BIST 9.673
DOLAR 35,17
EURO 36,57
ALTIN 2.959,51
HABER /  GÜNCEL

Teröristlerin orada olduğunu biliyordum

Silvan'da 13 askerin şehit edildiği saldırıyla ilgili askeri mahkemede görülen davada çarpıcı bilgiler ortaya çıktı.

Abone ol
13 askerin şehit olduğu Silvan saldırısıyla ilgili tanık olarak ifade veren Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Ünal Karaosmanoğlu, bir taburu gönderdiği arazide 25 teröristin olduğunu önceden bildiğini söyledi.

Diyarbakır 7'nci Kolordu Komutanlığı Askerî Mahkemesi'nde görülen davada sanıklar, mahkemede, Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Ünal Karaosmanoğlu'nun kendilerini yem olarak teröristlerin önüne attığını iddia etmişti. Eleştirilerin hedefindeki komutanın ifadeleri Zaman gazetesinde yer aldı

Mahkemeye 'tanık' sıfatıyla ifade veren Tuğgeneral Ünal Karaosmanoğlu'nun da çarpıcı ifadeler kullandığı öğrenildi. Karaosmanoğlu, dava dosyasına giren ifadesinde, Silvan'ın Dolapdere köyü bölgesinde meydana gelen saldırı ve silahlı çatışma olayını, sözde Kendal bölgesi (Kulp güneyi- Silvan Kuzeyi) 'Reber' kod adlı Mehmet Şah Yildeniz'in sorumluluğundaki 20-25 kişilik terörist grubunun gerçekleştirdiğini anlattı. Karaosmanoğlu, "Bu grubun Silvan, Lice ve Kulp ara hattında barındığı, zaman zaman Lice'nin Kerpiçören ve Kutlu bölgesi ile Kulp'un Bayır bölgesine geçiş yaptıklarını değerlendiriyorduk. Çatışma öncesi üç bölgede teröristlerin olabileceğini değerlendirdim." dedi. Teröristlerin 12 Temmuz 2011 tarihinde Hazro İlçe Jandarma Komutanlığı'na taciz ateşinde bulunduğunu dile getiren Karaosmanoğlu, 11 Temmuz günü de 2 askerin teröristler tarafından kaçırıldığını hatırlattı. Karaosmanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Askerlerin kaçırıldığı olayın sözde Amed eyaletinin Zara olarak adlandırılan bölgenin sorumlusu 'Avaşin' telsiz kodunu kullanan 'Reber' kod adlı Mehmet Şah Yıldeniz ile birlikte 3-4 teröristin yaptığını değerlendirdim. Karakola taciz saldırısı olayında ise Amed eyaletinin Kendal bölgesindeki 3-4 teröristin gerçekleştirdiğini değerlendirdim. Saldırıdan sonra yapılan değerlendirmede teröristlerin Hazro'nun doğusundaki Bocadere (13 askerin şehit olduğu yer) bölgesindeki ormanlık alana geçerek gizlendikleri değerlendirilmiştir. Aldığım operasyon emri doğrultusunda Kocaköy, Hazro ve Silvan olmak üzere üç koldan birliklere talimat verdim. Diyarbakır JÖH Taburu'ndan bir timi ihtiyat olarak Diyarbakır'da beklettim. Lice'de görev yapmak üzere Batman ve Mardin'den de JÖH intikal ettirdim."

ACİL HELİKOPTER İSTEYEN UZMAN ÇAVUŞA 'YETKİM' YOK' KOLORDUYU ARA' DENİLMİŞ

Jandarma Harekât ve Eğitim Şube Müdürü Binbaşı Sedat Yaman'ın tanık olarak ifadesi ise, saldırıya uğrayan birliğin defalarca helikopter istemesine rağmen neden gönderilmediğine ışık tutuyor. Yaman, çatışma günü saat 14.30 sularında Silvan Jandarma Alay Taktik Komutanlığı Hareket Merkezi'nden Uzman Çavuş Fatih Polat'ın kendisini arayarak, "Birliğin olduğu yerde temas var, çatışma var. Oraya helikopter yönlendirilecek, oraya darbe için kobralar gelsin." dediğini belirtti. Yaman, Polat'a cevaben, "Kobra helikopter görevlendirmeye benim yetkim yok. 7'nci Kolordu Komutanlığı Hareket Merkezi'ni arayın. Ben de notunuzu kobra helikopter pilotlarına ileteceğim." dediğini söyledi. Yaman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kobra helikopter pilotlarını aradım ancak telefona cevap verilmedi. Bunun üzerine UH-1 helikopter ekipleriyle görüştüm. UH-1 pilotları daha sonra Kobra pilotlarının toplantıda olduğundan cevap vermediğini belirtti. Daha sonra 14.52'de diğer kobra pilotunu arayarak konum istedim ve durumu söyledim. 15.35'te bölgeye kobralar gönderildi."