BIST 9.959
DOLAR 35,37
EURO 36,45
ALTIN 3.022,46

Töre: Başımıza dert mi olacak?

Bugün parlâmentoda ve basında yapılan tartışmalardan sonra, "Uçkura endeksli piyasa ekonomisi!" başlıklı yazımı tekrar servise veriyorum.

Bunu, "ben demiştim, öngörmüştüm" demek için değil, dikkatlerinizi AB konusunda samimiyetime çekmek istiyorum.

"Uçkura endeksli piyasa ekonomisi" vurgulamasını herkesten önce ben yaptım deme niyetinde de değilim.

AB ile müzakere ediş tarzını eleştirdiğimde, beni statükoculukla suçlayanlar haksızlık ediyorlar.

"Zina" tartışmasının bu ülkeye maliyeti -gazetelere göre- 153 trilyon.

Feda olsun ama!..

Göreceksiniz; "töre, genital muayene ve hayasızca hareketler" maddelerine de AB kamuoyu, "zina" maddesi kadar önem vermektedir.

Neyse... Geçenlerde yazdığım yazıyı tekrar hatırlayalım:

*** 

...............................

"Acuner, daha neler söyledi neler!

Kamuoyunun şimdiden dikkatine sunulur:

“Kadın-erkek eşitliği ile ilgili düzenlemeler siyasi kriterdir.

“Burada tereddütlerin oluşması çok kötü oldu.

“AB’nin kılıkırk yaran, atgözlüklü bürokratları noktalama işaretlerine bile bakıyorlar.

“Kanun metinlerinde ‘namus cinayeti’ yerine, ‘töre cinayeti’...

“ ‘Bekâret muayenesi’ yerine, ‘genital muayene’ yazılması doğru olmadı.

“15-17 yaşındaki çocukların arkadaşlık etmelerinde ‘hayasızca hareketlerin’ ölçüsü nedir?

“ ‘Dua edelim de bize, gençlerin el ele gezmesi veya açık kollu giyinmesi hayasızca hareket midir?’ diye sormasınlar.”

***

Selma Acuner, böyle evhamlı biri işte...

Kim korkar onların soracağı sorulardan.

Haddini bilsinler bakalım!..

Kopenhag Kriteleri’nde olmamasına rağmen “Kıbrıs” dediler, “evet buyrun” dedik!

“Kendi dilinde yayın yetmez, daha çok, daha çok kültürel haklar, sizi ancak bu haklar!” diyorlar eyvallah diyoruz.

Amaaaa!..

İş uçkurumuza kadar karışmaya gelirse, bu törelerimize aykırı olur.

Tam burada, alın AB’nizi çalın başınıza demekten başka çaremiz yok.

Buraya kadar, biz AB’ye uçkursuz giremeyiz abi!.."

***

Acuner'in, çok önemsenmesi gereken uyarılarını böyle esprili bir dille size aktarmışım.

Bizim dilimizde "töre" kelimesi içerdiği anlam açısından cinayet nedeni olamaz.

"Töre", bir bakanın Cumhurbaşkanı olmak istemesini engellemek için yol kesmek de değildir.

TCK'da anlatılmak istenen "namus cinayeti"dir.

AB metinlerinde de bu böyledir.

Gururla söz ettiğimiz "Töre" mizi başımıza dert haline getirmeseydik keşke...