Türkiye ve dünyada öne çıkan ekonomi ve finans haberlerini sizler için derledik.
Abone ol
Hürriyet gazetesi ekonomi yazarlarından Aysel Alp, bugün köşesinde 6 bin 500 meruru sarsan ilginç bir habere imza attı.
Hürriyet gazetesi ekonomi yazarlarından Aysel Alp bugün köşesinde ilginç bir habere imza attı.
işte 6 bin 500 memuru sarsan o yazı....
"Devlet memuruyum ve iki aydır maaşımın yarısını alıyorum" diyordu telefonun ucundaki ses
"Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nda daire başkanı ve üzerindeki tüm yöneticilerin maaşları tam olarak ödenmesine karşın bunun altında kalan memurların hepsine iki aydır yarım maaş ödeniyor. Düşünebiliyor musunuz komutanın karnı tok, askerin ise aç" diye devam etti anlatmaya...
Kimimiz kiramızı ödeyemedik, kimimiz kredi kartımızı, kimimiz çocuğuna verecek harçlık bulamadı, kimimiz eş dosttan kimimiz kredi kartımızdan borçlanmak zorunda kaldık....
1994 krizi, 1998 krizi, 2001 krizi ve 2008 krizlerini görmüş bir gazeteci olarak Türkiye Cumhuriyeti'nin kriz dönemlerinde bile ve emeklisinin maaşını ödediğine bizzat tanık oldum. Hazine, en zorlu günlerinde bile gerekirse borçlanıp maaşlarını ödemişti. Şaşırdım...
Küçük bir araştırma sonucu anladık ki Kasım ayında çıkan 'eşit işe eşit ücret kararnamesi' olarak bilinen 666 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin neden olduğu 'bir bürokratik' engeldi 6 bin 500 memurun maaş sorununu yaratan. Aslında sorun maaşın ödenmemisi değildi. Ortalama 1000 lira olan maaşlar ödeniyordu. Ödenmeyen yine ortalama 1000 lira civarında olan 'fazla mesailerdi'.
Bir bakanlık yöneticisi, "Biz gümrük memurları, diğer memurlardan farklı olarak 'mükellef mesaisi' alırız. Yani mesaimizi Maliye'den değil, haftasonu çalışmamızı isteyen ithalatçı ve ihracatçıların yatırdığı 'mükellef mesaisinden' alırız.
Bu mesailer aylık olarak toplanır ve merkeze gider. Merkezden de hem merkez birimlere hem de taşraya 'mesai' olarak dağıtılır. Yani Hazine'den para almayız bunun için" sözleriyle özetliyordu durumlarını.
Ancak eşit işe eşit ücret kararnamesi çıkınca Maliye Bakanlığı, önce mükellef mesailerinin herkese dağıtımına karşı çıkmış. Ardından yapılan görüşmeler sonucu Maliye bu görüşünü değiştirmek zorunda kalmış ama tüm bu yazışmalar epeyce zaman almış. Dolayısıyla bugün ayın 20'si olmasına karşın Gümrük ve Ticaret Bakanlığı personelinin ortalama maaşları tutarındaki mesailer ödenememiş...
MÜJDE...
Ama biz hürriyet.com.tr olarak durumu Bakanlık yetkililerine sorduk. Müjdeyi de onlar adına aldık... Maliye'den uygun görüş yazısı gelmiş. Dolayısıyla en geç bir iki gün içinde 6 bin 500 civarındaki memura fazla mesaileri ödenecek."
BENZİNE 10 GÜNDE İKİNCİ ZAM YAPILDI
HABERİ OKUMAK İÇİN SONRAKİ SAYFAYA GEÇİNİZ...
[PAGE]
Benzine illerde ve ilçelerde değişmekle birlikte bugünden geçerli olmak üzere 7 ila 11 kuruş arasında değişen rakamlarda zam yapıldı.
Akaryakıt dağıtım şirketlerinde alınan bilgiye göre bugünden geçerli olmak üzere benzine yüzde 155-2,16 zam yapılmasıyla 95 ve 97 benzinin fiyatı 7-11 kuruş arttı.
Artışla İstanbul'da (95 oktan-97 oktan) 4,55-4,62 liraya satılan benzinin fiyatı 4,62-4.73 liraya, Ankara'da ortalama 4,55-4.62 liraya satılan benzinin fiyatı ise 4,62-4.72 liraya çıktı.
Benzin fiyatları, 9 Mart'ta yapılan ayarlama ile 4,45'ten 4,55 liraya yükselmişti.
İSVEÇ PARA KULLANMAYI BIRAKIYOR!
HABERİ OKUMAK İÇİN SONRAKİ SAYFAYA GEÇİNİZ...
[PAGE]
1661'de Avrupa'da banknot kullanımına başlayan ilk ülke olan İsveç, şimdi de bu banknotlardan vazgeçecek ilk ülke olmaya hazırlanıyor.
Dünyanın en gelişmiş ve en huzurlu ülkelerinin başında gösterilen İsveç'te bugün çoğu alanda nakit para kullanılamıyor. Halk otobüslerinde artık nakit para kaldırıldı biletler cep telefonu üzerinden alınıyor. Aynı zamanda birçok işyeri sadece banka ve kredi kartları kabul ediyor. Aynı şekilde de çoğu banka şubelerinde nakitle işlem yapılmasına izin vermiyor. İsveç ekonomisine bakıldığında, toplam ekonominin sadece yüzde 3'ü nakit para üzerinden dönüyor. Bu oran Euro Bölgesi genelinde yüzde 9, ABD'de ise yüzde 7 civarında.
Money Money Money
ÜLKEDE nakit paranın kaldırılmasına bir destek de ülkenin bugüne kadar çıkardığı en ünlü müzik gruplarından ABBA'dan geldi. 1970'lerin başında kurulan ve 1980'lerin ortalarına kadar pop müziğine damga vuran grubun kurucu üyelerinden Bjoern Ulvaeus, 'Bizim neden hala para kullanmamız gerekiyor anlamıyorum' diyerek nakit paranın artık ömrünü doldurduğunu ifade ediyor... 1970'li yıllara damgasını vuran ABBA, özellikle Money Money Money isimli şarkısıyla meşhur olmuştu...
AVRUPA'DAKİ KRİZ İHRACATÇIYI KORKUTTU!
HABERİ OKUMAK İÇİN SONRAKİ SAYFAYA GEÇİNİZ...
[PAGE]
İhracatçılar yurt dışı alacaklarını teminat altına alabilmek için kredi sigortasına yöneliyor. Kredi sigortasına olan talepler ikiye katlandı
Avrupa'da yaşanan finansal kriz ihracatçıları sigortasına yöneltti. İhracatçıların yurt dışı satışlardan doğan alacakların teminat altına alınabilmesi ve güvenle ihracat yapılabilmesi amacıyla Ege İhracatçı Birlikleri'nde Sigorta Şirketi ücretsiz bir seminer gerçekleştiriyor. İhracatta değişen piyasalar ve bu dönemde daha az riskle daha fazla büyümenin yolu olan sigortaları konusunda, Sigorta A.Ş. yetkilileri tarafından sunum yapılacak.
Ege İhracatçı Birlikleri üyelerinin daha az risk alarak daha fazla ihracat yapmaları amacıyla Sigorta ile seminer düzenlediklerini belirten Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Sezmen Alper, son dönemde Avrupa'daki kriz nedeniyle özellikle ihracatçı firmalardan gelen sigortasına olan taleplerin ikiye katlandığını, ihracatçıları sigortaları seminerine davet ettiklerini söyledi. Daha az risk alarak daha fazla ihracat yapılmasına yönelik düzenlenen seminere Sigorta CEO'su Özlem Özüner ve Sigorta Satış Müdürü Ayşe Nur Sancak konuşmacı olarak katılacak.
Konuşmacılar, "2012'de Dünya Ticareti, Avrupa Piyasası, Türkiye Dış Ticaret, Türkiye İhracat Hedefi, ve Ege'de Lider Sektörler" konu başlıklarının yanı sıra "İhracatta alıcı ve satıcı ne ister, ihracatta optimum nokta, sigortası" konuları kapsamında da katılımcılara bilgi verecek.
3 BORSA İMKB ÇATISI ALTINA GİRECEK
HABERİ OKUMAK İÇİN SONRAKİ SAYFAYA GEÇİNİZ...
[PAGE]
İstanbul Finans Merkezi projesi kapsamında, borsaya 'tek çatı' modeli geliyor. 3 borsa İMKB çatısı altında toplanıyor.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası (VOB) ile İstanbul Altın Borsası (İAB) tek bir haline getirilecek. Yeni kurulacak borsaya 'İstanbul Borsası' ismi verilmesi planlanıyor.
Zaman'ın haberine göre Sermaye Piyasası Kurulu da (SPK) borsaların birleştirilmesi sürecine destek verecek. Zaman'ın edindiği bilgiye göre öncelikli olarak İMKB VOB'daki hissesini satın alma yöntemi ile artırarak çoğunluğu elde edecek. İMKB'nin holding olması ile birlikte altın borsası da İMKB'ye katılacak. Böylece İFM projesi kapsamında Türkiye'nin 'İstanbul Borsası' adı altında bölgede güçlü bir finans piyasası oluşacak. Çalışmanın yıl sonuna kadar netlik kazanması bekleniyor. Yine güçlü bir oluşturulması için aracı kuruluşlar, portföy yönetim şirketleri ve değerleme uzmanları Türkiye Sermaye Piyasası Birliği adı altında toplanacak.
VOB ve İstanbul Altın Borsası'nın İMKB'nin çatısı altında birleşeceğini aktaran üst düzey bir ekonomi yetkilisi, çalışmanın finans merkezi projesine destek vereceğini kaydetti. Tek bir kurulmasına yönelik dünya örneklerinin incelendiğini aktaran aynı yetkili, "İMKB'nin VOB'daki hissesinin artırılmasının yanı sıra altın borsasının da katılmasıyla birlikte ortaya büyük bir holding çıkacak. İMKB holding olursa bir şirket gibi yönetilir. Bu da uluslararası bir piyasa olması için önemli katkı sağlayacak." dedi.
İMKB'de işlem gören şirketlerin toplam değeri 385 milyar dolar civarında. Borsanın 2015 yılı sonuna kadar 1 trilyon dolarlık bir büyüklüğe erişmesi hedefi bulunuyor. Borsada işlem gören şirket sayısında ise öncelikli plan en az bin şirkete ulaşabilmek. Bu kapsamda hem SPK hem de İMKB, Anadolu'da potansiyeli olan firmaları tek tek dolaşarak borsaya yeni oyuncu kazandırmak için çalışmalarını sürdürüyor.
YATIRIMCININ PARASI ARACILARDA BATMAYACAK
Türkiye'deki borsaların tek çatı altında toplanmasına yönelik çalışma devam ederken, SPK'nın iki yıldır üzerinde çalıştığı yeni kanun tasarısı da belli oldu. Kamuoyunun görüşüne açılan Yeni Sermaye Piyasası Tasarısı yatırımcıyı koruyacak düzenlemeler getiriyor. Piyasa bozucu eylemler idari para cezasına tabi fiiller olarak ilk defa mevzuata girerken, dolandırıcılık ve bilgiyi kötüye kullanma suçlarına ilişkin kapsamlı tedbirler alınacak. Taslak ile Avrupa Birliği düzenlemelerine paralel olarak sermaye piyasası faaliyetinde bulunan kuruluşların mali açıdan sıkıntıya düşmeleri önlenecek. Yatırımcıların tazminine yönelik olarak 'Yatırımcıları Tazmin Merkezi' oluşturulacak. Bu kapsamda Yatırımcıları Koruma Fonu daha etkin hale getirilecek. Tasarruf Mevduatı ve Sigorta Fonu gibi çalışacak merkez, aracı kurumun batması halinde hisse senedi sahiplerinin zarar görmesini önleyecek. Yatırımcıların parası aracı kurumlarda batmayacak.
MEMUR EMEKLİLERİNE ZAM MÜJDESİ
HABERİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN DİĞER SAYFAYA GEÇİNİZ....
[PAGE]
Sendika ve hükümet yetkilileri arasandaki görüşmeler olumlu sonuçlanırsa memur emeklileri ayda 141 lira ilave gelire kavuşacak.
Anayasa’da yapılan son değişiklikle memurların yapacağı toplu sözleşme hükümlerinden emeklilerinin de yararlanacağı hükme bağlandı. Ancak bu hükmün uygulamaya girebilmesi için yasal düzenlemenin bu şekilde çıkarılması gerekiyordu.
Bugün gazetesinin haberine göre Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu tasarısına anayasal hükmü de içerecek şekilde emeklilerin toplu sözleşmeden yararlanmasının yönetmelikle düzenleneceği ifadesi eklendi.
Ancak, tasarının ilk haline eklenen emeklilerle ilgili ifade daha sonra tasarıdan çıkarıldı. Edinilen bilgilere göre ekonomi yönetimi, bunun nedenini soran sendikalarına “Emeklileri tasarıya yazmaya gerek yok. Yönetmelikle oranı aynen emekliye yansıtılacak” cevabını verdiler. Memur sendikaları ise tasarının bu haliyle yasalaşması halinde emeklilerin ve sosyal hakları konusunda yasal boşluk oluşacağı düşünüyor.
Gazetenin haberine göre emeklilerin tasarıdan çıkarılmasının arka planında “çalışmayan eş ile çocuk yardımı” yatıyor.
141 TL PAZARLIĞI
Memurlar, çalıştıkları sürece çocuk ve çalışmayan eş yardımı alıyorlar. Bu yardım çocuk başına 15-30 TL, çalışmayan eş içinse 141 TL düzeyinde bulunuyor. Memur olunca bu iki yardım da kesiliyor. Ekonomi yönetiminin, emeklilere ilişkin hükmü tasarıya koymayıp, yıllık zammı tebliğle düzenleyerek emeklilerin masada görüşülmesini otomatik olarak ortadan kaldırmayı planladığı ifade ediliyor.
EMEKLİ MASADA OLSUN
Memur sendikaları ise emeklilere ilişkin hükmün tasarıda yer alması için hükümet nezdinde girişimlere başladı. Sendikaların planına göre tasarıda emeklilerin yer almasıyla birlikte, pazarlık masasında bu yardımın emekliler için de uygulanması gündeme gelecek. Sendikalar, “Yardım neden olunca kesiliyor. Yasal dayanağı yok. Biz olunca çalışmayan eşimiz işe mi giriyor ki yardım bitiyor?” eleştirisiyle durumu hükümete ilettiler
1 MİLYAR TL MALİYET
Yapılan tespitlere göre, emeklilerinin yaklaşık 600 bin ila 700 bininin eşi çalışmıyor. Buna göre söz konusu 141 liralık yardımın emeklilikten sonra da devam etmesi halinde 700 bine yakın emeklinin maaşında 141 liralık artış olacak. Bugün gazetesinin haberine göre; bunun bütçeye getireceği ilave yük ise 1 milyar lirayı bulacak