D-8 Teşkilatı ve TOBB iş birliğinde 25'inci yıl dönümü kapsamında D-8 yatırım forumu gerçekleşti. Forumda konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, “D-8 Ülkeleri üç kıtaya yayılmış durumda. D-8 içi ticaret hacmimizi toplam ticaretimizin yüzde 30’una yani 500 milyar dolar seviyesine ulaştırmamız gerekiyor. Ayrıca tercihli ticaret anlaşması önemli bir konu ve tüm ülkeler en erken zamanda imzalamalı” dedi.
Abone olTürkiye, Bangladeş, Endonezya, İran, Malezya, Mısır, Nijerya ve Pakistan'dan oluşan, Gelişen Sekiz Ülke (D-8) Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın 25’inci yıl dönümü kapsamında D-8 Teşkilatı ve TOBB iş birliğinde D-8 Yatırım Forumu gerçekleşti.
Düzenlenen foruma Ticaret Bakanı Mehmet Muş, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, D-8 Genel Sekreteri Büyükelçi Isiaka Abdulqadir Imam, Nijerya Dışişleri Bakanı Zubairu Dada, Pakistan Yatırım Kurulu Federal Bakanı Chaudhry Salik Hussain, ülkelerin büyükelçileri ve temsilcileri katıldı.
“D-8 içi ticarette, hedefimiz 500 milyar dolar”
D-8 içi ticaret hacminin 7 kat büyümesine rağmen yeterli olmadığını belirten Hisarcıklıoğlu, “D8 ülkeleri, Avrupa, Asya ve Afrika gibi çok önemli 3 kıtaya yayılmış durumda. Zengin doğal kaynaklara sahibiz. Dünyanın yaklaşık yedide birini teşkil eden genç ve dinamik nüfusumuz var. 3,8 trilyon dolarlık bir ekonomimiz var. D-8 kurulduğunda bin 820 dolar olan kişi başına düşen milli gelir ortalamamız, bugün 4 bin 500 doları aştı. Toplam ticaretimiz 1,6 trilyon dolar. Dünya ticaretinin yüzde 4,5’ini gerçekleştiriyoruz. Ancak, D-8 içi ticaret, toplam ticaretimizin sadece yüzde 6,5’i kadardır. D-8 içi ticaret hacminin bugüne kadar 7 kattan fazla artması çok önemli olmakla birlikte, maalesef yeterli değildir. D-8 içi ticaretimizi, ilk aşamada toplam ticaretimizin yüzde 30’una ulaştırmalıyız. Yani 500 milyar dolar hedefine ulaşmalıyız” dedi.
“Tercihli ticaret anlaşması büyün önem taşıyor”
Tercihli ticaret anlaşması ve iş insanları için vize konusunun ele alınması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, “Tercihli Ticaret Anlaşmasının çok önemli olduğuna inanıyorum. Anlaşmanın tüm üye ülkeler tarafından mümkün olan en erken zamanda onaylanması büyük önem arz ediyor. Sonraki aşamada da, anlaşma kapsamındaki ürünleri artırmalıyız. Bir sonraki adım da D-8 Serbest Ticaret Anlaşması olmalıdır. Zira ticaret zenginliğin, refahın ve barışın temelini oluşturur. Ticareti iş insanları yapacak. Bunun için de karşılıklı seyahatlerimizde, vize gibi hiçbir engel olmamalıdır. Özellikle iş insanlarımız için “Vize” konusu da bir başka önceliğimiz olmalıdır” ifadelerine yer verdi.
“Ülkeler arası ticaretimizi arttırmalıyız”
Ülkeler arası ticaretlerin arttırılması gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, “Covid pandemisi ile ekonomilerimizde ciddi zorluluklar yaşandı. Değer zincirlerinde kopmalar, hammadde fiyatlarında artış ve enerji ile gıda arz güvenliği sorunları ortaya çıktı. Şimdi de Ukrayna savaşı ile karşı karşıyayız. Savaşın olumsuz etkileri tüm dünyaya yayılıyor. Özellikle, hammadde temini, enerji ve gıda arzı güvenliği önümüzdeki dönem önceliklerimiz arasında yer almalıdır. Ticaretten tarım ve sanayiye, turizmden enerji ve ulaştırmaya kadar birçok alanda sektörel bazda iş birliklerimiz bulunuyor. Ancak, var olan ortaklıklar adeta okyanusta damladır. Potansiyelimizi kullanamıyoruz. Daha çok ticaret yapmalıyız. Daha çok üretmeliyiz. Üretimde katma değeri yüksel ürünlere yönelmeliyiz. Karşılıklı daha çok yatırım yapmalıyız. Dijital ekonomi, elektronik ticaret ve yeşil büyüme gibi yeni alanları işbirliğimize dahil etmeliyiz. Aynı şekilde, ticaretin kolaylaştırılması ve bu kapsamda gümrük konularında işbirliğini önceliklerimiz arasına dâhil etmeliyiz. Lojistik bağlarımızı ve altyapımızı geliştirmeliyiz. Aramızdaki iş yapma iklimini kolaylaştırmamız gerekiyor. Yatırımcı dostu politikalar bu açıdan çok önemlidir” şeklinde konuştu.
“Yatırımcıları daha fazla yatırım yapmaya özendirmeliyiz”
Yeni yatırımcılar için cazip koşullar oluşturulması gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Yatırım ortamının iyileştirilmesi sürecinde, işleyen bir tahkim sistemi yönlendirici olmaktadır. Ülkelerimiz uluslararası tahkime açık olmalıdır. Bu açıdan, İstanbul’da kurulan İslam İşbirliği Tahkim Merkezinden yaralanmalıyız. Biz, D-8 Ticaret ve Sanayi Odası olarak, bu alanda hükümetlerimizin atacağı adımlara destek olmaya ve bu adımları somut işbirliklerine dönüştürmeye hazırız. Yatırım ortamı yatırımcılara güven vermelidir. Yatırımcıları daha fazla yatırım yapmaya özendirmeli, yeni yatırımcılar için cazip koşullar sunmalıdır” ifadelerini kullandı.