Suriye'ye olası müdahale için gereken tezkere Meclis'te olay çıkaracak.
Abone olİNTERNET HABER - Meclis'in, Hükümet'e Suriye konusunda, TSK'nın yabancı ülkelere gönderilmesi ve görevlendirilmesine ilişkin verdiği iznin süresi, 4 Ekim'de sona eriyor.
Uluslararası camia, Suriye'de kimyasal silah kullanılmasının ardından bu ülkeye askeri müdahaleyi tartışıyor. Hükümet, geçen yıl Suriye konusunda Meclis'ten bir yıl süreyle yetki almıştı. CHP ve MHP, Suriye'ye yapılacak olası bir müdahalede Türkiye'nin yer alabilmesi için alınan bu iznin yenilenmesi gerektiğini ileri sürüyor.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise Suriye'ye olası bir müdahale konusunda, "Elimizde Suriye'den gelen güvenlik risklerine karşı silahlı kuvvetlerimizin ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin her türlü tedbiri alması yönünde sürekli devam eden çok güçlü bir tezkeresi var ama ihtiyaçlar daha başka bir durum gerektirirse TBMM'ye başvururuz" dedi.
Suriye'deki Durumun Oluşturduğu Tehdit ve Riskler Çerçevesinde Hudut, Şümul, Miktar ve Zamanı Hükümetçe Takdir ve Tespit Edilmek Kaydıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Yabancı Ülkelere Gönderilmesi ile Gerekli Düzenlemelerin Hükümet Tarafından Belirlenecek Esaslara Göre Yapılması İçin Anayasa'nın 92. Maddesi Uyarınca Bir Yıl Süreyle İzin Verilmesine Dair Karar şöyle:
"Suriye’de devam etmekte olan krizin bölgesel istikrar ve güvenliğe olduğu kadar, ulusal güvenliğimize menfi etkisi giderek artan şekilde görülmektedir.
Suriye Arap Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetlerince yürütülen askeri harekatlar kapsamında, 20 Eylül 2012 tarihinden itibaren ülkemiz topraklarına da saldırgan eylemler yönelmiş ve müteaddit uyarılarımıza ve diplomatik girişimlerimize rağmen bu eylemler devam etmiştir. Ülkemiz topraklarına yönelik söz konusu saldırgan eylemler silahlı saldırı eşiğindedir.
Bu durum, ulusal güvenliğimize ciddi tehdit ve riskler oluşturan bir aşamaya ulaşmıştır. Bu itibarla, ülkemize yönelebilecek ilave risk ve tehditlere karşı zamanında ve süratle hareket etmek ve gerekli tedbirleri almak ihtiyacı hasıl olmuştur. Bu çerçevede, hudut, şümul, miktar ve zamanı Hükümetçe takdir ve tespit edilmek kaydıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yabancı ülkelere gönderilmesi ve görevlendirilmesi ile bununla ilgili gerekli düzenlemelerin Hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için, Anayasa’nın 92’nci maddesi uyarınca bir yıl süreyle izin verilmesi, Genel Kurulun 04.10.2012 tarihli 4’üncü Birleşiminde kabul edilmiştir."
ARINÇ: GEREKİRSE TEZKERE ÇIKARILIR
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın “Suriye konusunda yeni bir tezkere çıkarabiliriz” açıklaması Başkent gündemini hareketlendirdi.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nu arayarak, Suriye’de kimyasal silah kullanıldığı yönündeki bulgularla ilgili bilgi aktardığı saatlerde Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Arınç da bir televizyon programında Suriye ile ilgili kritik açıklamalara imza attı. Arınç, Suriye’ye yeni bir tezkere için “Muhalefet karşı çıksa da biz çıkarmaya çalışacağız. Daha önce geçirilen tezkerelerde zaten bazı haklarımızı kullandık veya kullanmak üzereyiz. Bunun için de yeni bir tezkere gerekirse elimizdeki mevcut imkanlara bakarız, Meclise geliriz, o zaman CHP karşı çıkar, MHP de umarım karşı çıkar çünkü ağızlarının çalımına bakarsak onlar da böyle bir operasyonun içerisinde Türkiye’nin yer almasını istemiyor olabilirler. Gücümüz yeterse biz çıkarırız ve böyle bir koalisyonun içerisinde yer alırız. Elimizde bir tezkere var Suriye ile ilgili. Onun süresi zannediyorum dolmadı henüz. Onun içerisindeki yetkilerin kapsamında kalan bir husussa böyle bir şeye gerek duymayabiliriz.” dedi.
CHP’DEN İLK AÇIKLAMA: BU HADSİZLİKTİR
Konuyu Sözcü’ye değerlendiren CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Arınç’ın ‘Elimizdeki tezkereyi Meclis’e sunar, geçiririz’ açıklamalarını sert bir dille eleştirdi ve “Bu Meclis iradesine ipotek koymaktır, hadsizliktir. 1 Mart tezkeresinden ders alınmadığı ortadadır. ‘ dedi.
“CHP BARIŞTAN YANA DURACAK”
Şu an hali hazırda bir tezkere bulunduğunu ancak bu tezkerenin tehlike durumunda kuvvet kullanılmasına izin verdiğini hatırlatan Altay, Davutoğlu’nun da Arınç’ın savaş çığırtkanlığına katıldığını söyleyerek, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı olmadan yapılabilecek bir müdahaleye parti olarak sıcak bakmamız mümkün değil. Biz CHP olarak barışa şans verilmesinden yana bir anlayıştayız. Atatürk’ün dediği gibi, “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” diyoruz. Türkiye’nin muhalif güç olmamak adına bir duruşu var. Askeri birliklerimiz birçok ülkede barışı korumak için görev yaptı. Hiçbir şekilde muhalif güç olmadık. Şimdiki anlayışımız da budur. Amerika, İngiltere, Fransa koalisyonunun piyonu olmamalıyız. Bir değerlendirme yapabilmek için Güvenlik Konseyi kararını görmemiz lazım.” dedi.
“Ortada fol yok, yumurta yok” diyen Altay, Davutoğlu’nun ve Arınç’ın savaş çığırtkanlığı yapmaktan vazgeçmesi gerektiğini söyledi ve bu duruşun Türkiye’nin bölgedeki itibarı için olumsuz olacağını hatırlattı.
“ELİ TETİKTE BEKLEYEN TÜRKİYE”
Sözcü’ye konuşan Emekli büyükelçi ve eski CHP milletvekili Onur Öymen, Arınç’ın açıklamalarını eleştirdi ve “Arınç arabayı atların önüne koymuş.” dedi. Halen Birleşmiş Milletler raporunun ortaya çıkmadığını ve neyin ne olduğunun kesinlik kazanmadığını belirten Öymen, BM’in ne karar alacağı belli değil. Müdahale kararı çıkmazsa bir ‘gönüllüler koalisyonu’ için ne karar alınacağı bilinmiyor. Bu belirsizlikler ortadayken Meclis’ten yetki alma aşamasına henüz gelinmemiştir” dedi.
“VAHİM SONUÇLARA YOL AÇABİLİR”
Türkiye gibi bir ülkenin komşusundaki gelişmeler karşısında fiilen bir askeri müdahaleye katılmaya hazır olduğu izlenimi vermesinin yanlış olduğuna vurgu yapan Öymen, ‘Sayın Arınç’ın sözleri çok erken, mesnetsiz ve şu anda gereksiz. Cumhuriyet kurulduğundan beri Türkiye bu gibi çatışmalara katılmamaya özen gösterdi. Türkiye’yi bu çatışmaya sürüklemek vahim sonuçlara yol açabilir. Müdahaleden uzak durmak gerekir.” dedi.