BIST 9.627
DOLAR 35,20
EURO 36,65
ALTIN 2.955,99
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Tekin'den flaş Aygün açıklaması!

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Hüseyin Aygün'ün sorun olmaktan çıktığını söyledi.

Abone ol
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, partisinin Merkez Yönetim Kurulu toplantısında, Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün gündeme gelmediğini söyledi. Aygünün kendi iç konuları olduğunu ve abartılacak bir konu olmadığını ifade eden Tekin, Kılıçdaroğlu'nun kardeşiyle ilgili işten çıkarıldı iddialarına da cevap verdi.

MYK, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Toplantı sonrasında Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç'un yurt dışında olması nedeniyle Gürsel Tekin basın toplantısı düzenleyerek, MYK'nın gündemi hakkında bilgi verdi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. 

MYK'nın ele aldığı öncelikli konunun terör ve terör sorununun çözümüne ilişkin gelişmeler olduğunu aktaran Tekin, CHP olarak bu alandaki gelişmeleri yakından takip ettiklerini söyledi. 
 
Terör sorununun çok ciddi bir konu olduğunu ancak iktidar yetkililerinin bunun farkında olmadığını ileri süren Tekin, ''Bugün Sayın Çelik'in, gerçekten süreci dejenere eden, baltalayan neredeyse ciddiyetsizliğin ötesine varan cümleler kullandıklarını görüyoruz. Doğrusu bir taraftan barış diyeceksiniz öbür taraftan da barışın bütün yollarını tıkayabilecek cümleler kullanmayı kamuoyunun takdirine sunuyorum'' diye konuştu.
 
Tekin, MYK'da ekonominin de ele aldığını, bu alanda olumsuz gelişmeler yaşandığını gördüklerini ifade etti. CHP'nin ekonomideki gelişmeleri yakından takip ettiğini vurgulayan Tekin, başta işsizlik olmak üzere ekonomiye ilişkin çalışma grubu oluşturulduğunu söyledi. 
 
Dış politikanın da MYK toplantısında gündeme geldiğini belirten Tekin, ''Fransa'nın Mali'ye müdahalesi, doğrusu Türkiye'nin bu konuda sessiz kalması çok ciddi sıkıntıdır. Uluslararası hukukun, BM'nin bu konuda devreye girmesi lazım'' dedi. 
 
Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun Çin ziyaretini de MYK'da değerlendirdiklerini ifade eden Tekin, ziyaretin, belli bir kesim tarafından dejenere edilmeye çalışılsa da çok başarılı geçtiğini dile getirdi. Tekin, Kılıçdaroğlu'na, başta Ortadoğu'daki ülkeler olmak üzere birçok ülkeden davet geldiğini, bu davetlere icabet etmek için gerekli düzenlemeleri yaptıklarını, öncelikle Mısır ve Ürdün gibi ülkelere ziyaretlerin planlandığını aktardı. 
 
Tekin, ilki 26 Ocak Cumartesi günü Adana'da olmak üzere tüm bölgelerde ''Adalet Mitingi'' düzenleneceğini hatırlatarak, ülkenin hukuksuzluğun içine çekildiğini ileri sürdü. Gece yarısı operasyonlarıyla avukatların gözaltına alındığını ifade eden Tekin, bu sürecin de ilgili milletvekilleri tarafından yakından takip edildiğini söyledi. 
 
KILIÇDAROĞLU'NUN KARDEŞİ SORULDU 
 
Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Tekin, Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün MYK'da görüşülüp görüşülmediği sorusu üzerine, ''Sayın Aygün ile ilgili gündemimize en ufak bir şey gelmiş değil. Sayın Aygün, bizim iç konumuzdur. Elbette bunlar bizim içimizde konuşulabilecek şeyler. Gündemimizde yoktu. Bu, abartılacak bir konu da değil'' diye konuştu. 
 
Tekin, Kılıçdaroğlu'nun bekçilik yapan kardeşi Celal Kılıçdaroğlu'nun işten çıkarıldığı iddialarına ilişkin soruyu yanıtlarken de şunları söyledi:
 
''Celal Bey'in konusu bana göre haber midir, elbette haber olmamalı diye düşünüyorum. Gelişmiş herhangi bir ülkede, bir anamuhalefet liderinin kardeşinin bir inşaatta, bir şirkette çalışması haber olmamalı diye düşünüyorum. Ama ne yazık ki her şey ters işlediği için bu ülkede, haber olmaması gereken, bütün cumhuriyet tarihine bakın, cumhuriyet tarihinden bugüne hiçbir dönem olmadığı kadar bütün bakanların çocuklarına bakın, hepsi bugün holding sahibi, iş sahibi güç sahibi, haberin bu olması gerekiyor. 
 
Bir yurttaşın namusu, şerefi, haysiyetiyle ekmek parasını evine götürmesi haber olur mu? Ben size soruyorum, kabinedeki bakan çocuklarının tamamı neredeyse bir-iki kişi hariç, merak edip baktınız mı, 10 yıl önce neydi bu çocuklar? Asıl haber olması gereken bunlar. Ama ne yazık ki eşkıyalık sistemi olduğu için bırakın Sayın Celal Kılıçdaroğlu'nun izne ayrılması, doğruysa umut ediyorum ki doğru değildir, o firmanın defterlerinin Maliye tarafından istenmesi, gerçekten doğruysa kamuoyunda bu konuda herkesin kıyamet koparması gerektiğine inanıyorum. Ne oldu, hayırdır, düne kadar o firma soruşturulmazken, firmayla ilgili herhangi bir defter incelemesi gündemde değilken anamuhalefet liderinin kardeşinin bekçiliğine tahammül edemeyen bir iktidar eşkıyalık iktidarıdır bana göre. İnşallah doğru değildir. Bunu da yakından takip ediyoruz.''    
 
Tekin, bir başka soruyu yanıtlarken de, şirketin anamuhalefet liderinin kardeşini işe aldığı için Maliye denetimine uğraması iddialarının doğru olmamasını dilediklerini; ancak böyleyse bunu, kamuoyunun takdirine bıraktıklarını da söyledi. 
 
CHP'nin terör sorununun çözümü konusunda gelinen süreçte yeni bir yol haritasının olup olmadığı sorusunu da yanıtlayan Tekin, partisinin konuya yaklaşımının en başından beri aynı olduğunu vurguladı. Sorunun çözümüne ilişkin süreci iktidarın yöneteceğini vurgulayan Tekin, muhalefet olarak kendilerine bilgi verilmediğini kaydetti. Tekin, CHP olarak bilgilenmeyi ve sorunun çözümüne destek olmayı istediklerini de aktardı. Gürsel Tekin, ''Hiçbiriniz sordunuz mu AKP yetkililerine, bugün Çelik toplantı yapmış, 'Bütün bu maskaralığa ne gerek vardı?'. Bir ülkenin başbakanı bu süreçten dolayı elinde iple geziyordu 'Asarım, keserim'... Ne oldu şimdi? Nereye geldiniz? Yakışmaz Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanına'' değerlendirmesinde bulundu.
 
"RAHATLAYIN..."
 
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in bugün yaptığı açıklamalarda ''CHP, Türkiye'nin en eskimiş partisidir'' ifadesini kullandığının aktarılması ve değerlendirmesinin sorulması üzerine Tekin, şöyle konuştu:
 
''CHP, üç beş insanın bir araya gelerek kurmuş olduğu bir siyasi parti değildir. Savaş meydanlarında kurulmuştur ve bütün döneme baktığınızda 370 küsur siyasi parti kurulmuştur, Sayın Çelik'in partisi dahil olmak üzere. Bunlar, pervane gibi dönerler 30 tane partiye ama ayakta duran, dimdik duran, haysiyetiyle duran bir tek parti var, onun adı da CHP. Yani CHP, siparişle kurulmuş bir siyasi parti değildir. Sayın Çelik, kendisine bakacak. Sayın Çelik, kaç parti değiştirdi? Bak biz yerimizdeyiz. Sayın Çelik'in partisi de, birkaç yıl sonra o da olmayacak, bunun da altını çizerek söylüyorum, geçmiş dönemdeki partileri gibi.''