Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Törör meselesini edep ve hayadan asta taviz vermeden çözeceğiz. Birileri edebin dili yerine nefretin, öfkeni...
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Törör meselesini edep ve hayadan asta taviz vermeden çözeceğiz. Birileri edebin dili yerine nefretin, öfkenin, kanın diline esir olabilir. Biz ayırmanın diliyle değil, kardeşliğin diliyle konuşacağız” dedi.
İmam Hatip Liseleri Mezunları ve Mensupları Derneği’nin (ÖNDER) düzenlediği Kutlu Doğum Haftası etkinliği, Sinan Erdem Spor Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa Başbakan Erdoğan’ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve çok sayıda davetli katıldı.
Toplantıda yaptığı konuşmada Türkiye’nin geleceğinin gençlerde olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, “Bu gençler Kur’an-ı Kerim’in aydınlığında Hz. Peygamberin yolundan yürüyen gençler. Bu gençler, silahı değil, öfkeyi değil, nefreti değil Kur’an-ı Kerim’i kuşanmış, edebi ve hayayı kuşanmış gençler. Bu gençler dünya yolculuğunda yanlarına ayeti hadisi edep ve hayayı azık olarak almış bununla yetinmeyi bilmiş gençler. Bu gençler Hz. Nebinin aşkı ile yanan gençler. Bu gençler var ya bu gençler her türlü baskıya her türlü sindirmeye, her türlü tuzağa rağmen Kur’an’ın ve Siyer-i Nebi’nin öğretilmesine ve öğrenilmesine kendilerini adamış gençler” dedi.
"YA SUSUN YA HAYIR SÖYLEYİN"
İslam kültüründe edep ve hayanın önemini anlatan Erdoğan, Hz. Muhammed’in hadislerinden ve yaşamından örnekler verdi.
“Biz ceddimizi bileceğiz, neslimizi bileceğiz ve her şeyden önce kendimizi bileceğiz” diyen Erdoğan, “Dünyayı değiştirmek, dünyaya barışı egen kılma içi yola çıksanız önce edep önce haya diyeceksiniz. Evinizde anne babanıza öf bile dedirtmeyeceksiniz. Edepten beslenmeye hiçbir hareket hedefine ulaşamaz. Fatih Sultan Mehmet’e İstanbul’u fethettiren azametli ordularından ziyade Akşemsettin Hazretleri’ne gösterdiği edeptir Yavuz Sultan Selim’i doğunun fatihi yapan hocasının atığının ayağından sıçrayan çamuru süs ve şeref olarak görmesi hocasına edep göstermesidir. Edep ve haya zırhınız yoksa çelikten zırhlar bile fayda etmez. Konuşurken edebe riayet edin. Ya susun ya hayır söyleyin. Yürürken yemek yerken, oturur kalkarken her anınızda lütfen edebe riayet edin. Edep ya hu sözünü dilinizden eksik etmeyin” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu coğrafyada karşı karşı kalınan sorunların sebeplerinin komplo teorilerinde aranmaması gerektiğine dikkat çeken Erdoğan, “Elbette harici etkenlere bakacağız. Elbette üzerimize yazılan senaryolara karşı dikkatli olacağız Elbette istismarı, sömürüyü, çatışmayı yaşam tarzı olarak seçenlere, aramıza fitne sokmaya çalışanlara karşı uyanık olacağız. Ancak dışarıya odaklandığımız kadar hatta ondan çok daha fazla içeriye odaklanmak kendimiz her daim muhasebeye çekmemiz gerekiyor. Dışarı ile mücadeleden önce kendimiz ile mücadele muzaffer olmak zorundayız” diye konuştu.
"KUR’AN’IN AYDINLIĞININ OLDUĞU YERDE ÇATIŞMA OLMAZ"
Edep ve hayanın terk edildiği yerde husumet, çatıma ve terörün filizleneceğini belirten Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İşte siz gençler bu ülkede tüm coğrafyada edebin değerini tek tek anlatacak, edebin önemini hatırlatacak ve en başta edep ve hayayı tüm coğrafyaya inşallah egemen kılacaksınız. İşte bizler imam hatip okullarını en başta bunun için önemsiyoruz. İlmini Kur’an-ı Kerim’den, edebini Siyer-i Nebi’den almış bir kişinin dünyayı değiştirebileceğine yürekten iman ediyoruz. Sadece imam hatip öğrencileri değil diğer orta okul ve liselerde okuyan çocuklarımızın da seçmeli olarak Kur’an-ı Kerim ve Siyer-i Nebi’yi tercih etmeleri bir değişimin bir dönüşümün adıdır aslında. Siyer-i Nebi’nin edebini erken yaşta alabilmesi için bildiğiniz gibi bu dersleri seçmeli hale getirdik. Kur’an’ın aydınlığının olduğu yerde husumet olmaz, nefret olmaz, çatışma olmaz. Hz. Peygamberin hayatını kendi hayatına tatbik edenlerin olduğu yerde hukuksuzluk olmaz, adaletsizlik olmaz, öldürmek olmaz”.
Konuşmasında çözüm sürecine de değinen Erdoğan, “Biz sorunlarımıza başka yerlerde çözümler aramayacağız. Çözümleri ithal edenlerden olmayacağız. Eğer özümüze bakarsak, ecdadımıza bakarsak, kendi medeniyetimize yönümüzü dönersek inanın çözülemeyecek hiçbir sorun kalmayacaktır. Bugün çözmek için yeni bir süreç başlattığımız terör meselesini de inanı edep ve hayadan asla taviz vermeden sürdüreceğiz. Birileri edebini bozabilir. Birileri bu toprakların edep ve hayasından nasibini almamış olabilir Birileri edebin dili yerine nefretin husumetin öfkenin kanın diline esir olabilir. Birileri bütün mili değerleri çiğneyip ölmenin ve öldürmeni çığırtkanlığını yapabilir. Biz sabırla edep ve hayanın diliyle konuşacağız. Biz nefretin değil sevginin diliyle konuşacağız. Biz ayırmanın bölmenin diliyle değil kardeşliğin diliyle konuşacağız. Biz hep hayır söyleyeceğiz. Hep hakkın yanında duracağız İnşallah hayırlı akıbete hep birlikte erişeceğiz” şeklinde konuştu.
(İHA)