BIST 9.420
DOLAR 34,33
EURO 36,37
ALTIN 2.842,69
HABER /  GÜNCEL

Töreden kaçan kadının dramı

Yaklaşık 10 yıl önce görücü usulüyle evlenen 4 çocuk annesi töreden kaçtı, 2 yıldır gizli yaşıyor. İşte hayat dramı...

Abone ol

Yaklaşık 10 yıl önce görücü usulüyle evlenen 4 çocuk annesi 28 yaşındaki A.K, evden kaçarak şiddet uyguladığını iddia ettiği eşinden ayrılmak isteyince, töre baskısıyla karşılaştığını söyledi. Genç kadın, 2 yıldır öldürüleceği korkusuyla gizlenerek yaşamaktan bıktığını belirterek, yardım için Valiliğe başvurdu.

Şefkat-Der Hayata Tutunma Evi yetkilileri tarafından gizli bir yerde tutulan A.K. (28), AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 10 yıl önce Diyarbakır'da görücü usulüyle evlendiğini söyledi.

Evliliği boyunca sürekli eşi tarafından dövüldüğünü öne süren 4 çocuk annesi A.K, '' Artık dayanacak gücüm kalmamıştı. Hep çocuklarım için sabrettim. Ancak umutlarım tükenmişti. En sonunda başka bir şehirde yaşayan ailemin yanına sığındım'' dedi.

''TÖRE ÖYLE DİYORMUŞ''
Ailesinin, törelere göre evli bir kadının kocasını terk edemeyeceğini söyleyerek, kendisini kabul etmek istemediğini öne süren A.K, şöyle konuştu:

''Bu nedenle kısa süre kaldığım ailemin yanından ayrıldım. Kocama boşanma davası açtım. Boşanma davası açtığım duyulunca, kendi akrabalarım dahi beni öldürmeye karar vermiş. Çünkü töre öyle diyormuş. Evlilikten dönüş yokmuş. Ben de yaklaşık 2 yıl boyunca korku içinde hep kaçtım, izimi kaybettirdim. Ancak bu şekilde daha ne kadar devam edebilirim? Artık dayanacak gücüm kalmadı. Sokakta kaldığım günlerde tanıştığım bir bayan beni, erkeklere satmaya çalıştı. Bana (Sen çok güzelsin. İstersen para içinde yüzersin) diyerek, kandırmaya çalıştı. Ancak buna razı olmadım. İnsanlar benden yararlanmaya kalktı. Ancak ben bugüne kadar namusumla yaşadım ve yaşamaya da devam edeceğim.''

Eşi, akrabaları ve çevresi tarafından, evden kaçıp boşanma davası açınca memleketinde ''kötü kadın'' olarak nitelendirildiğini iddia eden A.K, başından geçenleri şöyle anlattı:

''Ailemin bulunduğu Ege Bölgesindeki kente tekrar dönmek zorunda kaldım. Babam, bu olaylar yaşandığı sıralarda erkek kardeşim bir cinayete kurban gittiği için bana sahip çıktı. Çünkü benim de öldürülmemi istemiyordu. İnsanlar kanunları kendileri koyuyor. Töre için birçok kişi öldürülüyor. Belki benim sonum da ölüm olacak. Artık sesimi duyurmak istiyorum. Her gün 'korkuyla ölüp ölüp dirilmektense, bir sefer ölmek daha iyidir' der hale geldim. Yetkililerden yardım istiyorum. Benim gibi töre tehdidi altındaki kadınlara yardım eli uzatılsın.'' Şefkat-Der Başkanı Hayrettin Bulan da bugüne kadar ülkemizde, töre ve namus gerçekçesiyle birçok insanın öldürüldüğünü söyledi.

A.K'nin de sadece bunlardan biri olduğuna dikkati çeken Bulan, ''Bu kadınların kimlikleri değiştirilmeli. Devletin sosyal hizmetlerinden sonuna kadar faydalanabilmeliler. Çünkü göz göre göre cinayete hiç kimse göz yumamaz'' dedi.

Bulan, A.K. adına, güvenilir bir yerde kalma imkanı sağlanması için birkaç gün önce Valilik ve Emniyet Müdürlüğüne başvuruda bulunduklarını kaydetti.