ING Türkiye tarafından gerçekleştirilen Türkiye'nin Tasarruf Eğilimleri Araştırması'nın '2020 Yılı Üçüncü Çeyrek Sonuçları' açıklandı. Araştırmaya göre tasarrufa en fazla yönelen kesim 25-34 yaş grubu oldu.
Abone olTasarruf yapanların oranı 'geleceğe yatırım', 'çocuklar', 'beklenmedik durumlara karşı güvence' gibi sebeplerle yüzde 20'yi aştı. Cumhuriyet gazetesinin aktardığına göre 2020’nin ikinci çeyreğinde yüzde 14.3 olan tasarruf sahipliği oranı, üçüncü çeyrekte yüzde 20.2’ye ulaştı.
Tasarruf sahiplerinin tercih ettiği tasarruf araçlarında ilk sırayı, yaklaşık yüzde 25 ile yastıkaltı altın ve nakit aldı.
Kur ve enflasyonda artış beklentilerinden hareketle tasarruflarını koruma güdüsüyle hareket eden hanehalkı, sistem içi altın varlıklarını üçüncü çeyrekte artırmış oldu.
25-34 yaş grubu
Yılın üçüncü çeyreğinde tasarrufa en fazla yönelen kesim, bir önceki çeyreğe göre 6 puan artışla yüzde 30 seviyesine ulaşan 25-34 yaş grubu oldu. Çocuksuz bireylerde tasarruf etme durumu ikinci çeyreğe göre 4 puanlık artışla yüzde 24’e, çocuklu bireylerde ise 7 puanlık artışla yüzde 18’e çıktı.
İşte sonuçlar
Tüm yaş grupları incelendiğinde tasarruf yapma gerekçeleri, 'geleceğe yatırım', 'çocuklarım için', 'beklenmedik durumlara karşı güvence' olarak sıralandı.
Tasarrufa yönelen genç ve çocuksuz bireylerin tasarrufa yönelmesindeki temel etken, pandemiye bağlı sağlık riskleri ile ekonomik gelişmelere duyarlılığın neden olduğu ihtiyati yaklaşım ile ilişkilendirildi.
Tasarruf sahibi olanlar içerisinde düzenli tasarruf yapanların oranı, ikinci çeyreğe göre 8 puanlık artışla yüzde 63 oldu.
Araştırma yalnızca tasarruf yapanların değil, tasarruf yapmayı düşünen kişilerin sayısının arttığını da ortaya koydu. Buna göre, yakın gelecekte tasarruf yapmayı planlayanların oranı yüzde 37.5’e yükseldi. Bu kişilerden yüzde 16’sı tasarruf planını önümüzdeki üç ayda hayata geçirmeyi planladığını belirtti.
Hanehalkı finansal varlıklarının dağılımına göre; ilk çeyrekte yüzde 74’e geriledikten sonra ikinci çeyrekte hızla toparlanarak yeniden eski seviyelerine yaklaşık yüzde 82 ile erişen sistem içi finansal ürünlerin payı, üçüncü çeyrekte bir kez daha azaldı ve yüzde 76 oldu.
Bu durum, salgın koşullarında güven endişesinin belirgin olduğunu, belirsizlik algılarının sistem içi ve dışı finansal ürün tercihlerini şekillendirdiğini ortaya koydu.
ING Türkiye Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Ozan Kırmızı, "Pandemi nedeniyle dünya zor bir dönemden geçiyor ve bu durum sağlığın yanı sıra ekonomik belirsizlikleri de beraberinde getiriyor. Tasarruf sahipliği oranının artması ve daha fazla bireyin tasarruf yapmayı düşünmesi de bunun önemli bir göstergesi" dedi.