BIST 9.420
DOLAR 34,38
EURO 36,28
ALTIN 2.837,96
HABER /  GÜNCEL

Tartışmalar giderek alevleniyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kahramanmaraş'a gitmeden önce, Türban ile ilgili olarak sert mesaj vermesi, AK Parti milletvekillerini de harekete geçirdi.

Abone ol

AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Ünaldı, türbanlı bir kişinin duruşma salonundan çıkarılmasının bir zihniyet faciası olduğunu belirterek, ''Bu olay ile bir densizlik düştü ülkenin gündemine'' dedi. Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay bütçelerinin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşmeleri sürüyor. Görüşmelerde söz alan AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Ünaldı, Türkiye'de bazı çevrelerin ülke sorunlarına yeni krizler ekleme gayreti içinde olduğunu belirterek, ''Türbanlı kişinin duruşma salonundan çıkarılması ile bir densizlik düştü ülkenin gündemine. Bir zihniyet faciası ile karşı karşıyayız'' dedi. Bu suni gündemi, ''mal bulmuş magrıbı gibi'' sahiplenenler olduğunu öne süren Ünaldı, Başörtüsünün milletin tarihten gelen bir giysisi olduğunu ve bu tür yasağın da söz konusu olmadığını söyledi. Ünaldı, Baş örtme özgürlüğünün engellenmesinin Anayasa'nın 187. maddesi gereğince suç olduğunu sözlerine ekledi. CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin, medya gruplarının birbirleri hakkında gazete ve televizyonlarında yaptıkları yayınların suç unsuru oluşturduğunu ve savcıların bu konuda harekete geçmeleri gerektiğini söyledi. CHP Ankara Milletvekili Yakup Kepenek, yargı bağımsızlığının gerçekleşmesi konusunda atılacak ilk adımın, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyesi olan Adalet Bakanı ve müsteşarının bu kuruldan ayrılması olduğunu savundu. AK Parti İstanbul Milletvekili Alattin Büyükkaya da Türkiye'de bazı yasaların insanların işine geldiği zaman kullandığı veya işine gelmediği zaman kullanmadığı torba yasalar olduğunu belirterek, bu yasaların kaldırılması gerektiğini söyledi. Kamu görevlilerinin ve kamu kurumlarının üzerindeki dokunulmazlık zırhının kaldırılması gerektiğine dikkat çeken Büyükkaya, türbanlı bir kişinin duruşma salonundan çıkarılması olayına da çok üzüldüğünü söyledi. ''Yargının görevi bu mu? Benim eşimin ve kızımın başı açık. Ama yapılan bu uygulama insanın kanına dokunuyor. Biz 200 senedir bunlarla uğraşıyoruz. Biz bunlarla uğraşırken atı alan üsküdarı geçti'' diyen Büyükkaya, Türkiye'nin geleceği için daha demokrat ve çağdaş düşünmeye ihtiyaç olduğunu belirtti. CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, yargıyı eleştirirken onu yıpratmaktan özenle kaçınılması gerektiğinin altını çizdi. Yargının güçlü olması için adli kolluk sistemine ihtiyaç olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, bugünkü bilirkişilik kurumunun da yargıyı zor duruma soktuğunu savundu. Kılıçdaroğlu, ülkede yaşanan son büyük yolsuzluk olaylarında banka sahibi medya patronlarının bulunduğunu hatırlatarak, ''Medyayı düzeltemezsek adaleti düzeltemeyiz. Bu konunun üzerine gidin Sayın Bakan, kalıcı bir adalet bakanı olarak tarihe geçmek istiyorsanız yargı bağımsızlığını önemli ölçüde sağlayacak tedbirleri alın'' dedi. CHP Antalya Milletvekili Osman Kaptan, hükümetin göreve geldiğinde batık bankaların ülkeye maliyetinin 37-38 milyar dolar olduğunu, ancak bugün 50 milyar dolar sözlerinin ifade edilmeye başlandığını belirterek, bu artışın nedenini sordu. Kaptan, ''Memleketi soyup soğana çeviriyorlar sonra VIP salonlarında geziyorlar ve biz bunlara yolsuzluk yaptı diyoruz. Yolsuz Anadolu'da parasız garibana denir. bunlara hırsız, soyguncu, soysuz diyelim ki milletin içine çıkamasınlar'' diye konuştu. AK Parti Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya da konuşmasında, eski yargıtay cumhuriyet başsavcısının bir televizyon kanalında, (Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığının önünü kesmek için herşeyi yaptık) dediğini belirterek, bu sözlerin suç unsuru taşıdığını ve gereğinin yapılmasını gerektiğini söyledi. Türbanlı bir kişinin duruşma salonu dışına çıkarılmasını da eleştiren Uzunkaya, ''Dünkü olay, Cumhurbaşkanı'nın resepsiyonu vesile edilerek gündeme getiriliyorsa bu çok daha vahimdir. O zaman Cumhurbaşkanı halkın önünde kendini chek ettirmek durumundadır. Bu olayı Çankaya'dan tüm topluma sirayet ettirmeye kimsenin hakkı yoktur. Yarın sokaklar da balkonlar da kamusal alan denebilir. Savunma hakkını kullanmaya çalışan bir kişiye yapılmak istenen büyük haksızlıktır'' diye konuştu. Uzunkaya'nın bu sözleri üzerine araya giren CHP'li Türkmen, ''Cumhurbaşkanına her fırsatta saldırmaktan vazgeçin ve artık polemikten kaçının'' dedi. CHP İstanbul Milletvekili Ali Kemal Kumkumoğlu da konuşmasında Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in konuşmasında bütçe ile ilgili yaptığı değerlendirmelerin hükümeti şikayet anlamına geldiğini söyledi. Türkiye'de banka batırmanın ve soymanın suç olduğunun kabul edilmesi durumunda bu olayı gerçekleştiren herkesin suçlu olduğunu belirten Kumkumoğlu, ''Halis Toprak banka batırmadı mı? Tabi ki batırdı. Peki Sayın Başbakan seçim çalışmalarında onun helikopterini kullanmadı mı? Kiraladık diyorlar, kiralayacak başka şirket bulamadınız mı?'' dedi. Yargıyla siyaseti birbirine rakip olarak algılayıp öyle gösterme anlayışından vazgeçilmesi gerektiğini ifade eden Kumkumoğlu, ''Konuşmalarınızda, (Yargıdan döndü, Anayasa Mahkemesinden döndü) diye sözler kullanıyorsunuz. Ne demek döndü? Demekki siz doğruyu yapmamışsınız, iyi yapmamışsınız. Bu anlayış iyi bir anlayış değildir'' diye konuştu.