Terörün ilacı insan hakları

Uluslararası Af Örgütü 2005 raporunu açıkladı. Raporda insan haklarına saygının terörizmin en iyi ilacı olduğu belirtildi. Raporda en büyük eleştiri yine aynı ülkeye geldi

Uluslararası Af Örgütü, devletlerin yürüttüğü ''terörle mücadelenin işe yaramadığını'' bildirdi. Örgütün Londra'da yayınlanan 2005 raporunda, insan haklarına saygının ''terörizmin en iyi ilacı'' olduğu belirtildi. Raporunda geçen yıl terörizmin yükseldiğine işaret eden Uluslararası Af Örgütü, 2004'te ''barbarlığın gerçekten tırmandığını'' vurguladı ve Beslan'daki kanlı okul baskınını, Madrid'i kana bulayan saldırıları, Irak'ta rehinelerin kellelerinin uçurulmasını buna örnek gösterdi. ''Buna rağmen hükümetler terörle mücadelelerinin işe yarayıp yaramadığını sorgulamaya yanaşmıyorlar, işe yaramadığı açıkça gözüken stratejilerini sürdürmekte inat ediyorlar'' denilen raporda, 11 Eylül saldırılarının üzerinden dört yıl geçmesine rağmen dünyanın daha güvenli bir yer haline getirilemediği hatırlatıldı. Örgüt Genel Sekreteri İren Han, ''Teröristlerin yaptıklarını acımasızca mahkum etmek gerekiyor ama, devletler de, olayların faillerini insan haklarını ayaklar altına almadan adaletin önüne çıkarmakla yükümlü olmalılar'' dedi. ABD'YE VERYANSIN Raporda, ABD hükümetinin, insan hakları ödevini yerine getirmediği eleştirisi de yapıldı ve şu ifadeye yer verildi: "Terörle mücadele çerçevesinde insan haklarının ayaklar altına alınması, Başkan George Bush'un insan hakları şampiyonluğuna ilişkin sözlerinin içini tamamen boşaltmıştır.'' Raporda, ABD'nin insan haklarının güvenlik uğruna feda edilebileceği yolunda ''açık mesaj'' verdiği, ancak bunun kabul edilemeyeceği kaydedildi. ABD'nin, işkence yasağının ''çevresinden dolaşmaya çalıştığı'', bunu yaparken de dünyayı ''aldattığı'' vurgulanan raporda, yeni dünya düzeninin ''tehlikelerle'' dolu olduğu görüşü dile getirildi. Genel Sekreter İren Han, ''korku ve güvensizliği hakim kılmak için özgürlük ve adaleti diline dolayan yepyeni bir politika geliştirilmekte olduğunu'' belirterek, şunları söyledi: ''Bazıları tam bir ikiyüzlülükle işkenceyi yeni tanımlarla allayıp pullayarak takdim etmeye çalışıyor. Amaçları, sorgulamadaki işkence yasağını bir şekilde aşabilmek...'' İren Han, bu sözlerle doğrudan ABD'yi hedef aldı. 131 ülkedeki insan hakları ihlallerinin anlatıldığı 308 sayfalık raporda, ''gerçeklerle sözler arasında uçurum bulunduğu'' vurgulandı. Raporda, ABD'den başka ülkeler de eleştirilerden nasibini aldı. İsrail, Uluslararası Adalet Divanı'nın kararına rağmen Batı Şeria'da güvenlik duvarı inşa ettiği için eleştirilirken, Rus askerlerinin Çeçenistan'da kadınlara tecavüz ve işkence ettikleri halde cezalandırılmadıkları kaydedildi. Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde binlerce kadın ve çocuğun tecavüzden kurtulabilmesi için hiçbir şey yapılmadığı, Afganistan'da seçimlere rağmen anarşi ve istikrarsızlığın hüküm sürdüğü, Irak'ın ''müzmin şiddetin'' pençesinde yuvarlandığı belirtildi. İren Han'ın sunduğu raporda, uluslararası topluluk da özellikle Sudan'ın Darfur bölgesinde olup bitenler karşısında hareketsiz kalmakla suçlandı.