadar bazı değişikliklerden geçse de hiçbir dönemde kimse yakınına töre adı altında 'git şu kişiyi öldür' dememiştir'' dedi. Bayram, törenin Türkiye'de yanlış anlamda kullanıldığını ifade ederek, ''Töre ve cinayet birlikte kullanılmamalıdır. Öncelikle töre cinayeti tanımı Türk kültürüne aykırı. Töreyi yine iyi yöndeki davranış ve kurallarla analım'' diye konuştu.