Akaryakıt fiyatlarında yaşanan artışlarla sürücüler otomobillerini daha az kullanırken uzmanlardan da çok önemli tavsiyeler geldi
Abone olÇukurova Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Makine Mühendisliği Bölüm Başkanı ve Otomotiv Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kadir Aydın, ''Araçlarda yüksek vites, düşük devir, sabit hız mantığı en temel yakıt tüketim uygulamasıdır'' dedi.
Aydın, yaptığı açıklamada, içten yanmalı motorlara karşı artan talep karşısında otomotiv sanayisinin, günümüzde en ileri teknoloji ile üretim gerçekleştiren sektörlerden birisi haline geldiğini söyledi.
Enerji kaynaklarının verimli kullanılmasından çevresel faktörlere, ekonomiden konfora kadar tüm konuları kapsayan otomotiv alanı içinde en dikkati çeken noktanın, yakıtlar ve yakıt ekonomisi olduğunu belirten Aydın, günümüzde sadece fosil kökenli yakıtlar değil, aynı zamanda alternatif enerji kaynaklarından elde edilen yakıtların da kullanıldığını kaydetti.
DÜŞÜK YAKIT TÜKETİMİ İÇİN UYARILAR
Aydın, içten yanmalı motorlarda yakıt tüketimini azaltmak için benzinli ya da dizel hangi motor olursa olsun, tavsiye edilen en önemli kullanım şeklinin, en kısa zamanda yüksek viteslere ulaşarak aracın seyrini sağlamak olduğunu söyledi.
Normal seyirde, örneğin 3'ncü vitesten 4'ncü vitese geçmek için hangi devirde vites atılmasının önemli olduğunu ifade eden Aydın, ''Yani ekonomi mi, yoksa spor modunda mı bir kullanış olacağı tamamen sürücüye bağlı. Aracın seyrini etkilemeyecek en ideal ve düşük devirlerde vites değiştirmek muhakkak surette yakıt ekonomisi sağlayacaktır'' dedi.
Aydın, bunun sürüş tarzı haline dönüştürülmesi halinde aradaki farkın çok geçmeden görülebileceğini belirterek, şöyle konuştu:
''Eğer tercihimiz örneğin 2 bin devir değil de 3 bin ya da 3 bin 500 devirde motor hızında vites değişikliği olursa, burada hızlı bir ivmelenme sağlamak mümkün olacaktır. Ancak yakıt tüketimimiz bir o kadar artacaktır. Kontrollü vites geçişi önemli. Özetle, araçlarda yüksek vites düşük devir sabit hız mantığı en temel yakıt tüketim uygulamasıdır. Araç hızı arttığında, araca yönelik hava direnci de artacağından yüzde 10 ve yüzde 20 arasında yakıt tüketimi fazlalaşmaktadır.''
Araçta tasarruf için bir diğer konunun da frenleme olduğunu, üretilen enerjiyi hareket etmek için kullanacakken, ani fren ile bunun kaybedilebileceğine işaret eden Aydın, şunları söyledi:
''Günlük hayattan buna bir örnek vermek gerekirse, 200 metre ileride trafik ışıklarında kırmızı ışığın yandığını gördüğümüz halde halen gaza basıp enerji üretir ve ışıklara yaklaştığımızda sert fren ile durmaya çalıştığımız anlarda, aslında ilerlemek için üretmiş olduğumuz ve daha fazla mesafe gidebileceğimiz enerjimizi frenleme ile kaybetmiş oluyoruz. Bu nedenle trafik şartlarını göz önünde bulundurarak ani frenlemelerden kaçınmak, yakıt tüketiminizi azaltır. Araçlarda bulunan konfor donanımları da aracın yakıt tüketimini etkilemektedir. Klima bunların başında gelmektedir. Unutulmaması gereken şey, araç üzerinde çalışan herhangi bir parça, enerjisini doğrudan ya da dolaylı olarak motor ana milinde üretilmiş olan güçten almaktadır. Dolayısıyla aracınız seyir halinde iken klimanın açılması, klima kompresörü ve donanımlarının ana milden güç çekeceği anlamına gelir. Bu durumda tekerleklere iletilmesi gereken gücü sağlamak amacı ile kaybedilen güç ekstra yakıt ile sağlanmaktadır. Sunroof ve pencerelerin açık olması, hava direncini artıracağından yakıt tüketimini de artıracaktır. Kullanıcıların dikkat etmesi gereken bir diğer husus ise lastik havalarıdır. Eğer lastik havaları standart değerlerden düşük olursa, yol ile olan temas yüzeyi artacağından, sürtünme artacaktır. Bu nedenle aracı istenilen seviyede hareket ettirebilmek için yakıt tüketimi artacaktır. Düzenli olarak araçlarda lastik havalarının kontrolü yapılmalıdır. Ayrıca araçların bakımlarının düzenli olarak yapılması, yukarıda sıralanan konuların etkinliğini artıracaktır.''