TL’ye dönüş dövizin değerini düşürdü

Yastık altınıdaki paranın ortaya çıkması ve piyasalardaki olumlu havanın etkisiyle dolar 1 milyon 550 binin altına indi.

Dün 1 milyon 540 bin seviyelerinde seyreden dolar, 1 yıl önceki 1 milyon 363 bin seviyesinin sadece yüzde 13,1 üzerinde bulunuyor. Dolar 2002 yılı sonuna göre ise yüzde 7,33 oranında değer kaybetti. Şeker Yatırım Portföy Yönetim Müdür Yardımcısı Aslı Yüksel, son 1 yılda doların alternatif piyasalara göre getirisinin düşük olması, hatta aynı seviyelerini bile koruyamamasının dolara satışı getiren ilk gerekçe olduğunu söyledi. Döviz piyasasında derinliğin oldukça düşük olduğunu belirten Yüksel, devalüasyondan sonra döviz pozisyonu açan ve taşıyan birçok yatırımcının döviz bozdurduğunu belirtti. Yüksel, “Diğer yandan yatırımcıların ekonomideki daralmayla birlikte tasarruflarını bozdurarak kendilerine gelir yaratma isteği piyasada döviz satışlarının gerçek gerekçesi gibi görünüyor.’’ diye konuştu. Doların şu anda yüzde 13-14 iskontolu olduğunu ifade eden Yüksel, piyasada talep yetersizliğinin dolarda düşüşü desteklediğini kaydetti. Yüksel, “Bundan sonra dövizde yukarı hareketi beklemek piyasalar açısından biraz dengelerin kurulmasıyla mümkün olacak. Piyasa dar olduğu için geri düşüşün devam edeceğini düşünüyorum.’’ dedi. Küçük yatırımcının satış talebinin devam ettiğini belirten Yüksel, bir yıldır ellerinde dolar tutanların Hazine bonosuna, repoya yatırmaları durumunda daha iyi getiri sağlayabileceklerini kaydetti. Finans Yatırım Araştırma Müdürü İsmail Erdem, son haftalarda yaşanan Türk Lirası’ndaki değer artışının birkaç ay daha sürmesini beklediklerini söyledi. Döviz kuru üzerinde kısa vadeli bir yapısal baskı bulunmadığını, ödemeler dengesinin önümüzdeki iki üç ayda sağlıklı olmasının beklendiğini ifade eden Erdem, “Bankacılık sisteminin döviz açık pozisyonunun sınırlı olması, ülkede sıcak para miktarının az olması ve mevduatlardaki dolarizasyonun yüksek seyrediyor olması kısa vadede döviz talebini sınırlı tutacaktır. Ayrıca yaz aylarında turizm gelirlerinin artacak olması ve iç talebin sınırlı olması da döviz talebini azaltmakta.’’ dedi. “Ancak bu durum daha uzun vade için mevcut olan riskleri göz ardı etmemize yol açmamalı.’’ diyen Erdem, sonbaharın yaklaşmasıyla birlikte hem döviz talebinin artacağını, hem de 2003 yılı kamu finansmanı konusunda tedirginlik yaşanmaya başlanabileceğini belirtti. Erdem, “Bu arada Türk Lirası/dolar kurundaki sert düşüşün önemli bir kısmı ABD Doları’nın bütün dünya para birimleri ve özellikle Euro’ya karşı değer kaybediyor olmasından kaynaklanmaktadır. TL’nin değerini Amerikan Doları artı Euro sepetine bakarak ölçmek daha doğru bir yaklaşımdır.’’ diye konuştu. Karaköy Döviz Müdürü Murat Ketrez ise, vergi barışından sonra insanların dolarda satıcı pozisyona geçtiklerini, yastık altındaki birikimlerinin açığa çıktığını söyledi. Piyasada olumlu hava estiğini, imar ve SSK affı beklendiğini, Hazine’ye ek bütçe sağlamak için birtakım aflar çıkarıldığını belirten Ketrez, “Bence Merkez Bankası alıcı pozisyona geçmeden bu fiyatlar yükselmez. MB’nin ihale yapıp piyasadan döviz temin etmesi gerek. MB alıyor diye yatırımcılar da almaya çalışabilir. Bu olumlu havaların yerini olumsuz hava alırsa dolar anında yükselir.” dedi. Kaynak : Zaman