Şamil Tayyar da polisten dayak yemiş. Sonunda ise aspirin tedavisiyle olay geçiştirilmiş.
Abone olŞamil Tayyar pazar gecesi Lig Tv'yi izlerken Celalettin Cerrah'ın Şansal Büyüka ile girdiği "polis kameramanı dövdü mü dövmedi mi" polemiğe tanık olmuş. Tayyar'ı en çok Cerrah’ın "Benim polisim adam dövmez" lafı "uyuz etmiş".
Tayyar 3 kardeşi polis olan biri olarak Cerrah'ın ‘Önemli iddialarda bulunuyorsunuz, inceleyeceğim, gereken neyse yapacağım’ demesini beklemiş.
Ama Cerrah öyle bir şey demedi. Aksine Büyüka ile tartışmaya girişti. Şamil Tayyar da zamanında polisten yediği dayağı diyerek şöyle anlattı. Şamil Tayyar polis araştırmalarından bir şey çıkacağına inanmıyor. Aksine polisi şikayet edene bir "aspirin" verilip olayın geçiştirileceğine inanıyor.
İN AŞAĞI LAN
"Rüştü Kazım Yücelen İçişleri bakanı. Ben de Sabah’tayım.
Ankara Yenimahalle’de MİT kavşağındaki ışıklarda bir polis minibüsüyle yan yana geldim. Trafik yüzünden minibüstekilerle aramda kısa süreli tartışma geçti. Hakaret edince, ‘Benimle böyle bir üslupta konuşamazsınız’ dedim.
Bir anda etrafımı 9-10 polis sardı. ‘İn lan aşağıya’ diye bağırdılar. Arabada eşim ve iki çocuğum da var.
GEREKENİ YAPARIZ
Ellerimi aracın üzerine dayadılar, ayaklarımı tekmelemeye başladılar. Bir taraftan hakaretlerini sürdürdüler.
Lafı uzatmayım, şikayetçi oldum. Yücelen’e faks çektim. Şikayet dilekçemi Ankara Valiliği aracılığıyla işleme koydurdu, ‘ Merak etme gerekeni yaparız’ dedi.
İDDİANIZI İSPAT EDEMEDİNİZ
Ankara Emniyeti’nden iki müfettiş, bu hadiseyi araştırdı. Olay anındaki polislerin fotoğraflarını bulup bana gösterdiler. Fotoğraflar, polis okulundan kalma çok eski fotoğraflardı. Bu polislerle beni yüzleştirmelerini istedim. ‘Olur’ deyip yüzleştirme için beni arayacaklarını söylediler.
Ben yüzleştirme için tarih beklerken bir müdür yardımcısının imzasıyla yazı geldi: ‘ İddialarınızı ispat edemediniz, takipsizlik kararı verdik.’
İmzası olan müdüre cevabı yazı gönderdim: ‘ Bana inanmadınız. İnşallah eşim ve çocuklarım önünde yaşadıklarımı, tıpkı benim gibi siz de yaşarsınız.’
HALA BEKLİYOR
İki dakika sonra telefonda o müdür; ‘ Şamil bey özür dilerim, benim soruşturmayla ilgim yok. Sadece parafladım. Ama yine dosyaya bakacağım.’
Aradan yıllar geçti, hala cevap bekliyorum.
Yücelen, İçişleri Bakanı olmadan önce içinde bulunduğu hükümetin AB sürecini yürüten ve insan haklarından sorumlu Devlet Bakanıydı.
TAYYAR'A ASPİRİN
Konuyla çok ilgilendi. Ama o da çaresiz kaldı. Meğer, o araştırma faslı da, sonradan öğrendim, ‘aspirin’ tedavisiymiş. Polisler birbirlerine böyle takılıyormuş."
Maalesef memleketimde insan manzarası böyle. Ucuz şövalyelik, ruhumuza sinmiş.