Sokak çocukları, Türkiye'nin aşması gereken problemler arasında önemli bir yere sahip. TBMM, bu problemleri aşmak için gerekli çalışmalarına hız verdi...
Abone olÇocukları Sokağa Düşüren Nedenlerle Sokak Çocuklarının Sorunlarının Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, Çalışma ve sosyal Güvenlik Bakanlığı, UNICEF ve ILO temsilcilerini dinledi. Komisyona bilgi veren ILO Çocuk İşçiliğinin Sona Erdirilmesi Programı'nın Baş Teknik Danışmanı Osman Zaim, 1992 yılından bu yana Türkiye'nin çocuk işçiliğini önlemeye yönelik projeler yürüttüğünü söyledi. Türkiye'nin 2015 yılına kadar çocuk işçiliğini sona erdireceğini taahhüt ettiğini söyleyen Zaim, 1994 yılında 1 milyon olan çocuk işçi sayısının 1999 yılında 500 bine düştüğünü kaydetti. Zaim, zorunlu eğitimin 5 yıldan 8 yıla çıkarılmasının bu sayının düşmesinde önemli bir etken olduğunu da belirtti. Zaim, tekstil sektöründe çocuk işçiliğin sona erdiğini, diğer alanlarda da bu yönde proje yürüttüklerini ifade ederek, 1 Ocak 2005'ten itibaren Adana'nın Karataş İlçesi'nde çocukların pamuk toplama işinde çalışmasını önleyecek bir proje başlatacaklarını bildirdi. ''KORKU, TİNERE İTİYOR'' Zaim, sokakta çalışan çocukların bir şekilde sokağa düştüklerini belirterek, bu çocukların keyif almak için değil, korktukları için tiner kullandıklarına dikkati çekti. Zaim, ''Tiner bu çocuklar için bir kurtuluş oluyor'' dedi. Eğitim çağındaki çocukların izlenmesi için il ve ilçelerde tedbir alınmasına yönelik çalışmalar yürüttüklerini belirten Zaim, çocuk izleme komiteleri kurulması için İçişleri Bakanlığı'nın illere genelge gönderdiğini söyledi. Askerlik çağına gelen çocukların iyi izlendiğini ve mutlaka askere alındıklarını ifade eden Zaim, ''Eğitim çağına gelen çocuklar da aynı hassasiyetle izlenmeli. Mutlaka çocuk izleme komiteleri kurulmalı ve bu çağdaki çocuklar okula kazandırılmalı'' diye konuştu. İLGİNÇ İDDİA Osman Zaim, Türkiye'de bir ilçedeki kız çocuklarının tamamının okula gönderilmediğini iddia etti. Milletvekillerinin, hangi ilçe olduğunu sormaları üzerine Zaim, bu bilginin UNICEF'te olduğunu, onların cevap verebileceğini söyledi. Zaim, dizilerde ve reklamlarda yer alan çocuklara da dikkati çekerek, ''Ramazan Bayramı öncesi bir reklamda ayakkabı boyacısı çocuğun kullanılmasını yadırgadıklarını ve gerekli girişimlerde bulunduklarını'' ifade etti. ÇALIŞMA BAKANLIĞI Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışan Çocuklar Bölümü Başkanı Murat Ayhan Başaran, ILO ile ortak yürütülen projeleri anlatarak, sokakta çalışan çocukların İş Kanunu kapsamında olmasının kendilerini zor durumda bıraktığını kaydetti. Başaran'ın sözlerine tepki gösteren CHP Eskişehir Milletvekili Cevdet Selvi, ''Siz bırakın ILO projelerini, ne yaptınız, kaç işyerini mühürlediniz onu anlatın'' dedi. Komisyon Başkanı Öner Ergenç, Bakanlık görevlilerine, ''yeterli bilgi veremeyeceklerse komisyondan ayrılmalarını'' söyledi. Bakanlık Görevlisi Ayşe Uğurlu, sokakta çalışan çocuklarla ilgili yürütülen projelerde koordinasyon görevinin kendilerinde olduğunu hatırlatarak, çalışmalara ilişkin bilgi verdi. Uğurlu, sokakta çalışan 35 bin çocuğa ulaşabildiklerini ancak, bu sayının gerçekte 50 bin olduğunu tahmin ettiklerini söyledi. Medyanın sokak çocuklarını herhangi bir suçtan sonra ele aldığını ve çocukların adeta ''vebalı gibi'' gösterildiğini savunan Uğurlu, medyanın çocukların eğitimine yönelik programlar vermesi gerektiğini ifade etti. Uğurlu, bir televizyon reklamında ayakkabı boyacısı çocuğun kullanılmasını eleştirerek, girişimde bulunduklarını ancak hiçbir kurumdan kendilerine bu konuda cevap gelmediğini bildirdi. Murat Ayhan Başaran da ''4 ay önce bir çocuk boru reklamında kullanılmıştı. Resmi başvuruda bulunduk ancak o reklam hala devam ediyor. Mevzuatımıza göre, çocukların reklam ve dizilerde oynaması yasak ancak yasal boşluklardan yararlanılıyor. Bir taraftan çocuk işçiliği yasaklıyoruz, bir taraftan pamuk toplayan çocuklar için fiyat açıklıyoruz. Neden asgari ücret 16 yaşın altındaki çocuklar için düşük açıklanır? Caydırıcı olsun diye daha da yüksek olmalı'' diye konuştu. UNICEF'İN GÖRÜŞLERİ UNICEF Türkiye Temsilciliği Program Koordinatörü Lila Pierters, çocukların daha çok eğitim görmelerinin ve okulda kaldıkları sürenin uzamasının onları sokaktan kurtaracağını savundu. Sokak çocuklarının suçlu gibi gösterilmesi ve bir yere kapatılmalarıyla sorunun çözülemeyeceğini kaydeden Pieters, özellikle kız çocuklarının okula gitmesinin teşvik edilmesi için gerekirse burs veya kredi sağlanmasını önerdi. Pieters, milletvekillerinin ILO temsilcinin iddia ettiği ''kız çocuklarını okula göndermeyen'' ilçeyi sormaları üzerine ''ellerinde böyle bir bilgi'' olmadığını söyledi. Pieters, Milli Eğitim Bakanlığı ile yürüttükleri bir çalışmaya göre, Türkiye'de 600 bin kız çocuğunun temel eğitim dışında kaldığını tahmin ettiklerini bildirdi. UNICEF Danışmanı Avukat Seda Akço, bu çocukları sokağa iten nedenlerin belirlenmesi gerektiğini söyledi. Akço, sokak çocuklarının suçlu çocuklar olmadığına dikkati çekerek, ''Bizim toplumumuz, 6 yaşında bir çocuğun çöpten beslenmesi, 12 yaşında bir çocuğun gece dışarıda yatması konusunda dehşete düşmüyor ama o çocuklar birine zarar verince dehşete düşüyor'' dedi. Akço, müvekkili olan iki sokak çocuğunun bir büfeden 1 kangal sucuk, 2 ekmek ve cola çaldıkları için yargılandıklarını belirterek, ''Ama ne onu yakalayan polis ne savcı ne hakim ne avukatlar bu çocukların sokakta yaşaması ile ilgilendi. Herkes bir kangal sucuğun peşine düştü ve onun hesabını sordu'' diye konuştu.