Tartışmalı kitaba beraat.
Tanrı'nın doğum günü ilk celsede beraat etti
Abone olYayınlandığı 2006 yılından bu yana kitabevlerinin halen en çok satanlar listesinde yer alan, buRAK özDEMİR’in Tanrı’nın doğum günü isimli eseri, milli ve manevi değerleri aşağılama suçlamasıyla hakkında açılan davanın, birinci celsesinde beraat etti.
Konusunu Tanrı ile ateist bir reklamcının Messenger’da chatleşmesinin oluşturduğu kitap, muhafazakâr kesimlerde adından ötürü tepki toplamış, Diyanet İşleri Başkanlığı Fetva Hattı, Tanrı’nın doğum günü kitabının okunmasının büyük günah olduğunu açıklamıştı. Alınan kararla, kitap hakkındaki tartışmalara Türkiye Cumhuriyeti Mahkemeleri son noktayı koymuş oldu.
Mahkemenin tayin ettiği bilirkişinin hazırladığı raporda, “kitaptan çeşitli cümleler cımbızlanarak suç unsuru yaratılmaya çalışıldığı kanaatine varıldığı” vurgulandı.
Cumhuriyet Savcılığı’nın dava hakkındaki mütalaası
“Suça konu kitap incelendiğinde roman formatında kişiyle tanrı arasında diyaloglar şeklinde geçen ve Müslümanlığı aşağıladığı konusunda suç oluşturduğu iddia edilen ibarelerin ve kitabın bütün halinde değerlendirilmesinde kullanılan sözlerin özellikle Müslümanlığı aşağılayıcı boyutta olmadığı, eğer aşağılama söz konusu ise tüm tek tanrılı dinlerin aşağılanmasının belki düşünülebileceği ancak genel anlamda suç unsuru içermediği, ayrıca 5237 sayılı yasanın 216/3 maddesi ve gerekçesi içeriğine göre atılı suçun oluşabilmesi için kamu barışını bozmaya elverişli olması gerektiği, olayımızda ise böyle bir durumun söz konusu olmadığı, kitabın görüş ve fikir açıklaması, basın özgürlüğü kapsamında yayınlanmış bir kitap olduğu görüş ve düşüncesinde olduğumuzdan, sanık hakkında beraat karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur dedi.
Hüküm
Tanrı’nın doğum günü adlı kitapta kişi ve Tanrı arasında diyalog şeklinde metinlerin yer aldığı, bu metinler içerisinde ticari hayata ve tarihsel olaylara cennet-cehennem kavramına, Kur’an ayetlerine atıfta bulunularak Atatürk’ün yurtta sulh cihanda sulh ilkesinin övüldüğü, insan hakları evrensel bildirgesine, kadının dinlerdeki yerine, şahitliğinin erkeklere oranla daha değersiz olduğu, kadının mirastan az pay aldığının dile getirildiği kimi yerde bu şekildeki diyaloglarda yakınmaların ve eleştirilerin olduğu, Mustafa Kemal Atatürk’e atıfların olduğu, bir bütün olarak incelendiğinde kitabın tamamen din aleyhtarı olarak nitelenemeyeceği, insan ve tanrının barışık kalmasına ilişkin metinlerde bulunduğu, buna göre kitabın düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, suç unsurları taşımadığından sanığın beraatine, yargılama giderlerinin hazine üzerine bırakılmasına karar verildi.