Türkiye'yi derinden sarsan ve 27 kişinin yaşamına malolan İngiliz Konsolosluğu ile HSBC'nin bombalandığı eylemin ardından, ilk hapis cezası gazetecilere verildi.
Abone olTürkiye'yi derinden sarsan ve 27 kişinin yaşamına malolan İngiliz Konsolosluğu ile HSBC'nin bombalandığı eylemin ardından, ilk hapis cezası gazetecilere verildi. Bombacı sanıklar yargılanacak mahkemeyi beklerken, iki gazeteci, "bombalamanın olduğu yerdeki emniyet şeridini ihlal ettikleri" gerekçesiyle hapis cezasına çarptırıldı. Hapis cezası paraya çevrildi. Dünya kamuoyunun gözlerinin bir anda Türkiye'ye çevrilmesine neden olan İngiliz Konsolosluğu ve HSBC'nin bombalanması eyleminde, katliamın sorumlusu oldukları iddiasıyla tutuklanan sanıkların duruşmaları Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin (DGM) kaldırılması sonucu "askıya alındı." Sanıklar ve kamuoyu nerede yargılanacaklarını, dava sürecinin nasıl işleyeceğini merakla beklerken, bombalamanın ardından verilen cezanın ilk kurbanları ise gazeteciler oldu. 20 Kasım 2003 tarihinde, HSBC Bank'ın İstanbul Levent'teki Şubesi'ne yönelik gerçekleştirilen ve birçok kişinin yaşamına malolan bombalı saldırının hemen ardından yaşananları haber yapan Show TV Muhabiri Özgür Uzun ile, Kameraman Mustafa Güvenç, İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nce 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. ÖNCE HAPİS SONRA PARA CEZASI Bombalamanın olduğu gün, HSBC önünde çekim yapan iki gazetecinin polisce gözaltına alınması ve haklarında dava açılması üzerine başlayan yargı süreci sonuçlandı. Olay günü polislerce haklarında "olay yerindeki emniyet şeridini ihlal ettikleri gerekçesi"yle fezleke hazırlanan iki gazeteci, İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararıyla mahkum oldu. Gazetecilere üçer ay hapis cezası verildi. Hapis cezası daha sonra, kişi başına 606 milyon lira para cezasına çevrildi. Kararı Hürriyetim'e değerlendiren gazeteciler, "Ceza aldığımızı şirkete gelen bir tebligat dolayısıyla öğrendik. Mahkeme bizi hiçbir zaman çağırmadı. İfademize bile başvurmadı. Halbuki mahkemeye çağrılsak, o gün oraya polisten önce gittiğimizi ve olay yerinde emniyet şeridinin olmadığını söyleyecektik" ifadesini kullandı. "BİZİM İÇİN ASIL BOMBA BU OLDU" Bugüne kadar savaşın yaşandığı birçok ülkeye gittiğini ve kameramanlık yaptığını söyleyen Mustafa Güvenç, "Afganistan Savaşı'nı da gazeteci olarak izledim. Onca şey gördüm. Ama kendi ülkemde başıma gelenleri, Afganistan'da bile görmedim" tespitini yaptı. "Bizim için asıl bomba, aldığımız ceza oldu" değerlendirmesini yapan Show TV Muhabiri Özgür Uzun ise, "Elimize mahkemeye çağrıldığımıza dair tek bir belge geçmedi. Buna rağmen ceza aldık. Traji-komik bir durumla karşı karşıyayız. Mahkemeler bugüne dek, HSBC bombalama eylemi ile ilgili olarak tek bir ceza bile vermedi. Bombalama eylemlerinin ardından ise ilk cezayı biz aldık. Aslında söyleyecek çok fazla şey de bulamıyoruz" dedi. AYNI GÜNDE İKİ SALDIRI: 27 ÖLÜ İki gazetecinin "olay yerindeki emniyet şeridini ihlal ettikleri gerekçesi"yle ceza aldığı bombalama eylemi, İstanbul 1. Levent'te 20 Kasım 2003'te saat 10:55 sularında Metrocity Alışveriş Merkezi'nin karşısındaki HSBC Bank Genel Müdürlük binasının önünde meydana geldi. Aynı saatlerde Tepebaşı semtinde bulunan İngiliz Başkonsolosluğu'nun önünde başka bir patlama oldu. Bomba yüklü araçlarla düzenlenen saldırılarda 27 kişi hayatını kaybederken 450'yi aşkın kişi de yaralandı. Bu olayların ardından Anadolu Yakası'nda da patlama olduğu iddiaları asılsız çıktı. İngiliz yetkililer, İstanbul Başkonsolosu Roger Short'un patlama sırasında hayatını kaybettiğini açıkladı. Bir görgü tanığı, İngiliz Konsolosluğu'nun önüne kahverengi renkli, açık kasalı Skoda marka bir kamyonetin yaklaştığını ve bu sırada patlama olduğunu öne sürdü. Ayrıca Anadolu Ajansı'nı arayan bir kişi saldırıları İBDA-C ve El Kaide adına üstlendi. Bu arada savcılık olaylarla ilgili yayınlara yasak getirdi. (Hürriyetim)/Barış Yarkadaş