BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  MAGAZİN

Tatlıses ve Uçmak böyle barışmıştı!

İbrahim Tatlıses ile Abdullah Uçmak'ın barış yemeği görüntüleri ortaya çıktı. İşte o anda yaşananlar...

Abone ol

brahim Tatlıses ile Abdullah Uçmak'ın barış yemeği görüntüleri ortaya çıktı İbrahim Tatlıses ile Tatlıses'e yönelik silahlı saldırıya ilişkin gözaltında bulunan Abdullah Uçmak'ın barış yemeği görüntüleri ortaya çıktı

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ

VİDEO İÇİN TIKLAYINIZ

İbrahim Tatlıses ile Tatlıses'e yönelik silahlı saldırıya ilişkin gözaltında bulunan Abdullah Uçmak, daha önce aralarındaki husumetten dolayı barış yemeği düzenlemişlerdi.

2004 yılında 100 bir dolar kan parası karşılığı barışan İbrahim Tatlıses ile Abdullah Uçmak, birlikte yemek yiyerek bunu kutlamışlardı.

Görüntülerde, İbrahim Tatlıses ile Abdullah Uçmak, gayet samimi görüntüler sergilerken, Uçmak'ın Tatlıses'e karpuz yedirdiği de görülüyor...

'1 hafta kan parası pazarlığı yaptılar'
Tatlıses'le suikast zanlısı olarak tutuklanan Abdullah Uçmak arasındaki kan parası pazarlığını Nuri Sesigüzel VATAN'a anlattı: "Abdullah, İbo'dan 500 bin dolar kan parası istiyordu. Bir hafta pazarlık yaptılar. Aracılık ettim, fiyatı 100 bin dolara düşürdüm. İbo parayı verdi. Sarılıp barıştılar. Türkmen Sofrası'nda birlikte yemek de yediler."

Ocak 1998'de İbrahim Tatlıses'in eski menajeri Hasan Bora'nın müzik şirketi, Tatlıses'in oğlu ve kardeşinin de aralarında bulunduğu dört kişi tarafından silahla taranmıştı. Bu sırada Bora'nın bürosuna ziyarete gelen Abdullah Uçmak da yaralanmıştı. Bu yüzden de Tatlıses, Abdullah Uçmak'a kan parası ödemişti. Tatlıses ve Uçmak arasındaki kan parası pazarlığına aracılık yaptığı ortaya çıkan Nuri Sesigüzel o dönemi anlattı:

"Keops'un sahibi Hayrettin Alp'le birlikte onları barıştırdık. O dönem 1 hafta süren kan parası pazarlığı yaptım. Her ikisi de 1 hafta boyunca ofisime gelip gitti.

Abdullah kan parası 500 bin dolar istiyordu. Ben de ona "İbrahim gırtlağıyla, sesiyle para kazanan bir sanatçı. Bu adam uyuşturucu satmıyor, illegal işi yok, bu kadar parayı sana ödeyemez" dedim. Bu rakamı 100 bin dolara düşürdüm. Bu parayı bana kardeşi Mahmut getirdi. Ertesi gün ikisini de yazıhaneme çağırdım. Abdullah, İbo'ya "İdo'nun okulunu biliyoruz, Derya'nın kuaförünü biliyoruz" deyince Tatlıses de ona "Biz de sizin kaç kişi olduğunuzu biliyoruz" diye karşılık verdi.

Araya girip 'Buraya düelloya mı geldiniz' diye kızdım. 'Kalkın birbirinizi öpün' dedim. Sarılıp, barıştılar. Hatta Abdullah "Ben İbrahim Tatlıses'in şarkılarını çok seviyorum, arabamda kasetleri var" demişti. 100 bin dolarlık çeki zarfın içinde Abdullah'a verdim. İbo kimseye haraç vermez, o verdiği para kan parasıydı. Bu barışmadan sonra da Bakırköy'de Türkmen Sofrası'nda yemek yediler."