Televizyon şiddeti tetikliyor

TBMM Dilekçe Alt Komisyonu televizyon yayınları hakkında hazırladığı rapor çarpıcı tespitlerle dolu. Buna göre yayınlar şiddeti ve müstencenliği teşvik ediyor.

TBMM Dilekçe Alt Komisyonu raporunda, magazin, kadın kuşak programları ve şiddet içerikli filmlerin; aile mahremiyetine aykırı, müstehcenliği, şiddet ve saldırganlığı özendirici şekilde devam ettiği tespitinde bulunuldu. AK Parti Giresun Milletvekili Ali Temür başkanlığındaki alt komisyon, televizyon yayınlarının nitelikleri ve yayın ilkelerine aykırı hareket edilenlerin denetlenmesine ilişkin bir rapor hazırladı. Raporda, RTÜK'ün, Türk aile yapısını koruyucu, gençlerin ve çocukların ruhsal, zihinsel gelişimini geliştirici nitelikteki programlara maddi destek sağlaması konusunda, somut bir sonuca henüz ulaşılamadığının anlaşıldığı bildirildi. -''AKILLI İŞARETLER SİMGE SİSTEMİ''- Raporda, televizyon izleyicilerinin bilgilendirilmesini, program yayınlanmadan içeriği hakkında düzenleyici kuruluşlarca bilgi edinilmesini ve buna ilişkin önlemlerin alınmasını amaçlayan ''Akıllı İşaretler Simge Sistemi'' projesinin, RTÜK tarafından geçen Eylül ayında kullanılmaya başlanacağı belirtilmesine rağmen, henüz kullanılamadığına işaret edildi. -''KÜLTÜR KÖKLERİ KAYBOLMUŞ TOPLUMA DÖNÜŞMESİ''- MEB'in, medya okuryazarlığını artırmayı, yani çocukların televizyon yayınlarından asgari etkilenmeleri için bilinçlendirilmesini amaç edinen, ''görsel okuma ve görsel sunu'' adıyla öğrenme metodu oluşturduğu kaydedilen raporda, şu tespitlerde bulunuldu: ''Medyada şiddete, saldırganlığa ve müstehcenliğe, günlük yaşamdakinden daha fazla yer verilmesi ve aile içi mahremiyet ihlallerinin artması; genel olarak bireylerin ruhsal yönden travmayla karşılaşmalarına, uzun vadede toplumun kimyasının bozulmasına ve gelecekte kültür kökleri kaybolmuş bir topluma dönüşmesine zemin oluşturması tehlikesi olarak, karşımıza çıkmaktadır. Aile içerikli yarışma programlarında bir azalma gözlemlenmesine karşın; magazin, kadın kuşak programları ve şiddet içerikli filmler; aile mahremiyetine aykırı, müstehcenliği, şiddet ve saldırganlığı özendirici içerikleriyle yayınlarına devam etmektedir. Eğitsel ve kültürel içerikli programlara çok da yer verilmediği; az da olsa izleyiciye sunulan bu programların, daha çok, izlenme saatlerinin dışında gösterime girdiği saptanmıştır. Olumsuz ve niteliksiz içerikli programların izlenilme oranlarının yüksekliği ve daha çok çocukların izleme saatlerinde yayınlanması; özellikle kadın kuşak programlarının ve şiddet içerikli dizilerin toplum üzerindeki olumsuz etkilerinin intihar, cinayet gibi suç fiilleriyle herkesçe gözlenebilir hale gelmiş olması; düzenleyici kuruluşlarca, televizyon yayınlarının niteliğinin artırılmasında çok da başarılı olunamadığını göstermektedir.'' TBMM Genel Kurulu'nda bu raporun görüşülmesinin, düzenleyici ve denetleyici idari makamlar üzerinde yol gösterici ve cesaretlendirici etki yaratacağı da vurgulandı.