BIST 9.916
DOLAR 35,04
EURO 36,38
ALTIN 2.921,52
HABER /  GÜNCEL

TBMM Uludere saldırısında 'kasıt görmedi'

Uludere'de 2011 sonunda 34 sivilin savaş uçaklarıyla bombalanması olayıyla ilgili TBMM raporu, muhalif milletvekillerinin itirazlarının eklenmesinin ardından kamuoyuna açıklandı.

Abone ol

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 28 Aralık 2011'de düzenlediği hava operasyonunda 34 kişinin hayatını kaybetmesinin ardından çalışmaya başlayan TBMM İnsan Hakları Alt Komisyonu tarafından hazırlanan rapor, kabul edilmesinden 3 hafta sonra kamuoyuna açıklandı.

Rapora göre, olayda “kasıt yok.”

AKP Ordu Milletvekili İhsan Şener başkanlığında bir araya gelen Uludere Alt Komisyonu’nun hazırladığı raporda şöyle deniyor: “Tüm Türkiye’yi derinden üzen ve sarsan olayla ilgili yapılan araştırma ve incelemelerde olayın kasten yapıldığına yönelik olarak herhangi bir delil elde edilemediği görüş ve kanaatine ulaşılmıştır.”

Komisyon, 9 Ocak 2012 tarihinde kurulmuş ve çalışmalarına başlamıştı.

Uludere Komisyonu Raporu 7 Mart 2013 tarihinde BDP, CHP ve MHP’li 3 üyenin red oyuna karşılık iktidar partisinden 4 üyenin kabul oyuyla, komisyondan geçmişti.

Ancak rapor 7 Mart’ta açıklanmamıştı.

Komisyonda görev alan CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, rapora muhalefet şerhi koyarak, gerekçelerini anlatan metinleri komisyona sunmuştu.

Gök, raporun kabul edildiği gün , “Çöpe gitmesi gereken bir metindir,” demiş; Kürkçü de, “Rapor, yanıt vermesi gereken soruların hiçbirini yanıtlamıyor,” diyerek raporu eleştirmişti.

Ne olmuştu?

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 28 Aralık 2011'de Irak-Türkiye sınırına savaş uçaklarıyla düzenlediği hava operasyonu sırasında yapılan bombardımanla 34 sivil hayatını kaybetmişti.

Halkın kullandığı ismiyle Roboski'den katırlarla sınır aşırı mal getirip götürdüğü anlaşılan grup, "PKK militanı oldukları" sanılarak bombalanmıştı.

Olaydan sonra Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Grubun tespit edildiği bölgenin teröristler tarafından sıkça kullanılan bir yer olması ve geceleyin hududumuza doğru bir hareketin tespit edilmesi üzerine, hava kuvvetleri uçakları ile ateş altına alınması gerektiği değerlendirilmiştir." denmişti.