BIST 9.916
DOLAR 35,20
EURO 36,62
ALTIN 2.971,13
HABER /  GÜNCEL

Teröre en iyi cevap özgürlük..

Sonuç bildirgesinde, “Doğu kültürü ve İslamiyet’in şiddete zemin hazırladığı” görüşüne karşı çıkıldı.

Abone ol

İstanbul’da bir araya gelen 10 ülkenin İslami aydınları, global terörizme karşı en etkili cevabın “demokrasi ve özgürlüğün genişletilmesi” olduğu konusunda görüş birliğine vardı. Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı (TESEV) öncülüğünde İstanbul’da bir araya gelen entelektüeller, iki gün boyunca global teröre karşı İslam dünyasının yapması gerekenleri tartıştı. Dün düzenlenen basın toplantısı ile atölye çalışmasının sonuçları kamuoyuna açıklanırken, sonuç bildirgesinde, “Doğu kültürü ve İslamiyet’in şiddete zemin hazırladığı” görüşüne karşı çıkıldı. Türkiye, Fas, Mısır, Suriye, Ürdün, Lübnan, Hindistan, Endonezya, Güney Afrika ve Kuzey Irak’ı temsil eden entelektüeller “global terör” olgusunu değerlendirdi. Atölye çalışmasının koordinatörlüğünü üstlenen gazeteci–yazar Ruşen Çakır, İstanbul’da yaşanan bombalı saldırılar sonrası böyle bir toplantıya karar verildiğini ifade etti. Terörün artık sadece Batı’yı ilgilendirmediğini söyleyen Çakır, “İslam dünyası da terör olgusu ile yüzleşmek zorunda. Batı’dan kimseyi çağırmayarak, kendi meselemizi kendimiz konuştuk.” dedi. Toplantıda söz alan Mısırlı İslam felsefecisi Prof. Dr. Hasan Hanefi, terörizmle mücadele ederken demokrasinin yanı sıra uluslararası adaletin sağlanmasının şart olduğunu vurguladı. Güney Afrikalı Prof. Farid Esack da İslam dünyasının etkin bir demokrasi ve insan hakları söylemine ihtiyaç duyduğunu vurguladı. Fas adına toplantıya katılan Muhtar Berabdallaoui ise teröre verilecek en iyi cevabın özgürlüklerin geliştirilmesi olduğunu belirtti. Berabdallaoui, “Daha katılımcı ve özgürlükçü bir demokrasi uzun vadede teröre verilecek en iyi cevabı oluşturur.” yorumunu yaptı. Hindistanlı bilim adamı Prof. Dr. Zenaat Shaukat Ali, İslam’ın barış dini olduğunun altını çizdi. Ali, “İslam terörü mahkum eder. İslam adına terör yaptığını söyleyenler dini kötüye kullanıyorlar. Arap âleminde bireylerin farklı seslerine imkan tanınmalı. Artık hepimiz dünya vatandaşıyız.” dedi. Suriyeli Prof. Ammar Abdulhamid ise İslam ülkeleri için “özeleştiri” önerisinde bulundu. Abdulhamid, şöyle konuştu: “Terörizmin üçüncü kaynağı özeleştiri eksikliğidir. Modern dünya ile İslam ilişkisini tekrar incelemek gerekir. Bugüne kadar Batı ile Doğu arasında bir şok ilişkisi kurulmuş. Bu ilişkiyi tekrar düzenlememiz gerekiyor.” TESEV’in “Terörizme sivil cevap” konulu toplantısının ikincisi daha geniş bir katılımla eylül ayında düzenlenecek. Atölye çalışmalarında ulaşılan sonuçlar Batılı aydınlarla paylaşılacak.