BIST 9.627
DOLAR 35,20
EURO 36,74
ALTIN 2.955,34
HABER /  GÜNCEL

Topluma kazandırma fiyaskosu!

Yasa için tanınan sürenin ardından ABD'nin PKK'ya karşı nasıl tavır alacağı da merakla bekleniyor...

Abone ol

Yasadan yararlanmak için başvuranların büyük bölümünü tutuklu ve hükümlülerin oluşturması da yasanın amacına ulaşmadığının kanıtı olarak değerlendiriliyor. Yasadan ağırlıkla Hizbullah başta olmak üzere şeriatçı örgütlerin yararlanması da dikkat çekti. Sıvas katliamı sanıkları, gazetemiz yazarları Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı 'nın katilleri de yasadan yararlanmak için başvurdular. Bu teröristlerin yasadan yararlanıp yararlanamayacağı, halen süren incelemenin ardından belli olacak. PKK/KADEK'in çökertilmesini sağlayacağı gerekçesiyle 6 Ağustos 2003'te yürürlüğe giren ve yarın süresi sona erecek olan Topluma Kazandırma Yasası'yla hedeflenen amaç sağlanamazken hükümetin ABD telkiniyle yasa çıkarma girişimi de fiyaskoya dönüştü. Yasanın çıkarılma hazırlıkları sürerken Avrupa'dan Türkiye'ye girecek örgüt üyeleri için Kırklareli, Doğu ve Güneydoğu sınırlarından girecekler için de Silopi ve Van'da Topluma Kazandırma Merkezleri oluşturuldu. Merkezlerde, örgüt üyelerinin banyo, televizyon, sağlık ve giyim gibi her türlü gereksiniminin karşılanmasına yönelik hazırlık yapıldı. İfadelerin alınabilmesi için özel sorgu odaları oluşturuldu. Kandil Dağı'nda bulunduğu belirtilen yaklaşık 5 bin silahlı örgüt üyesinden koparak Türkiye'ye gelecek terörist grupların işlemlerinin hızlandırılması hedeflenen merkezlere hiçbir başvuru olmadı. Örgütten beklenen toplu kopuşların gerçekleşmemesi nedeniyle merkezlerin hazırlıklarına yönelik harcamalar da boşa gitti. Toplu kopuşların yaşanmamasında, örgüt içi hesaplaşmaların örgüt üyelerinde yarattığı ''baskının'' etkili olduğu savunuldu. Yasanın yürürlüğe girdiği günlerde, örgütün önde gelen isimlerinden Engin Sincer 'in öldürülmesinin bu korkuyu desteklediği belirtildi. Sincer'in öldürülmesinde, Topluma Kazandırma Yasası'na sıcak bakması ve değerlendirilebilir bulmasının etkili olduğu öne sürüldü. İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu da Sincer'in öldürülmesinin örgütten kopuşları engellediğine işaret etti. ABD, yasanın çıkarılması durumunda, Kuzey Irak'ta bulunan silahlı örgüt üyelerinin bölgede barındırılmayacağını ve bölgeden çıkarılarak Türkiye'ye teslim olmalarının sağlanacağı vaadinde bulundu. Ancak ABD, yasanın çıkarılmasının ardından somut adım atmaması nedeniyle eleştirildi. Ankara'nın isteklerine karşın ABD, bugüne kadar adım atmama konusundaki kararlılığını sürdürdü. Kaynak : Cumhuriyet