BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  POLİTİKA

Tatlı yenildi ama tatlı konuşulmadı

Bayramın ikinci gününde siyaset bayramlaştı. Yetkililer ellerde çiçeklerle birbirlerine gittiler ama yine de eleştiri oklarını hedeflerine attılar.

Abone ol

Bayramın ikinci gününde siyaset bayramlaştı. Ellerde çiçeklerle parti yetkilileri birbirlerini ziyaret etti. Tatlı yenildi ama yine tatlı konuşulmadı. Hükümetin açılım süreci, domuz gribi, iktidar ile muhaleefetin üslübü tartışma konusu oldu.

CHP'yi ziyaret eden AK Parti heyeti, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üslubuna yönelik eleştirilerle karşılandı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç, "Biz misafiriz böyle yapmayın" dese de karşılıklı polemik yaşandı.

AK Parti'ye yapılan ziyaretler

MHP, DSP ve CHP heyetleri AK Parti'ye misafir oldu. Sebeb-i ziyaret bayramdı ancak gündem yine açılımdı.

MHP'nin ziyareti:

AK Parti'ye ilk olarak MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal başkanlığındaki heyet, ziyaret etti.

Bal, bayramların, "milletin hayatında kırgınlıkların giderildiği, dostlukların güçlendirildiği, biraz daha geniş açıdan bakıldığında da milli birlik ve beraberliğin güçlendirildiği mübarek günler olduğunu" anımsattı.

Faruk Bal, "Türk milleti olarak bu bayramda mutluluğa susamış, refaha susamış bir görüntü içindeyiz. Tabii ki yaşanan ekonomik sıkıntılar, fakirleşme, işsizlik, tarım kesiminde ciddi bir çöküş, esnaf ve ticaret hayatımızdaki sıkıntılar, sanayi alanındaki verimsizlik ciddi bir sorun olarak karşımızda. Bunları elbette milli birlik ve beraberlik içinde aşarız, aşmamız gerekir. Bayramlar da bunun bir vesilesidir" dedi.

"Ancak bu sorunların sanki üstünü örtercesine, ayrışmacı bir anlayışın Türkiye'ye yayılıyor olmasını MHP olarak çok ciddi bulmaktayız, çok büyük bir tehlike olarak görmekteyiz. Dolayısıyla ayrılıkçı, bölücü, toplumu geren politikaların biran önce bu mübarek gün de vesile kılınarak sona ermesini, milli birliğimizin bütünlüğümüzün bağımsızlığımız için teminat olmasını temenni ediyoruz" diyen Bal, "İnşallah bu mübarek günlerde bu gibi düşünenlere Cenab-ı Allah fırsat vermeyecektir. Milletimiz her zor şartın altında nasıl bir çıkış yolu buluyorsa, buna da bir çıkış yolu bulacak. Sağduyu ve ortak akıl hakim olacak. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilelebet payidar kalacağı günleri hep birlikte yaşayacağımızı ümit ediyoruz" şeklinde konuştu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz da, bayramın, "milletin, ülkenin ve insanlığın hayrına olmasını" diledi. Bayram günlerini, "güzelliklerin paylaşıldığı, dostlukların, dostların arttırıldığı, varsa kırgınlıkların giderildiği özel ve önemli günler" olarak nitelendiren Kapusuz, "Medeniyetimizin, değerlerimizin bir imkan olarak bize verdiği önemli bir gündür. Onun için bugünlerde medya mensubu arkadaşlarımız da gündeme girmesini istedikleri konular olabilir. Ama siyasi ortamda taktir edersiniz ki her zaman her yerde istediğimiz konuları tartışıyoruz, fakat bugün güzellikleri ve dostluğu paylaşmak istiyoruz" dedi.

DSP heyetinin ziyareti:

AK Parti'ye daha sonra Genel Başkan Yardımcısı Tufan Bural, Kadın Kolları Genel Sekreteri Ayten Şahin ve Parti Meclisi üyesi Tuncer Ertürk'ten oluşan DSP heyeti ziyaret etti.

Bural, gelecek bayramların, bu bayramlardan daha iyi olmasını dilerken, Kapusuz da heyete "Hoş geldiniz" diyerek, bayramla ilgili iyi temennilerini dile getirdi. Görüntü alınmasının ardından basın mensupları dışarı çıkarken Salih Kapusuz, basın mensuplarının mikrofonlarını içerde bırakabileceklerini belirterek, "Teknoloji ilerlediği için teknolojiye kurban gitmeyelim" şeklinde espri yaptı.

CHP'nin ziyareti:

AK Parti'yi daha sonra İstanbul Milletvekili Nur Serter başkanlığındaki CHP heyeti ziyaret etti. Serter, "candan ve dostane" karşılama için teşekkür ederek, bayramların kırgınlıkların geride bırakıldığı, dostlukların ön plana çıktığı bir süreç olduğunu söyledi.

Bu bayramın, "işsizliğin, yoksulluğun, hukuksuzlukların, telefon dinlemelerin, sağlık sorunlarının geride kalacağı bir bir sürecin başlamasına vesile olmasını" dilediklerini kaydeden Serter, "Umuyoruz ki hep birlikte Türkiye'de ahengin, huzurun, daha iyi koşulların hakim olacağı bir dönemi başlatmayı başarabiliriz" dedi.

Salih Kapusuz da, bayramların güzelliklerin paylaşıldığı, kırgınlıkların dilenmediği, dostluğun gelişmesine fırsat günler olduğunu söyledi.

İnsan hayatı olduğu sürece, sorunların da olacağına işaret eden Kapusuz, "Bundan sonra da olacaktır. Problemlerin çözümü konusunda herkesin ortak aklını, katkısını, ülkesi ve milleti için orta yere koyması lazım. Projelerini de iyi anlatması lazım. Eğer projeniz varsa, millete anlatabiliyorsanız, ikna edebiliyorsanız, milletimizin ön yargısı olmadan her türlü siyasi desteği partilerimize verdiği bilinmektedir" diye konuştu.

Domuz gribi sohbeti

Kapusuz'un sözlerinin ardından, heyetler arasında "domuz gribi"ne ilişkin sohbet başladı. Serter, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın sürekli aşı olunması konusunda uyarılar yaptığını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ise başka şeyler söylediğini, kendilerinin de "arada kaldıklarını" söyledi.

AK Parti yöneticileri, aşı olduysa, kendilerinin de bunu düşünebileceklerini ifade eden Serter, muhataplarına aşı olup olmadıklarını sordu.

Salih Kapusuz, bu işin yetkililerinin önerilerini çok önemsediklerini belirterek, ancak risk gruplarının kategorilere ayrıldığını anımsattı. Bunun tüm dünyada böyle olduğunu belirten Kapusuz, ABD Başkanı Barrack Obama'nın da aşı olmadığını kaydetti.

Nur Serter'in, Başbakan Erdoğan'ın aile bireylerinin de aşı olmadığını belirtmesi üzerine Kapusuz, "Kişisel tercihler konusunda bunu kabul etmek lazım. Bazı insanların tercihleri farklı olabiliyor. Asıl olan, bilim ve ehil insanların açıklamalarıdır. Biz bunları önemsiyoruz. Sayın Başbakanımız kendisine ait düşüncelerini her zaman ve her konuda çok açık ve net ortaya koyan ve bu konuda da sadece yanlış anlaşılmalara vesile olmasın diye görüşlerini gizleyen bir tip değildir. Tipik bir Anadolu insanı olarak dobra dobra olarak her şeyi konuşan bir liderdir. Ama genel manada bilime, özellikle işin ehli insanların açıklamalarına önem vermiştir, her zaman saygılı olmuştur. Bir hükümet düşünün ki, bu hükümet her türlü tedbiri almıştır. Hatta dünya ülkelerinin önünde hareket etmiştir. Başbakan'a rağmen böyle bir iş yapılması da mümkün değil" dedi.