Akapunktur hastalığın oluşmasına engel olan bir halk sağlığı yöntemidir. Hem de tedavi edici yöntemdir.
Abone olAkapunktur Hem Hastalığın Oluşmasına Engel Olan Bir Halk Sağlığı Yöntemidir Hem De Tedavi Edici Etkin Bir Yöntemdir.
Çevremizde olup biten her şey beden için bir uyarandır. Bu uyaranlar beyin tarafından algılanıp yorumlandıktan sonra yine beyin tarafından bedende bir cevap ortaya çıkarılır. Uyaranın durumuna göre kalbimiz daha çok çarpması gerekiyorsa kalbimiz daha çok çarpar, hormonlarımız salgılanacaksa hormonlarımız salgılanır. Bunun sonucunda bedenimiz ile çevre arasında bir denge kurulur ve sağlıklı kalmamız sağlanır. Bütün bu faaliyetler beynimizin limbik sistem denilen bölümü tarafından gerçekleştirilir.
Limbik sistem özellikle dışardan gelen bu uyaranların stres oluşturanlarına karşı vücudu korumaya çalışır. Bunu strese neden olan uyaranı etkisiz hale getirmeye çalışarak yapar. Bununla birlikte eğer dışarıdan gelen uyaranlar sürekli olumsuz ise örnek 15-20 yaşında evlenmiş kadınlar için evliliğin getirdiği sorumluluklar farkında olunmayan sürekli olumsuz uyarana dönüşebilir.
Yine huzursuz bir iş yerinde anlaşmakta güçlük çektiğiniz amir veya arkadaşlarla birlikte çalışma zorunluluğu sürekli stres yaratan uyarılar olarak algılanır. Başlangıçta bu olumsuz uyaranların üstesinden gelmeye çabalayan limbik sistem bir süre sonra görevini yapma gücünü kaybeder ve vücudumuzda yaşamsal fonksiyonlarımızla ilgili fonksiyon bozuklukları başgösterir. Görünürde somut bir nedeni yok gibi görünen bu problemlerimiz psikolojik canını sıkma geçer yaklaşımı ile geçiştirilmekte ve ortaya ciddi sağlık problemleri çıkmaktadır. Bunlar stresin neden olduğu hastalıklar başlığı altında, baş ağrısından spastik kolite, ürtikerden panik atağa kadar geniş bir listenin oluşmasına neden olmaktadır. İşte bu noktada bilinmesi ve başvurulması gereken tedavi yöntemi akupunkturdur.
STRES VE PSİKOSOMATİK HASTALIKLARDA ETKİLİ YÖNTEM...
Akupunkturun hastalığın oluşmasına engel olma özelliğinin yanısıra tedavi edici bir yöntem olması , stres oluşturan uyaranlara karşı limbik sistemi daha güçlü kılar. Fonksiyonlarını gerektiği gibi yerine getirebilen limbik sistem altında çalışan organlarımız da görevlerini düzgün yaparak vücudun çevre ile dengesini gerçekleştirir. Bu nedenle akupunktur, tedavi edilemeyen hastalıklarda son çare olarak başvurulacak bir yöntem değil; dileyen hastanın akupunktur ile yaklaşılabilir problemlerde doğrudan başvuracağı bir secenektir. Yani psikosomatik hastalıklar dediğimiz problemler beynimizin fonksiyonlarını stres nedeni ile gereği gibi yapamamasından ortaya çıkan somut problemlerdir ve akupunktur bu tip problemler için tereddütsüz başvurulabilecek bilimsel bir yöntemdir. Bu noktada hastaların dikkat etmesi gereken tek konu başvurdukları akupunkturistin Sağlık Bakanlığından onaylı uygulama belgesinin olup olmadığını görmesidir.
PROF.DR. KAYA ÖZKUŞ
1963 yılında İstanbulda doğan Özkuş, 1986 yılında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. 1992 yılında Akupunktur uygulama sertifikası aldı ve aynı yıl Anatomi Doçenti oldu. 1998de Anatomi Profesörü oldu. Nisan 2002 de Sağlık Bakanlığının onayı ile Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi nde başlayan Akupunktur eğitim seminerlerinde eğitmen olarak görev aldı. İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı bünyesinde Türkiyede ilk defa Üniversite senatosu onayı ile kurulan Akupunktur Uygulama ve Araştırma Biriminin kuruluşunda görev aldı ve bu birimde Sağlık Bakanlığının izniyle Eğitim Koordinatörü olarak Akupunktur kursu düzenledi.
Prof. Dr Kaya Özkuş halen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim dalında öğretim üyesi olarak görev yapmasının yanı sıra Sağlık Bakanlığının Bilim komisyonu üyeliği ve Akupunktur Eğitim Koordinatörlüğü görevini de yürütmektedir.