Teröristin ölümüne sebep olduğu iddia edilen emniyet amiri ve sanık polisleri 3 avukat savunurken PKK/KONGRA gel militanını ise avukat ordusu savundu.
Abone olAdana'da, terör örgütü PKK/KONRA-GEL'e yönelik gerçekleştirilen takip sırasında 23 yaşındaki Şiar Perinçek isimli teröristin ölümüne sebep olduğu iddia edilen emniyet amiri ile sağ ele geçirdikleri militanlara gözaltında işkence yaptıkları öne sürülen bir başkomiser ve bir komiserin yargılanmasına başlandı. Teröristi 16, sanık polisleri ise sadece 3 avukat savundu. Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada tutuksuz yargılanan Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli Emniyet Amiri D.Ö. (35), Başkomiser M.G. (32) ve komiser E.Ç. (27) hazır bulundu. Aynı davada işkence gördüğü iddia edilen ve terör örgütüne yardım ve yataklık etmek suçundan bir başka mahkemece tutuklu bulunan müşteki Mehmet Nurettin Başçı (33) ile ölen Şiar Perinçek'in İnsan Hakları Derneği (İHD) Doğu ve Güneydoğu Temsilcisi olan babası Mihdi Perinçek de (47) avukatlarıyla birlikte katıldı. Maktul ve müştekileri, aralarında İHD'nin üst yöneticilerinin de bulunduğu ve çeşitli illerden gelen 16 avukat savunurken, sanık polislerin avukat sayısının ise 3 olması dikkat çekti. Sıkı güvenlik tedbirleri altında gerçekleşen duruşma yaklaşık 3.5 saat sürdü. Duruşmada basın mensuplarının fotoğraf makinesi ve kamerayla çekim yapmalarına izin verilmedi. 'Kastın aşılması suretiyle adam öldürmekten" 8 yıla kadar ağır hapis cezası istenen Emniyet Amiri D.Ö., Şiar Perinçek'i kendisinin vurduğunu belirterek, "Eylem yapmak için ilimize gelen ve motosikletin üzerinde bulunan Şiar Perinçek ile Mehmet Murettin Başçı'yı takip ediyorduk. Onları yakalamak için teröristlerin bindiği motosiklete çarparak durdurduk. Bu esnada yakalanacağını anlayan Şiar, belindeki silahı çıkarttı. Ben 'dur' ihtirında bulunmama rağmen iki el ateş edince, ben de kendimi korumak için bir el ateş ettim. Ölümüne ateş açmamıştım. Çünkü bulunduğumuz yer çarşının merkezi olduğu için çok kalabalıktı. Bu esnada vurulan Şiar'ı hastaneye kaldırdık. Kaçmaya çalışan Mehmet Nirettin Başçı'yı da yakalayarak gözaltına aldık. Ben kasıtlı ateş etmedim. Kendimi ve arkadaşlarımı korumak için tek el karşılık verdim" dedi. Bu arada, sağ ele geçirdikleri Mehmet Nurettin Başçı isimli militana gözaltında işkence yaptıkları iddiasıyla haklarında "Efrada suimuamele" suçundan TCK 245'inci maddesi gereğince 5 yıla kadar ağır hapis cezaları istenen Başkomiser D.Ö. ile komiser M.G. ise suçlamaları yalanlayarak beraatlarını istedi. Teröristlere yardım ve yataklık etmekten tutuklu bulunan ve duruşmaya müşteki olarak çağrılan Mehmet Nurettin Başçı da, "Olayda Şiar'ın üzerinde silah yoktu. Ben ise polisler ateş edince korkumdan kaçtım. Gözaltındayken bana çeşitli işkenceler yaptılar, şikayetçiyim. Sanıkların cezalandırılmasını istiyorum" diye konuştu. İnsan Hakları Derneği'nin Doğu ve Güneydoğu Temsilcisi olan baba Mihdi Perinçek ise oğlu Şiar'ı öldüren polislerden davacı olduğunu ifade ederek cezalandırılmalarını istedi. Aynı duruşmada çok sayıda avukat ile sivil polisler de şahit olarak dinlendi. Müşteki avukatları, şahit olarak dinlenen ve terörle mücadele şubesinde görevli polislerin aynı suçtan tutuklanmaları için suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Bu arada, sanıklardan komiser E.Ç., duruşmaya beylik tabancasıyla geldi. Sanık E.'nin silahı avukatların uyarısı üzerine daha sonra duruşma salonundaki görevli polislere teslim edildi. Gergin geçen duruşma, 11 Kasım 2004 tarihine ertelendi. Duruşma çıkışında konuşan İHD Genel Başkan Yardımcısı Avukat Reyhan Yalçınlar, "İHD savunucuları olarak yasal hakkımızı tam savunamıyor ve koruyamıyoruz. 3 sanığın halen Emniyet Müdürlüğü'nde görevlerinin başında olması düşürdürücü. Bizlere göre bu 3 sanık açığa alınarak cezalandırılmalı. Sanıklar hakettiği cezayı alıncaya kadar hukuk mücadelemiz devam edecektir. Yeni acılar yaşamak istemiyoruz" şeklinde konuştu. Olay, 28 Mayıs 2004 tarihinde Turhan Cemal Beriker Bulvarı Dörtyol Kavşağı'nda yaşandı. İddiaya göre, vatandaşların kalabalık olduğu yerler ve alışveriş merkezine bombalı saldırı hazırlığında olan ve kırsaldan gelen Şiar Perinçek, arkadaşı Mehmet Nurettin Başçı ile motosikletle giderken polislerin "dur" ihtarına silahla karşılık verdi. Çıkan çatışmada Perinçek yaralı, Başçı ise yaya olarak kaçmaya çalışırken yakalandı. Şiar Perinçek daha sonra tedavi gördüğü Adana Devlet Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Teröristlerin kaldıkları yerlerde yapılan aramalarda 5 adet el bombası, yarım kilo C-4 patlayıcı, 1 kilo TNT patlayıcı ve 3 adet elektrikli fünye ele geçirildi. Aynı olayla bağlanitılı olarak yakalanan örgüt üyeleri Mehmet Gazi Aydın ile kendisine yardım eden ve evinde patlayıcı bulunan Mehmet Veli Karadeniz'in yanı sıra Mehmet Kahveci ile örgüt mensuplarına aracılık yapan Mehmet Nurettin Başcı, Adana DGM tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.