"Tık" için değer mi?
En başta söyleyeyim, yasağın her türlüsüne karşıyım. RTÜK'ün
aldığı yayın yasağını bu yüzden onaylamıyorum. Tabii RTÜK'ün
yasağını onaylamıyorum diye, PKK terör örgütünün servise koyduğu
propaganda görüntülerini şuursuzca kullanmam gerekmiyor.
Evet, bu görüntüleri sitelerinde yayımlayan arkadaşlara "hain"
demek, ağır ve haksız bir itham. Böyle bir itham, en hafif
ifadeyle insafsızlıktır.
Ben inanıyorum ki, 8 askerimizin görüntüsünü terör örgütünün yayın
organı Roj TV'nin logosuyla birlikte yayımlayan arkadaşlar, biraz
daha sağlıklı düşünebilmiş olsaydı, Hacer Alkan gibi "Hayır bu
propagandaya alet olmayacağız" diyebilirdi.
Öyle ya...
8 asker PKK'nın elinde. Video görüntülerin orta yerinde Roj TV
görüntüsü. Arkada PKK bayrağı.. Bu görüntülerle, PKK neyi amaçladı
sizce? Nasıl bir mesaj verdi? Bu terör örgütü, çocuklarını
kaçırdığı ailelerin içindeki acıyı hafifletmek için mi o
fotoğrafları servis etti?
Tabii ki hayır...
Amaç propaganda...
Tamam, çocuğunu Roj TV'de gören, anne baba, kardeş, abla, nişanlı,
eş sevindi biraz.. Ama bizim içimiz burkuldu, çaresizlik bizi
kahretti. Müthiş bir moral bozukluğu yaşadık, yaşıyoruz.
Efendim, gazetecinin görevi haber vermektir.
Tabii ki...
Ama gazeteci aynı zamanda insan da... Gazetecinin de canı var,
gazetecinin de vicdanı var. Gazetecinin de ülke sevdası var. Robot
değil gazeteci!
Hadi arkadaşlar, itiraf edelim, asker görüntülerinden gelen ya da
gelecek tıklar başınızı döndürdü. Haklısınız öyle bir haber tık
rekoru kırardı, nitekim kırdı da.
Heyecanınızı anlıyorum ama unutmayalım ki her şey tık değil!
Ayrıca siz de çok iyi biliyorsunuz ki "tık" para etmiyor
piyasada.