Real Madrid karşılaşması öncesi BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Fatih Terim, maçta devler liginde önemli deneyime sahip olan Drogba ve Sneijder'den çok şey beklediğini söyledi. Terim ayrıca maça arzulu bir oyunla başlayacaklarını kaydetti.
Abone olYakın tarihinin en önemli maçlarından birine çıkıyor Galatasaray.
Son olarak 12 yıl önce yine Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde karşı karşıya gelmişlerdi: Real Madrid'le bir önceki mücadeleleri de Süper Kupa finalinde olmuştu sarı-kırmızılıların.
Galatasaray'ın İspanyol devi karşısındaki sicili de pek karamsar olmayı gerektirmiyor doğrusu.
Süper Kupa finalinde, uzatma dakikalarında Mario Jardel, Galatasaray'ın 2000 yılındaki altın sezonunu taçlandırmıştı.
Ertesi yıl da, sarı-kırmızılılar, İstanbul'da ilk yarısını 2-0 geride kapattıkları maçı 3-2 kazanmış, ama Madrid'de 3-0 yenilerek elenmişlerdi.
Şimdi Galatasaray, ''tarihle yeni bir randevuya'' çıkıyor, başında da yine ''tarih yazan'' hocası Fatih Terim var.
Terim, Madrid seyahati öncesinde BBC Türkçe'nin sorularını yanıtladı:
-Takımın durumuyla başlayalım. Galatasaray maça ideal kadrosuyla çıkabilecek mi?
-Maça 48 saat hatta biraz daha fazla bir süre var. Durumu kötü olan bir oyuncumuz yok. Belki Sneijder'e biraz bakacağız, nasıl olup olmayacağına. Ufak tefek sakatlıklar var ama maça yansıyacağını sanmıyorum.
Galatasaray, hatta Türk futbolu açısından dönüm noktası bir karşılaşma. Tabi çok büyük ölçüde Real Madrid favori gösteriliyor. Sizce bu takımın psikolojisi açısından bir avantaj mı, dezavantaj mı?
Bu durum beni hiç rahatsız etmiyor, onu önce söyleyeyim. Yani çünkü benim beyanatlarımda çok açık. Biz rakibimize çok saygı duyuyoruz. Oyuncularına, hocalarına ve de Real Madrid kulübüne. Bu da çok doğal bir şey. Real Madrid'in favori gösterilmesi kadar da doğal bir şey yok. Futbol gerçekçi bir oyun. Bu beni hiç rahatsız etmiyor. Oyuncularımı da rahatsız etmiyor. Ama biz, buraya kadar çok saygın işler yaptık. Umut ederim, iki Real Madrid maçında da sahada bu saygın işleri yapmaya devam ederiz. Mücadele edeceğiz, sonuçta ne olur göreceğiz. Ama, dediğim gibi gerçeklerden hiç sapmıyoruz biz. O yüzden psikoloji olarak gayet iyi durumdayız. Gerçekleri yerli yerine koyduktan sonra, biz de bu işin zor olduğunu ama hep zorları başardığımızı, Türkiye ligindeki oyunumuzun çok üzerine çıkmamız gerektiğini bilecek kadar tecrübeli bir ekibiz. Daha çok başarı isteyen bir ekibiz. O yüzden olaya böyle bakıyoruz.
'Yıldızları tutarsak, sahada oyuncumuz kalmaz'
Madrid'in yıldız oyuncularına karşı özel bir önlem almayı düşünüyor musunuz? Takımın savunma kurgusunda örneğin Büyükşehir maçına göre ne gibi değişiklikler bekleyebiliriz?
-Madrid'in yıldız oyuncularını tutmaya kalkarsak, oyuncumuz kalmaz bizim sahada. Real Madrid'de o kadar fazla yıldız var. Ona göre bir plan yapıp, onu bir grup dinamiği içerisinde eritmeye çalışacağız. Yoksa oyunu çirkinleştirmek veya başka yöntemlerle rakibi durdurmak hiç benim tarzım da değil. Hiçbir zaman da olmadı da. Biz de oynamak istiyoruz. Elimizden geldiği kadar oynayacağız, elimizden geldiği kadar da defans yapmaya çalışacağız. Ama oynamadan bu işin olmayacağına inanmış bir takımız. Felsefemiz böyle. Kaybedebiliriz, kaybetmekten de korkmuyoruz. Savunma kurgusunda muhakkak ufak tefek değişiklikler olacak ama köklü bir değişiklik olmayacak.
'İstekli başlayacağız'
-Büyükşehir maçında Galatasaray maça çok istekli başladı, kendi oyununu rakibe kabul ettirdi. Madrid karşısında, her iki maçta da aynı tempoyla maça başlayan bir Galatasaray görecek miyiz?
-İstekli başlayacağımız bir gerçek. Tabi bu rakibin bizi ne kadar zorlayacağı, ne kadar oynatıp oynatmayacağı çok önemli şeyler. Real Madrid tabi bu. Kolay değil. 80 bin kişi önünde de kolay değil. Bunların hepsini tabi hesap ederek, arkadaşlarımızla hem mental, hem fizik, hem teknik genel durumu konuştuk. Çalıştık. İnşallah her şey istediğimiz gibi gider.
'Gol atmaya gitmekten korkmamalıyız'
-Futbolcularınız da, siz de hep Galatasaray'ın Madrid'de atak oynayacağını söylediniz. Bu "ne olursa olsun Madrid'de gol bulmalıyız" şeklindeki bir anlayışın ifadesi mi?
- O manada söylemedik biz. Çünkü Madrid sizi çıkarmayabilir de sahanızdan. Zaman zaman bu da olacak. Bu sadece sizin isteğinizle gerçekleşecek bir olay değil sahanın içerisinde. Madrid'in gücü de, gerekirse sizi kendi sahanıza hapsedecek derecede. Maçta olacak bu git geller içerisinde Galatasaray'ın gol bulma adına hareket edeceğini söyledik hep. Hep de böyle düşündük. Manhcester'da da aynısını oynadık. Braga'da da aynısını oynadık. Schalke'de de aynısını oynadık. Dolayısıyla, bu düşüncede olacağız. Gol atmayı istiyoruz tabi ki. Gol yemekten korkmuyorsak, gol atmaya gitmekten de korkmamalıyız.
- Kafanızda Madrid'den almak istediğiniz belirli bir skor var mı? Yani nasil bir skor olursa Galatasaray gerçekçi bir yarı final iddiasıyla Türk Telekom'daki maça çıkar sizce?
- Bizi İstanbul'da tur atma umuduna götürecek herhangi bir skor geçerlidir. Rakam vermek zor tabi ama, umudu İstanbul'a taşıyacak skor yeterlidir.
'Drogba ve Sneijder'den daha çok şey bekliyorum'
Sneijder ve Drogba'nın takımla giderek artan uyumu dikkat çekiyor. Bu iki ismin de şampiyonlar ligi tecrübeleri, hatta şampiyonluk tecrübeleri var. Madrid karşısında bu ikilinin tecrübelerinden nasıl bir katkı bekliyorsunuz?
- Açıkçası, diğer oyuncularımızdan daha fazla tecrübeliler bu konuda. O yüzden katkılarının da onlardan daha fazla olmasını bekliyorum.
Tabi bunu konuşmak için çok erken ama UEFA Kupası'ndan sonra Milan'ın başına geçmiştiniz. Olur da Galatasaray kupayı alırsa, ya da final oynarsa yine böyle bir transfer olabilir mi ?
-Bir takım kulüplerin benimle ilgilenmesi, istemesi kadar doğal bir şey yok. Bu hep oldu zaten. 2000'den sonra hep olmuştur. Ama burada, benim Galatasaray ile olan bağım, bunların hepsinin dışında bir olay. Çünkü külümüzde yapmak istediğimiz şeyler var. Planlarımız var, programlarımız var. Ama tabi futboldaki değişkenlikleri düşünecek olursak, her an her şey olabilir. Fakat tabi Galatasaray benim için başka bir anlam ifade ediyor. Bunu böyle bilmek lazım.
-Galatasaray taraftarı 2000 yılında UEFA kupasına çok sevinmişti, ama sonra sizin gitmenize çok üzülmüştü. Yani, Galatasaray taraftarı bir daha böyle bir üzüntü yaşamayacak mı?
-İnşallah yaşamaz. Hayat bu, belli olmuyor tabi. O gün de, sanki ben gitmişim gibi gösterildi ama pek öyle değildi. Ancak dediğim gibi ben normal bir teknik adam değilim. Galatasaray ile değişik bağları olan bir insanım. Bir Galatasaraylıyım. Dolayısıyla, başka kulüplerin isteği çok belirleyici olmayacaktır. Ben ve Galatasaray'ın tutumu çok belirleyici olacak.
BBC'nin Avrupa futbolundan derlediği haber, analiz ve izlenimleri, BBC Türkçe'nin Facebook'taki futbol sayfası Altıpas'ta da okuyup paylaşabilirsiniz.