Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türk Telekomünikasyon A.Ş gibi hacimli bir özelleştirmede kimsenin işin sorunsuz biteceğini söyleyemeyeceğini belirtti.
Abone olUlaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türk Telekomünikasyon A.Ş gibi hacimli bir özelleştirmede kimsenin işin sorunsuz biteceğini söyleyemeyeceğini belirterek, ''Her halükarda bu yargıya gidecektir. Bu bir kehanet değil'' dedi. Yıldırım, Esenboğa Havalimanı yeni iç ve dış hatlar terminal binasının yapımını üstlenen Tepe ve Akfen Grubu'nun Bilkent Oteli'nde verdiği kokteylin ardından bazı gazetecilerle sohbet toplantısı yaptı. Yıldırım, e-Türkiye ile ilgili portalı kurmakla özelleştirme sürecine giren Türk Telekom'un görevlendirilmesinden dolayı sektörden eleştiriler geldiğinin anımsatılması üzerine, Türk Telekom'un bu portalın çatısını kuracağını, diğer kurumların sisteme uyumlu şekilde bunu geliştireceğini belirtti. Türk Telekom'un sektörden de hizmet alımı yapacağını vurgulayan Yıldırım, bu işin aslında Türk Telekom'a ek yük getireceğini, buna karşın sektörün üzüleceği bir durum olmadığını kaydetti. Telekom'un özelleştirilmesi süreciyle ilgili soruyu yanıtlarken Yıldırım, ''Telekom özelleştirmesinde herhangi bir problem yok. Artık bütün hazırlıklar bitti. Danışmanlar raporlarını tamamladılar. Herşey bitti. Son ilana çıkmadan önce Bakanlar Kurulu'ndan bir kararın daha çıkması gerekiyor. Onu da hazırladık. İmzalar tamamlandı sanıyorum. Süratli şekilde yaptık. Ya Başbakan'da ya da Cumhurbaşkanı'nda'' diye konuştu. Yıldırım, yasadaki özelleştirilecek yüzde 51'lik bölümün, değerlendirmede bir baz teşkil etmesi amacıyla konulduğunu, ayrıca danışmanların teknik faydalar olacağı yönündeki önerileri doğrultusunda blok satış bölümünün yüzde 55 olarak kabul edildiğini ifade etti. Yıldırım, blok satış gerçekleşince yüzde 5 çalışanlara, bakiyesinin ne kadarına karar verilirse onun da halka arz edileceğini, ancak bunun blok satışın başarılı olmasına bağlı olduğunu anımsattı. Yıldırım, şöyle devam etti: ''Bu tip hacimli özelleştirmede kimse bu işin sorunsuz biteceğini söyleyemez. Her halükarda bu yargıya gidecektir. Bu bir kehanet değil. Yargıya gitmeyen ufak rakamlı, mevzi işlerdir. Bu yargıya gidecek, bu Allah'ın emri. Yargı neye bakıyor? Yargı, bir kere, baştan açıklanan esas ve usullere riayet ettiniz mi ona bakıyor. İçerik olarak da kamu yararına halel gelmiş mi? Kamu yararı nedir, tanımı yok. Asıl sorun kamu yararının tanımlanmamış olmasından kaynaklanıyor.'' Yıldırım, sorunun aşılması için Anayasa değişikliğine gidilip gidilemeyeceğinin sorulması üzerine, ''O kesin çözüm, ama orada da herkesin uzlaşması lazım. Bunun zamanlamasına bakmamız lazım. Anayasal çoğunluğumuz var, ama bizim partimizin bir ilkesi var; Anayasa değişikliklerinin mümkün mertebe muhakkak CHP ile mutabakat halinde yapmamız lazım ki toplumun bütün kesimlerinin tasvibini alsın diye düşünüyoruz'' değerlendirmesinde bulundu. CUMHURBAŞKANI İLE DİYALOG Yıldırım, ''Yargıya özelleştirmeyi anlatmak mı gerekiyor?'' sorusunu yanıtlarken, şunları kaydetti: ''Yüzde 51, altın hisse, uydunun ayrılması gibi bir takım düzenlemeler yaptık. Bu, CHP'nin çok ciddi muhalefetiyle oldu. 3-4 maddelik kanunu 2 haftada zor çıkardık. Yani normal şartlarda tecrübemiz bu şekilde çıkan kanunların Cumhurbaşkanı'ndan geri döndüğüdür. Şu ana kadar pratiğine baktığımızda CHP ile anlaşamadığımız kanunlar geri dönüyor. Bu tabii tesadüf olabilir, ben herhangi bir maksatla söylemiyorum.'' Yıldırım, kanunun Meclisten çıkmasının ardından Cumhurbaşkanı'ndan randevu alarak, kanunun neden yapıldığını, Telekom'un 1994'ten bu yana kan kaybetmeye başladığını anlattığını, sonrasında da Cumhurbaşkanı'nın kanunu imzaladığını ifade etti. ''Bizim amacımız bu ülke için herkesin ortak noktada buluştuğu doğru işleri yapmaya çalışmak'' diyen Yıldırım, ''CHP ile anlaşamadığınız yasaların geri dönmesi Cumhurbaşkanı ile diyalog eksikliğinden mi kaynaklanıyor?'' sorusuna da, ''Sadece o olmayabilir, ama bu önemli bir konudur. Bazı şeyleri gidip anlatmak gerektiğini düşünüyorum. Aslında Cumhurbaşkanı çağırmalı. O daha etkili olur. Neticede zaman kayboluyor, işler gecikiyor. Bunu önlemek için diyalog her zaman faydalı'' karşılığını verdi. ''ÜST KURULLARIN KURUMSAL HAFIZASI YETERSİZ'' Binali Yıldırım, ''Rekabet Kurulu, neden ilk kez vereceği bir öngörüşü basın toplantısıyla açıkladı?'' sorusunu yanıtlarken, bunu kendisinin de yadırgadığını belirtti. ''Rekabet Kurulu, sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinden etkilendi mi?'' sorusu üzerine Yıldırım, şunları söyledi: ''Tesadüf de olmuş olabilir. Üst kurullar henüz Türkiye'de kurumsal kimlik kazanamadı, tecrübe derinliği zayıf, kurumsal hafızaları yetersiz. Karar sayısı arttıkça bunlar daha oturaklı kararlar verecekler. Sektörün çeşitli kısımlarından, kamudan, özelden etkileniyor arkadaşlar. Herkes bir şey söylüyor. Doğrusunu bulmak her zaman çok kolay olmuyor.'' Yıldırım, ''2005 yatırımlarının dış kredili olanlarının bütçeye dahil edilmesi Marmaray gibi projeleri etkiler mi?'' sorusunu cevaplarken, bunun büyük sıkıntı çıkardığını, Ankara-İstanbul hızlı demiryolu projesi ile Tüp geçiş projesinin 4 milyar doları bulduğunu, bu miktarın da tüm kamu yatırımlarının yarısından fazlaya karşılık geldiğini belirtti. Kamu yatırımlarında da tavan sınırlaması olduğunu, Hazine ile belli noktada anlaştıklarını, yıl içinde ihtiyaç duydukları ek ödeneği isteyeceklerini ifade etti. ''PİSTLER YETERSİZ'' Yıldırım, bir başka soruyu yanıtlarken, Türkiye'deki havaalanlarında meydanların standardının olmadığını, pist ebatları ve kurulduğu yer açısından sıkıntılar bulunduğunu belirtti. Özellikle Siirt ve Alanya'daki Gazipaşa havaalanlarının yanlış yere kurulduğunu ifade eden Yıldırım, pist genişliği 45 metre olması gerekirken buralarda 30 metre olduğunu, birçok havaalanında pistlerin yetersiz kaldığını söyledi. Yıldırım, küçük uçaklar geldiğinde bu havaalanlarının da çalışır hale geleceğini, THY ve özel şirketlere filolarına küçük uçak almalarını telkin ettiklerini belirtti. BAŞBAKANIN VERDİĞİ TELEFON NUMARASI, MESAJA YÖNLENDİRİLDİ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Fransa'da bir toplantıda kendisiyle birlikte Ulaştırma Bakanı'nın da cep telefonunu verdiği anımsatılarak, ''O numarayı kullanıyor musunuz?'' diye sorulması üzerine Yıldırım, bu hattı bilgisayara bağladıklarını, telefonun direkt mesaja geçtiğini belirtti. Mesaj bırakanlara döndüklerini ifade eden Yıldırım, bu hatta çok komik ve duygusal mesajlar geldiğini, bazı vatandaşların evlendirme talebinde bulunduğunu, kimisinin lastiğinin patladığını belirterek yardım istediğini, hatta ''Sayın Bakan, sen hala telefonunu değiştirmedin mi? Ben Kemal Unakıtan'' diye mesaj bırakanların bile olduğunu dile getirdi. Bakan Yıldırım, bir televizyon kanalında yayınlanan ''Sayın Bakanım'' adlı diziyi izleyip izlemediğinin sorulması üzerine, henüz izlemediğini, ancak kızının birkaç kez bu diziyi izlemesi için telefon açtığını kaydetti.