TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde oluşturulan heyet Tunceli'de incelemelerde bulundu.
Abone olTBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde, terör ve şiddet olayları kapsamında yaşam hakkı ihlallerinin incelenmesine yönelik kurulan alt komisyon, Tunceli'de farklı zamanlarda yaşamlarını yitiren 13 kişinin ailelerini dinledi.
Komisyon Başkanı, AK Parti Amasya Milletvekili Mehmet Naci Bostancı, bir otelde yapılan görüşmelerin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, terör ve şiddetten kaynaklı yaşam hakkı ihlallerine ilişkin çalışma yürüttüklerini anımsattı.
Bu çalışmanın, Meclis'te grubu bulunan bütün partilerin ortak üyelerinden teşekkül eden 7 kişilik heyet tarafından yürütüldüğünü dile getiren Bostancı, çeşitli nedenlerle Ankara'ya gelemeyen ya da gelmeyenleri dinlemek amacıyla Anadolu'ya gitme kararı aldıklarını bildirdi.
Bostancı, ilk olarak Tunceli'ye geldiklerini belirterek, şunları aktardı:
''Bugün dinlediğimiz insanlar bizlere 80'li, 90'lı ve 2000'li yıllara ilişkin olaylar anlattılar. Dinlediğimiz olaylar arasında TİKKO'nun, PKK'nın eylemleri var. Yine aynı şekilde devlet içindeki çeşitli grupların haksız ve adaletsiz şekilde bize intikal eden olayları ve yaşanan mağduriyetler söz konusu. Köy boşaltmaları söz konusu. Bunlara ilişkin birinci elden, tanıklardan bu olayları dinledik. Bir kez daha şunu gördük ki; aradan uzun yıllar geçmiş olsa bile bu tür mağduriyetler insanların hafızasında çok canlı bir şekilde yaşıyor. Sadece kendileri o dramatik halin içinde olmuyorlar aynı zamanda bunları paylaşırken o kadar canlı bir şekilde hatırlıyorlar ki, heyetimiz de kimi olayları izlerken bundan çok derin bir şekilde etkilendi ve teessüre kapıldı.''
Çalışmalarının, 30 yıllık süre içinde yaşananların bir toparlanması mahiyetinde olacağını vurgulayan Bostancı, ''Her kesimden insanları dinleyeceğiz. Amacımız bu yaşananların toplam resmine ilişkin, safı, tarafı, politika anlayışı dikkate almaksızın ama alanda her ne varsa bu sınırlar içinde, bu ülkenin içinde, her kim bu yaşanılanlardan mağdur olduysa, elbette onların hepsine ulaşamayacağız ama onları temsil edici mahiyette örnekler üzerinden resmin tamamını masanın üzerine koymayı ümit ediyoruz'' dedi.
RAPOR HAZIRLANACAK!
Mehmet Naci Bostancı, bu çalışmanın, Türkiye'nin çok önemli ve can alıcı meselesine ilişkin çeşitli görüşler geliştirmeye çalışan, barışı temin etmeye dönük çalışmalar yürüten siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına katkı sağlayacağını düşündüklerini ifade ederek, şöyle konuştu:
''Burada dile gelen anlatımlar, resmi, didaktik yazışmaların ötesinde, hakikaten yürek burkan gerçek insan hikayeleri. O bakımdan da başkalarının, dışarıda olanların, belki farklı siyasi saflarda olanların bile, bu tanıklıkları, bu anlatımları dikkate aldıklarında ona nüfus edebilecekleri, ne olup bittiğine ilişkin insani temelde, vicdani temelde nüfus edebilecekleri bir rapor olmasını ümit ediyoruz.
Esasen toplumsal barışın sağlanmasında başkalarının acılarına insani olarak, vicdani olarak bakabilmek çok önemlidir. Komisyonumuz için de bu sürecin, doğrusu ben kendi adıma çok üretici olduğunu düşünüyorum. Burada dinlediğimiz olayların ve tanıklıkların Türkiye'de neler yaşandığına ilişkin kitaplardan, gazetelerden yazılı olandan veya televizyonlardan bize bir anlık intikal eden çeşitli dramatik olaylardan daha öte nasıl derin bir arka planı ve insani mahiyetini olduğunu göstermesi bakımından, bizim için de çok öğretici oluyor. Ümit ederim hazırlayacağımız rapor da toplum için çok öğretici olur.''
CHP Tunceli Milletvekili ve komisyon üyesi Hüseyin Aygün de komisyona konuşan kişilerin, ölüm olayından sonra kendilerine devletin yaklaşımı, toplumla kurdukları ilişkiler, yaşadıkları travmalara dair bilgiler verdiklerini belirterek, ''Bize göre yararlı bir görüşme oldu. Şiddet ortamı nedeniyle, faili kim olursa olsun öldürülmüş insanların acısını dinlemek ve ortaklaştırmaya çalışan bir rapor hazırlamak çok olumlu. Buna Tunceli'den başladığı için komisyonumuza ve komisyonumuzun şahsında Sayın Naci Bostancı'ya çok teşekkür ediyorum'' ifadelerini kullandı.